Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda Türkiye’nin Asya, Avrupa ve Afrika arasında stratejik bir köprü konumuna yükseldiğini vurgulayan Prof. Dr. Adıgüzel, Türkiye’yi güçlü kılan unsurun kaba güç değil; eğitim, kültür, insani yardımlar ve uluslararası etkileşimler yoluyla inşa edilen yumuşak güç olduğunu ifade etti. Türkiye’nin bugün birçok küresel sorunun çözümünde kilit ülkelerden biri hâline geldiğini belirten Adıgüzel, bu sürecin çok boyutlu bir diplomatik yaklaşım gerektirdiğine dikkat çekti.
Uluslararası öğrencilerin bu dönüşüm sürecinde en önemli insan kaynağı olduğunu dile getiren Prof. Dr. Adıgüzel, üniversitelerde kurulan akademik ve sosyal bağların uzun vadede ülkeler arası iş birliklerini, ticari ilişkileri ve karşılıklı güveni beslediğini söyledi. Yükseköğretim kurumlarının yalnızca bilgi üretim merkezleri değil, aynı zamanda ülkeler arasında kalıcı ilişkiler kuran stratejik aktörler olduğunun altını çizen Adıgüzel, üniversitelerin kamu diplomasisi açısından taşıdığı role dikkat çekti.
Program, Türkiye’nin küresel dönüşüm sürecinde eğitim ve uluslararası öğrencilerin oynadığı kritik rolün değerlendirilmesiyle sona erdi.




