Önceki yıllarda bütçe dengesizliğini “kuyumcu terazisi” ve “Cumhuriyet ilkeleri terazisi” benzetmeleriyle anlattığını hatırlatan Süllü, bu yılki tabloyu Nasreddin Hoca’nın “kantarın topu” deyimiyle değerlendirdi. Bu deyimin “ölçüyü kaçırmak” anlamına geldiğini vurgulayan Süllü, iktidarın bütçede ölçüyü tamamen kaybettiğini söyledi.
“Kantarın topu sermayedardan yana kaçırılıyor”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in bütçe açığını deprem harcamalarına bağlamasının gerçeği yansıtmadığını belirten Süllü, depremlerden önce de bütçe açığının her yıl arttığını dile getirdi. 2026 yılında net bütçe gelirlerinin 16 trilyon 216 milyar lira olarak öngörüldüğünü hatırlatan Süllü, bu gelirlerin yüzde 91’inin vergilerden oluştuğuna dikkat çekti.
Vergi gelirlerinin yüzde 61’inin dolaylı vergilerden, yüzde 38’inin gelir ve kurumlar vergisinden sağlandığını belirten Süllü, gelir vergisinin yüzde 66’sının ücretli çalışanların maaşlarından kesildiğini vurguladı. Toplanmasından vazgeçilen vergi tutarının 3 trilyon 597 milyar lira olduğunu kaydeden Süllü, “Kantarın topu sermayedardan yana kaçırılıyor, yük ücretlinin ve dar gelirlinin sırtına bindiriliyor” dedi.
“Belediyelere tasarruf, saraya sınırsız harcama”
Bütçe giderlerinin 18 trilyon 929 milyar liraya ulaştığını ifade eden Süllü, en büyük kalemlerden birinin 2 trilyon 741 milyar lira ile faiz ödemeleri olduğunu söyledi. Yerel yönetimlere ayrılan payın 1 trilyon 606 milyar lira olduğunu belirten Süllü, belediyelerin tasarruf tedbirleriyle hizmet veremez hale getirildiğini, buna karşın Cumhurbaşkanlığı bütçesinde herhangi bir tasarruf görülmediğini dile getirdi. Süllü, “Sarayın dakikada iki asgari ücreti harcadığını görüyoruz” ifadelerini kullandı.
“Bütçe halktan yana değil”
Bütçenin bir tercih meselesi olduğunun altını çizen Süllü, tarımsal desteklerin payının yüzde 0,9’a, eğitimin payının yüzde 13’e, sosyal yardımların ise yüzde 4,8’e düştüğünü belirtti. Buna karşın şehir hastaneleri, köprüler ve havalimanları için yapılan garanti ödemelerinin kesintisiz sürdüğünü söyledi.
Süllü, “Halkı öncelemeyen iktidarın kaçırdığı kantarın topu sadece ekonomik yaşamda değil, toplumsal yaşamda da tüm dengeleri altüst etti. Yürütmede, yasamada ve yargıda artan siyasallaşma ve otoriterleşme ile demokrasinin dengeleri de kaybolmuştur” dedi.
“Adaletsiz bütçe toplumun ruhsal dengesini de bozdu”
Konuşmasının sonunda bölüşümde, liyakatte, adalette ve hukukta bozulan dengelerin toplumun ruhsal dengesini de sarstığını ifade eden Süllü, Fransız yazar Jean-Christophe Grangé’ın “Hayatınızda denge sorunu varsa etrafınıza iyi bakın; muhtemelen birini yanlış bir yere koymuşsunuzdur” sözünü hatırlattı.
Süllü, “Kantarın topunu kaçırarak tüm dengeleri altüst edenleri hayatımızdan çıkarmak için halkımız seçimleri sabırsızlıkla bekliyor. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak tüm dengeleri yeniden yerine oturtmaya hazırız” diyerek konuşmasını tamamladı.
