19 Mart 2025’de Ekrem İmamoğlu hakkında suç örgütü liderliği yaptığı ve terör örgütüne yardım ettiği iddiasıyla ‘yolsuzluk’ ve ‘terör’ soruşturmaları kapsamında gözaltı kararı verilmişti. 2 ayrı soruşturmanın biri, CHP İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği öne sürülen ’para sayma’ görüntülerine ilişkin süren dava çerçevesinde usulsüz bağış toplama olayı ile ilgili olarak bazı tanıkların ifade vermesi, bu tanıkların ifadelerinde başta İmamoğlu olmak üzere birçok kişinin iş adamlarını para vermeye zorladıklarını, bazı iş adamları ile hareket ederek haksız kazanç sağladıklarını, suçtan elde ettikleri parayı akladıklarını ve para transfer ile tahsilinde ’gizli kasa’ diye tabir edilen sivil kişileri kullandıklarını söylemeleri üzerine başlatılmıştı. Diğer soruşturma ise silahlı terör örgütü PKK’nın metropol illerde etkinliğini arttırma amacı ile gerçekleştirdiği ’kent uzlaşısı’ adı altında örgüt mensuplarının belediyelere sızdırılarak örgütün etkinliğinin artırılması ve finansman sağlanması iddiasına ilişkin, İmamoğlu’nun bu çerçevede örgütün çatı yapılanmasıyla ittifak halinde olduğunun tespit edilmesinin örgütün medyası tarafından duyurulması üzerine yapılan tespitler üzerine başlatılmıştı.
İBB’ye yönelik ‘yolsuzluk’ soruşturması kapsamında şimdiye kadar 300’den fazla şüpheli hakkında gözaltı kararı verilirken, 100’den fazla şüpheli tutuklandı. Tutuklanan 40’dan fazla şüpheli ise etkin pişmanlık hükümleri çerçevesinde yeniden ifade vermek istedi, ifadelerinin ardından tahliye edildi.
"Sistem denilen bir yapı var"
Aziz İhsan Aktaş suç örgütüne yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan ve etkin pişmanlık hükümleri kapsamında ifade vermesinin ardından tahliye edilen itirafçı İSFALT Genel Müdürü Burak Korzay, "Ertan Yıldız bana ‘Sistem denilen bir yapı var. O da bu ismi bilir, oraya 30 milyon lira göndermeden parasını ödemezler.’ dedi. Ben telefonda Ertan Yıldız’a ‘Bunlar delirmiş, bu nasıl iş?’ şeklinde tepki verdim. Bunun üzerine Ertan Yıldız bana ‘Sen sistemi ilk defa mı duydun, bunu bilmiyor musun?’ diye sordu. Ben böyle bir şey duymadığımı söyleyince ‘Seçim öncesi kampanya için bütçe lazım’ dedi. İBB, her ayın son haftası nakit para dağılım toplantısı yapıyordu. Toplantıya başkanlığı (İBB) Genel Sekreter Yardımcısı Cemal Ufuk Karakaya (şüpheli) yapıyordu. Katılımcılar, iştirakler grup başkanları, İETT genel müdürü ve mali işler daire başkanı oluyordu. Bu toplantıda İBB’ye aylık gelecek paranın dört kanala dağıtımı planlanıyordu. Bunlardan birinci İBB, ikinci iştirakler, üçüncü İETT ve dördüncü piyasadır. Her ne talep yaparsak yapalım toplantı sonucunda karara bağlanan rakamlar iştiraklere her ay düşerek gelmeye başladı. Yöneticisi bulunduğum İSFALT ciddi maddi zorluklar yaşamaya başlamıştı. Vergi ve SGK borçlarını ödeyemez duruma gelmiştik. Bundan dolayı ihalelere de giremiyorduk. Ben bu durumu Karakaya’yla paylaşıp bunun için bir çözüm istediğimde bana ‘Bunun yukarının talimatı olduğunu, bir şey yapamayacağını’ söylüyordu. Aziz İhsan Aktaş’ın Baki Aydöner’e (şüpheli) 100 bin dolar verdiğini kendisinden duydum" dedi.
