Öncelikle Hikmet Çelik kimdir bize kendinizden bahseder misiniz? Ardından da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün çalışmaları ile ilgili bilgi verir misiniz?
Aslen Erzurumluyum, 1978 yılında Sarıkamış İlçesinde dünyaya geldim. Çocuk yaştan beri Eskişehir’de yaşıyorum. Ortaokul, lise ve bir üniversiteyi ilimizde tamamladım. Mühendislik Fakültesi ve Eğitim Fakültesi olmak üzere çift lisans mezunuyum. Memuriyete Milli Eğitim camiasında öğretmen olarak başladım, hemen akabinde okul idareciliği görevinde bulundum. Sonrasında Çevre ve Orman Bakanlığı’na sınavla mühendis olarak atandım. Kurumumda Şube Müdürü, İl Müdür Yardımcılığı görevlerini yürüttüm. 25 Nisan 2016 tarihi itibariyle ise İl Müdürü olarak görevime devam etmekteyim. Evli ve üç çocuk babasıyım. Eskişehir’i daha yaşanabilir, yeşil ve güvenli bir kent haline getirmek yolunda Müdürlük olarak, çevrenin korunmasından güveli yapılaşmaya, iklim değişikliğinin etkilerinden planlı şehirleşmeye kadar geniş bir yelpazede çalışıyoruz. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü olarak, Eskişehir'in sürdürülebilir kalkınması, çevrenin korunması, güvenli ve planlı şehirleşmesi için çok yönlü çalışmalar yürütüyoruz.
HAVA KALİTESİNİ 7/24 TAKİP EDİYORUZ
Kurumumuzun temel görev alanlarını şu şekilde özetleyebiliriz: Çevre başlığı altında özetle; Sanayi tesislerinin çevre mevzuatına uygunluğunu denetliyor; atık yönetimi, emisyon salınımı, atık su deşarjı, toprak kirliliği gibi birçok konuda etkin denetimler yapıyoruz. Bu konularda işletmelerin çevre izinlerini veriyoruz. Hava kalitesi ölçüm istasyonlarımızla ilimizin hava kalitesini 7/24 takip ediyoruz. Bu noktada ilimizin, ülkemizin havası en temiz illeri arasında en üst sıralarda yer aldığını belirtmek istiyorum. Porsuk Nehri başta olmak üzere su kaynaklarımızın korunması için arıtma tesislerini denetliyor, atık su numuneleri alıyor, kirletici unsurlara karşı önlem alınmasını sağlıyoruz. Bu noktada da ilimizde atık su arıtma tesisi kurma zorunluluğu olan tüm işletmelerin atık su arıtma tesislerinin mevcut olduğunu, çevre izni olmaksızın atık sularını doğrudan alıcı ortama veren tesis bulunmadığını ifade etmek isterim. Tehlikeli ve tehlikesiz atıkların yönetimi, geri dönüşüm ve bertaraf işlemlerinin mevzuata uygun şekilde gerçekleşmesini sağlamanın yanı sıra, başarısı uluslararası platformlarda da yer bulmuş Sıfır Atık Projesi kapsamında ilimiz projenin başarıyla yürütüldüğü iller arasında ön sıralarda yer almaktadır. Madencilik tesislerini denetleyerek mevzuata uygun ve çevreye duyarlı şekilde işletilmesini sağlıyoruz.
