Görüşülen konunun Batıkent Mahallesi’nde yaklaşık 61 hektarlık bir alanı kapsadığını belirten Aydoğmuş, tartışmanın bu alan içerisindeki yalnızca 7 bin 18 metrekarelik tek bir nokta üzerinden yürütüldüğünü ifade etti. İmar planlarının hazırlanma sürecini hatırlatan Aydoğmuş, “Önce 1/5000 ölçekli nazım imar planı yapılır, ardından buna uygun olarak 1/1000 ölçekli uygulama imar planları hazırlanır” dedi.
Söz konusu alanın 15 Haziran 2022 tarihinde onaylanan 1/5000 ölçekli nazım imar planında özel sağlık alanı olarak tahsis edildiğini vurgulayan Aydoğmuş, Millî Eğitim Müdürlüğü’nün planlama sürecinin 1986’dan bu yana devam etmesine rağmen 2022 yılına kadar alanı kamulaştırmamasını eleştirdi. Aydoğmuş, ayrıca Millî Eğitim’in itiraz ve dava sürecini de zamanında başlatmadığını savundu.
Aydoğmuş, 2025 yılında açılan davanın Eskişehir İdare Mahkemesi tarafından süresinde açılmadığı gerekçesiyle usul yönünden reddedildiğini, kararın istinafa taşındığını ancak Bölge İdare Mahkemesi’nin de 16 Ekim 2025 tarihinde Millî Eğitim Müdürlüğü’nün itirazını yine usul yönünden reddettiğini söyledi.
Planlama açısından değerlendirildiğinde, 1/5000 ölçekli plana uygun şekilde 1/1000 ölçekli planın hazırlanmasının plan hiyerarşisine uygun olduğunu belirten Aydoğmuş, hukuki açıdan da hem İdare Mahkemesi hem de Bölge İdare Mahkemesi kararlarının bu durumu teyit ettiğini ifade etti.
Millî Eğitim Bakanlığı’nın bütçe imkânlarına da değinen Aydoğmuş, Bakanlığın çoğu zaman Hazine ya da belediye arazileri için bedelsiz tahsis talebinde bulunduğunu söyledi. Batıkent’te söz konusu alanın hemen kuzeyinde, yaklaşık 150–200 metre mesafede 3 bin 400 metrekarelik başka bir Millî Eğitim alanı bulunduğunu hatırlatan Aydoğmuş, şu anda halı saha olarak kullanılan bu alanın kamulaştırılarak eğitim ihtiyacının karşılanabileceğini dile getirdi.
Konuşmasının sonunda Aydoğmuş, “Biz hukuka ve planlama ilkelerine uyarak bu planı bu şekilde onayladık. Tepebaşı Meclisi’nden de bu şekilde geçti. Konu bundan ibarettir” ifadelerini kullandı.