"Sefasını Ekrem İmamoğlu sürecek, tasası bize mi düştü?"
İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturmasında etkin pişmanlık hükümleri kapsamında 14 saat ifade veren ve adli kontrol şartı ile tahliye edilen iş insanı Adem Soytekin ise CHP İstanbul Milletvekili Turan Taşkın Özer'in himayesindeki hukuk bürosunda yapıldığını iddia ettiği toplantıya ilişkin "İmamoğlu'nun tutuklanması üzerine kurdukları senaryo bozuldu. Bu toplantıda ara sıra gerilimler oldu. Fatih Keleş ve Tuncay Yılmaz, 'Bu Cumhurbaşkanlığı adaylığı nereden çıktı, çok mu gerekliydi? Sefasını Ekrem İmamoğlu sürecek, tasası bize mi düştü?' şeklinde serzenişlerde bulundu" dedi. Soytekin ayrıca operasyon öncesi Fatih Keleş’in sistemin paralarını güvenli evlere sakladığını ve Tuzla’da KİPTAŞ tarafından yapılan 75 dairenin partide ağırlığı olan kişilere ve kurultay sürecinde satın alınan delegelere verildiğini de anlattı. Adem Soytekin, Ekrem İmamoğlu’nun Güneşli-Bağcılar metro hattından yüzde 7, Ambarlı Arıtma Merkezi işinden yüzde 10 pay aldığını belirterek, birçok CHP üyesinin KİPTAŞ’ta işe gitmeden maaş aldığını da söyledi. Soytekin cezaevindeyken İmamoğlu’nun "Adem dik dur, bizi satma" şeklinde not göndererek susturulmaya çalışıldığını da belirtti.
"Ekrem İmamoğlu birçok İBB bürokratına dinlendiğimizi ve takip edildiğimizi dikkatli olmamız gerektiğini söylemiştir"
İtirafçı olan ve adli kontrol şartıyla tahliye edilen İBB Meclis İştirakler Bağlı Kuruluşlar Komisyon Başkanı Ertan Yıldız ise yıllık cirosu 150-200 milyon dolar civarında olan Cebeci hafriyat döküm sahası işlerinin, belediye iştiraki baypass edilerek Murat Gülibrahimoğlu’na verildiğini, İmamoğlu’nun bu haksız kazancın gayri resmi ortağı olduğunu belirtti. Yıldız, "Ekrem İmamoğlu adına yapılan tahsilatlar Fatih Keleş’te toplanmaktaydı. Bu paralar genellikle Florya da bulunan eski başkanlık konutu olan ve Fatih Keleş’in ofis olarak kullandığı yere getirilmekteydi. Operasyondan yaklaşık 7-8 ay önce Ekrem İmamoğlu birçok İBB bürokratına dinlendiğimizi ve takip edildiğimizi dikkatli olmamız gerektiğini söylemiştir" beyanında bulundu.
Yolsuzluk soruşturması kapsamında itirafçı olan ve tahliye edilen bir diğer isim iş insanı Ahmet Sari ise İBB’den hak ettiği 3 milyar liranın üzerindeki ödemenin yapılmadığını, bu süreçte alacaklarını tahsil edebilmek için Ertan Yıldız ve Fatih Keleş’in kendisinden para istediğini aktardı. Yıldız’a farklı tarihlerde 63 milyon lira, Keleş’e de 17 farklı tarihte toplam 169 milyon 500 bin lira vermek zorunda kaldığını aktaran Sari, ödemelere ilişkin dekontları soruşturma dosyasına sunacağını belirtti.