KENT İÇİ YEŞİL ALTYAPIYI GÜÇLENDİRİYORUZ
Şehircilik ve Planlama başlığı altında özetle; Mahalli idarelerin yapmış olduğu planları, İmar Kanunu ve ikincil mevzuatı kapsamında inceliyor, hazırlanan raporları ilgili mahalli idaresine bildiriyoruz. Riskli yapıların tespiti, dönüşüm projelerinin koordinasyonu, vatandaşlarımıza kira yardımı ödenmesi işlemlerini yapıyoruz. TOKİ aracılığıyla güvenli konut alanları oluşturuyoruz. Deprem riskine karşı sağlam zeminlerde yeni yerleşim alanları planlıyoruz (örneğin, Kocakır Rezerv Alanı). Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi gibi projelerle kent içi yeşil altyapıyı güçlendiriyoruz. İmara esas jeolojik etütlerin yapılmasını sağlayarak, uygun zeminlerde uygun yapılaşmanın gerçekleşebilmesi, sağlıklı sürdürülebilir gelişmenin sağlanması için çalışıyoruz. Yapı denetim ve güvenli yapılaşma başlığı altında özetle; Riskli bina tespitleri yapıyoruz, 2012’den bu yana 5.512 binada inceleme yaparak 5.442’sinin yıkımını sağladık. Hak sahiplerine 96 milyon TL kira yardımı ve düşük faizli kredi imkânları sunduk. Kentte yapılan özel inşaatların denetiminden sorumlu yapı denetim şirketlerinin saha ve büro çalışmaları denetlenmekte ve uygun işleyişin gerçekleştirilmesi sağlanmaktadır. 4708 sayılı Kanun kapsamında ilimizdeki tüm yapıların denetimine ilişkin faaliyetler yürütüyoruz. Tüm yapı malzemelerine yönelik piyasa gözetim ve denetim faaliyetini yürütüyoruz. Bakanlığımız yatırım programında yer alan yapıların proje ve yapım işlerini yürütüyoruz. Hazine taşınmazlarının yönetimi kapsamında özetle; Milli emlak marifetiyle, ilimizde bulunan hazineye ait taşınmazların kamuya ayrılan kısımlarında tahsisini, diğer alanlarda ise satış, kiralama, irtifak iş ve işlemlerini yürütüyoruz.
ODUNPAZARI BELEDİYESİ BİR ÇALIŞMA YAPMADI
Eskişehir’in en önemli sorunlarından birisi kentsel dönüşüm ve bazı çöküntü alanlarının yenilenmesi olarak görülüyor. Eskişehir’in en önemli çöküntü alanlarından birine dönüşmüş küçük Sanayi Sitesi hakkında neler söylemek istersiniz?
İlimiz kentsel dönüşüm çalışmaları ilk olarak Odunpazarı Belediyesince 2006 yılında Karapınar Mahallesinde ilan edilen Gecekondu Önleme Bölgesi kapsamında başlayıp 1. Etabı 2010 yılında tamamlandı. Devamında 2010 yılında Büyükşehir Belediyesince yine Odunpazarı Bölgesinde yer alan Gündoğdu Mahallesi sınırlarında 3 farklı alan ve Küçük Sanayi Sitesi diye bildiğimiz bölge Büyükşehir Meclisince ilan edildi. Bu alanlardan Gündoğdu 1, 2, 3 Büyükşehir Belediyesi’nin yetkisinde kalırken 2013 yılında Küçük Sanayi Sitesi’nin dönüşüm yetkisi Odunpazarı Belediyesi’ne devredildi. Odunpazarı Belediyesi 2016 yılında bu alanla ilgili hazırlamış olduğu 1/5000 ölçekli planı Büyükşehir Meclisine sundu. Büyükşehir Meclisi, herhangi bir fonksiyon tanımı yapılmadan, gösterim tekniklerine uyulmadan hazırlandığını belirterek planı onaylamadı. Daha sonra Odunpazarı Belediyesi, bu alanın 6306 sayılı kanun kapsamında riskli alan ilan edilmesi için Bakanlığımıza teklif etti. 2017 Mart ayında bu alan riskli alan ilan edildi. İlgili belediyesi daha önce Büyükşehir Meclisince onaylanmayan 1/5000’lik planı bakanlığımıza sunarak bakanlığımızın onamasını 1/1000’lik planları da Belediyenin kendisinin yaparak onaylayacağını belirtti. Bakanlığımız da birçok teknik eksiklik, kurum görüşlerinin alınması, plan hazırlama ilkelerine uyulması gibi nedenlerle Odunpazarı Belediyesi’ne dönüş yaptı. Bununla birlikte, 1/1000’likleri de aynı ilkelere uyarak hazırlamasını ve Bakanlığımıza onanması için sunmasını belirtti. Gelinen süreçte ilgili belediyesince belirtilen çalışma yapılmadı ve Bakanlığımıza da onanmak üzere bir plan sunulmadı.
İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN
Eskişehir’de en çok tartışılan konulardan birisi Atalan-Alpagut Altın Madeni arama sahası ile ilgili olarak ne düşünüyorsunuz? Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü bu konunun tam olarak neresinde bulunuyor?
Ülkemizde gerçekleştirilmesi planlanan projelerin çevreye olabilecek olumlu ve olumsuz etkilerinin belirlenmesinde, olumsuz yöndeki etkilerin önlenmesi ya da çevreye zarar vermeyecek ölçüde en aza indirilmesi için alınacak önlemlerin, seçilen yer ile teknoloji alternatiflerinin belirlenerek değerlendirilmesinde ve projelerin uygulanmasının izlenmesi ve kontrolünde sürdürülecek çalışmalar Çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) süreci olarak tanımlanmaktadır. Muhtemel çevresel etkileri daha yüksek olarak beklenen projeler ÇED Yönetmeliğinin Ek-1 listesinde, daha düşük olarak beklenenler ise Ek-2 listede tanımlanmıştır. ÇED Yönetmeliğinin Ek-1 listesinde yer alan projeler ile ilgili süreç Bakanlığımızca yürütülmekte ve projeler hakkında karar Bakanlığımızca verilmektedir. Ek-1 listede kalan projeler hakkında süreç Bakanlığımız nezdinde başlatıldıktan sonra, proje hakkında halkımızı bilgilendirmek, projeye ilişkin görüş ve önerilerini almak üzere “Halkın Bilgilendirilmesi ve Sürece Katılımı Toplantısı” düzenlenmektedir. Ek-1 süreçlerinde gerçekleştirilen Halkın bilgilendirilmesi ve sürece katılımı toplantısında Müdürlüğümüzün görevi toplantıya başkanlık ederek; halkımızın Devletimizin dili ile 1. ağızdan en doğru bilgiyi alması, kirli bilgilerin veya oluşan yanlış algıların giderilmesi ve halkımızın proje hakkında soru, görüş, öneri, varsa itirazlarının alınmasını sağlayarak tüm bu hususların ÇED süreci kapsamında değerlendirmek üzere Bakanlığımıza iletmektir. Çevre mevzuatımız Avrupa Birliği müktesebatı ile birebir uyumludur. AB üye ülkelerinde böyle bir proje için ne yapılıyorsa ülkemizde de aynı yasal prosedür işletilmektedir. Devletimiz hiçbir zaman vatandaşımızın zararına olacak bir projeyi halkımızın önüne getirmez, vatandaşımızın aleyhine olacak bir projeye onay vermez. Devletimiz her zaman “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” düsturuyla hareket eder.
BİLGİYİ İLGİLİ BAKANLIKTAN ALMALILAR
Gerek ilimizde gerek ülkemizin herhangi bir noktasında planlanan bir proje; GES, HES, bir sanayi yatırımı veya maden projesi hakkında kamuoyunda yapılsın mı yapılmasın mı gibi bir tartışmaya geçmeden, asıl üzerinde durulması gereken husus; ülke ekonomisinin gücüne güç katacak böylesi önemli projelerin daha çevreci, daha sürdürülebilir şekilde hayata geçilmesi yöntemlerinin geliştirilmesi ve uygulanması olmalıdır. Aksi takdirde, katma değeri yüksek olan stratejik öneme sahip nadir toprak elementleri ve benzeri madenlerin çıkarılması, işlenmesi gibi konular kısır tartışmaların maalesef bir parçası olmaya devam edecektir. Bu noktada halkımızın her faaliyetle ilgili gerçek bilgiyi kamu kaynaklarından yani ilgili bakanlıklarımızdan ve yetkili kişilerden almasında fayda görüyorum.