Bu facia tesadüf değil
Yangınların birbirine çok yakın bölgelerde ve aynı günlerde çıkmasının tesadüf olmadığını savunan Demir, “Kuş uçuşu 17 kilometre mesafede iki ayrı yangının çıkması, özellikle aynı ilçe müdahale ekibi sınırları içinde olması düşündürücüdür. Vatan söz konusuysa tesadüflere yer yoktur” dedi.
Koordinasyon yok, karmaşa var
Demir, yangın alanında ciddi bir koordinasyonsuzluk yaşandığını belirterek, “AFAD mı yetkili, Orman Genel Müdürlüğü mü, belediyeler mi? Kimse ne yaptığını bilmiyor. Alanda kimin görevli olduğu bile belirsizdi” ifadelerini kullandı. Demir, telsiz ve telefon iletişiminin çalışmadığını, ekiplerin bu nedenle büyük zorluklar yaşadığını söyledi.
Eğitimsiz personel yangına sürüldü
Orman işçilerine yeterli eğitim verilmediğini iddia eden Demir, şehit olan Tolunay isimli işçinin yalnızca bir aylık işçi olduğunu ve yangına hazırlıksız sürüldüğünü öne sürdü. Bu durumun personel eksikliğinden mi, envanter yetersizliğinden mi, yoksa organizasyon sorunundan mı kaynaklandığını sorguladı.
İletişim felci yaşandı
Demir, AKUT Yönetim Kurulu Başkanı Barış Altan Doğan’ın açıklamalarına da değinerek, telsizlerin çalışmadığını, yangın sırasında iletişim sağlanamadığını ve bunun büyük bir güvenlik zafiyetine yol açtığını dile getirdi. “Yangın anında değil, siyasetçiler gelince baz istasyonları kuruldu” dedi.
Siyasi gösteriler değil, gerçek koruma istiyoruz
Yangınların ardından yaşananlar için “Bu bize reva görülecek bir tablo değildir” diyen Demir, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenerek, “Şatafat istemiyoruz. Güven içinde yaşamak istiyoruz,” dedi. Koordinasyon eksikliği, ihmal ve yanlış planlamanın bedelini halkın ödediğini savundu. Yangınla ilgili gözaltına alınan iki kişinin akıbetinin kamuoyuyla paylaşılmasını isteyen Demir, “Son dönemlerde kendilerini ‘Ateşin Çocukları’ olarak lanse eden yapıların bu olayla ilgisi araştırılmalıdır” dedi. Yangın bölgesinde ruhsat başvuruları olup olmadığının da açıklanmasını talep etti.