Yolsuzluk soruşturması kapsamında itirafçı olan ve adli kontrol şartı ile serbest bırakılan Nuhoğlu İnşaat Genel Müdürü Ali Nuhoğlu İBB’nin iştiraklerine yaptığı işlerde hak ediş ödemelerini alabilmek için belli bir komisyon verme zorunluluğu dayatıldığını söyledi. Nuhoğlu İSKİ ihaleleri karşılığı İmamoğlu’nun sahip olduğu İmamoğlu İnşaat’a, villaları komisyon olarak verdiğini de belirterek ödemelerle ilgili görüşmeleri Fatih Keleş’le yaptığını, farklı tarihlerde toplam 4 milyon 836 bin liranın çalışanları tarafından Keleş’in kardeşine teslim edildiğini aktardı.
"Valizlerin içleri para doluydu"
Yolsuzluk soruşturması kapsamında itirafçı olarak ifade veren ve tahliye edilen Berat Çağrı Kapki, "Emniyette gözaltında bulunduğumuzda yanıma Selcen isimli avukat geldi. Bana kendisinin Feyza Kapki ve Serkan Balbal tarafından gönderildiğini söyledi. Hiçbir şey bilmediğimi, sadece para çektiğimi söyleyebileceğimi söyledi. Bunları söylemem için bana baskı kurdu, hatta tehdit etti. Ferko isimli iş yerine ve Murat Kapki'ye ait Acarkent'te bulunan villaya götürdüğüm valizlerin içinde kuru temizlemeden gelen giysiler olduğunu söylememi tembihledi. Halbuki bu valizlerin içleri para doluydu. Bu sebeplerden dolayı avukatlara güvenmediğim için bu ifademi avukatsız olarak vermekteyim" ifadelerine yer verdi.
İtirafçı olan ve tahliye edilen İBB Kültür A.Ş. Genel Müdürü Murat Abbas, "Bizzat Murat Ongun tarafından tarafıma bazı reklam mecralarıyla alakalı işlerin belirli firmalara verilmesi ile alakalı söylemleri ve talimatları oldu. Murat Kapki’nin firmasına, İstanbul Çiçekleri Büfeleri ihalesinin ise Ali Tarakçı’nın şirketine verilmesiyle alakalı bizzat bana Murat Ongun’un söylemleri oldu" dedi.
"Sistem içerisinde biriken bu paraların Ekrem İmamoğlu'nun siyasi istikbalinin inşasında kullanıldığını anlatımlardan biliyorum"
Kuzeni Berat Kapki’den sonra İBB’ye yönelik yolsuzluk ve rüşvet soruşturması kapsamında itirafçı olan Murat Kapki ise, "BVA isimli şirketin yüzde 20 oranında ortağı olduğumu, yüzde 80 hisseyle de Hüseyin Köksal'ın ortak olduğunu belirtmiştim. BVA şirketinin Kültür A.Ş.'den almış olduğu 3 ihale Hüseyin Köksal, Ahmat Köksal, Kültür A.Ş. Genel Müdürü Serdal Taşkın ve Murat Ongun'un talimatıyla adrese teslim olarak BVA şirketine verilmiştir. Hüseyin Köksal, bahsi geçen bu ihalelerden elde edilen karın kendi hissesine düşen kısmının yüzde 60'ını Murat Ongun vasıtasıyla Ekrem İmamoğlu'na (SİSTEM'e) aktardı. Bu hususu Hüseyin Köksal bana bizzat anlattığından dolayı biliyorum. Sistem içerisinde biriken bu paraların Ekrem İmamoğlu'nun siyasi istikbalinin inşası, Olay TV'nin satın alınması, Taksim Gümüşsuyu'nda bulunan Tarih dergisinin bulunduğu binanın satın alınmasında kullanıldığını yine Hüseyin Köksal'ın bana anlatmasından dolayı biliyorum. Hüseyin Köksal, Emrah Bağdatlı ve Murat Ongun çok samimilerdi. Hemen hemen her gün Hüseyin Köksal'ın Zorlu Rafaels'de bulunan dairesinde önce gizli toplantı, akabinde de alem yaparlardı" dedi.