10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü, Eskişehir’de Emek ve Demokrasi Platformu bileşenlerinin katıldığı yürüyüş ve açıklamayla kutlandı. Ulus Anıtı’nda bir araya gelen bileşenler, taşıdıkları pankartlar ve sloganlarla Köprübaşı’na yürüdü.
Yürüyüşün ardından platform adına açıklamayı Sibel Gündüz Koca yaptı. Koca, insan hakları ihlallerinin hem Türkiye’de hem de dünyada ağırlaştığını belirterek güçlü bir mücadele hattı örme çağrısı yaptı.
İfade ve basın özgürlüğü engellenemez
Koca açıklamasında, gazetecilere açılan davalara, sansüre ve sosyal medya baskılarına dikkat çekerek halkın haber alma hakkının engellendiğini söyledi. Öğrencilerin, akademisyenlerin, işçilerin ve sanatçıların üzerindeki baskının arttığını belirten Koca, “Soruşturma, gözaltı ve tutuklama terörüne son verilsin” dedi.
Kayyum politikalarına tepki: İrade gaspıdır
Siyasi partilere, kadın meclislerine ve gençlik örgütlerine yönelik operasyonlara da değinen Koca, seçilmiş belediye başkanlarının görevden alınmasını “demokrasiye darbe” olarak nitelendirdi. “Kayyum rejimini kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.
İş cinayetleri kaza değil, ihmalin sonucudur
Ekonomik kriz ve güvencesizliğin derinleştiğini vurgulayan Koca, İSİG Meclisi verilerine göre son bir yılda en az 1956 işçinin iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiğini belirtti. Eskişehir OSB’de artan mobbing ve sendikal baskıların da altını çizerek, “İnsanca çalışma koşulları istiyoruz” dedi.
Emeklilerin açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm edildiğini kaydeden Koca, “İnsanca yaşanacak bir ücret” talebini yineledi.
Çocuk işçiliği ve çocuk ölümleri: “Ülkenin utancıdır”
Türkiye’de 85 çocuğun çalışırken hayatını kaybettiğini hatırlatan Koca, çocuk işçiliğinin tamamen yasaklanması ve tüm çocuklar için eşit, parasız, bilimsel eğitimin sağlanması gerektiğini söyledi.
Kadın cinayetleri politiktir
Koca, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasının ardından kadınlara yönelik şiddetin arttığını belirtti. Bu yıl 423 kadının öldürüldüğünü hatırlatarak, “Bir kişi daha eksilmeyeceğiz. 6284 etkin uygulanmalı, İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmelidir” dedi.
LGBTİ+, engelli bireyler ve mülteciler için eşitlik talebi
LGBTİ+’lara yönelik nefret söylemlerini reddettiklerini belirten Koca, onur yürüyüşlerinin yasaklanmasının ifade özgürlüğünün ihlali olduğunu söyledi.
Engelli yurttaşların haklarının “yardım” değil temel insan hakkı olduğunu ifade eden Koca, kamu alanlarındaki erişilebilirlik sorunlarının giderilmesini talep etti.
Mültecilere yönelik hedef göstermelerin insanlık suçu olduğunu vurgulayarak, barınma ve çalışma hakkı önündeki engellerin kaldırılmasını istedi.
Doğayı ve hayvanları koruma çağrısı
Eskişehir’in Alpagut ve Atalan bölgelerindeki maden projelerine tepki gösteren platform, hukuksuz ÇED süreçlerinin doğayı tehdit ettiğini belirtti. Sokak hayvanlarına yönelik katliam yasası girişimlerine karşı çıkarak, “Öldüren değil yaşatan yasalar istiyoruz” dedi.
Adil yargılanma ve cezaevleri: “İşkencehanelere dönüşüyor”
Hasta mahpusların ölüme terk edildiğini belirten Koca, uzun tutuklulukların cezaya dönüştüğünü söyledi. “Kuyu tipi hapishaneler kapatılmalı” çağrısında bulundu.
Filistin ve Suriye mesajı
Gazze’de 70 binden fazla Filistinlinin hayatını kaybettiğini belirten platform, “Soykırıma son verilsin, Filistin halkının özgürlük mücadelesinin yanındayız” dedi.
Suriye’de radikal grupların Alevilere yönelik saldırılarına dikkat çekilerek, “Mezhepsel nefret durdurulmalıdır” çağrısı yapıldı.
Bu karanlık tabloya son verin
Sibel Gündüz Koca açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “İnsan hakları bir lütuf değil, anayasal zorunluluktur. Halkın adalet, özgürlük ve insanca yaşam talebine kulak tıkayamazsınız. Bu ihlallerin karşısında susmayacağız. Mücadeleyi büyütüyoruz.”
