Müslüm Tarkan kimdir? Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

1972 Tunceli doğumluyum. Daha sonra ilköğretim ve ortaöğretimin ardından Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni bitirdim. Bu süreçten sonra, ihtisas için yolumuz Eskişehir'e düştü. Bu biraz tesadüf, biraz şans diyelim. Daha sonra Osmangazi Tıp Fakültesi’nde genel cerrahi ihtisasımı yaptım. Ve ihtisas süresinden sonra eski Eskişehir Devlet Hastanesi’nde, ardından Özel Ümit Hastanesi’nde, yaklaşık 2 yıla yakın bir sürede özel kliniğimizde, muayenehanemizde çalıştık. En son yaklaşık bir yıldır Özel Gürlife Hastanesi’nde hizmet vermekteyim. Tabii bu süre zarfında, özellikle ihtisas süresinden sonra uzun bir süredir çağımızda da oldukça ön planda olan obezite ve metabolik cerrahiyle ilgileniyorum. Bu alanda cerrahi tedaviler üzerine çalışıyorum.

0590Ffe3 D2E0 4Dc9 9438 9030De0B4Bfe

BESLENME ALIŞKLANLIKLARI SEBEPLER ARASINDA

Obezite ve metabolik cerrahide son yıllarda ciddi bir artış var. Sizce bunun sebepleri nelerdir? Obezite cerrahisi hangi durumlarda kaçınılmaz hale gelir?

Öncelikle şöyle bir yanlış anlaşılmayı açıklamak isterim: Obezite cerrahisi ve metabolik cerrahi genellikle “bariatrik-metabolik cerrahi” şeklinde birlikte anılıyor. Bunu biraz daha anlaşılır hale getirelim. Obezite cerrahisi, fazla kiloların tedavisiyle ilgilidir. Bunun medikal tedavisi de var onun dışında cerrahi tedavisi de bulunuyor. Metabolik cerrahi ise, son zamanlarda gündemde olan “metabolik sendrom” dediğimiz hastalıkla ilişkili. Bu da hem dahili hem de cerrahi tedavi gerektirebilen bir durum. Tip 2 diyabet, yüksek kolesterol, yüksek trigliserit gibi hastalıkları kapsar ve genellikle obezite ile bağlantılıdır. Obezite ve metabolik cerrahi maalesef son yıllarda daha da arttı ve pek çok hastalığın temelini oluşturmaya başladı. Bunun sebebi, özellikle son yüzyılda insanların yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıklarının değişmiş olması. Hazır gıdaların artması, doğal olmayan besin tüketimi, fiziksel aktivitenin azalması, araç kullanımı ve çalışma şekillerindeki değişiklikler sonucunda toplumda ciddi bir obezite sorunu ortaya çıktı. Türkiye'de de durum farklı değil. Sağlık Bakanlığı’nın bu konuda çalışmaları var. Ancak kilolar sadece estetik bir sorun değil, beraberinde pek çok sağlık sorununu getiriyor. Bazı hastalar kilolarıyla mutlu olduklarını söyleyebiliyor, buna saygı duyuyoruz. Ancak fazla kilolar; uyku bozukluğu, diz ve bel ağrıları, yorgunluk, insülin direnci, şeker ve kolesterol yüksekliği gibi pek çok sağlık sorununa yol açıyor. Bu nedenle hastalığın nedenine odaklanmak gerekiyor. Eğer fazla kilo, şeker yüksekliğine veya insülin direncine sebep oluyorsa, önce bu fazla kiloları yok etmek gerekir. Diyet, psikolojik destek, egzersiz, ilaç tedavisi gibi yöntemler mevcut. Ancak tüm bu yöntemlerle sonuç alınamazsa, son çare olarak cerrahi devreye giriyor. Cerrahinin sonuçları oldukça başarılı.

VÜCUT KİTLE ENDEKSİNE BAKIYORUZ

Obezite olup olmadığınızı anlamak için “Vücut Kitle Endeksi” (BMI) dediğimiz ölçüme bakıyoruz. Bu da boy ve kilonun belli bir oranla hesaplanmasıyla bulunuyor. Normal değer 25’tir. 25’in üzeri fazla kilo, 30’un üzeri obezite, 35-40 arası ciddi obezite, 40 üzeri ise morbid obezite sınıfına giriyor. Özellikle 35’in üzerinde ve eşlik eden hastalıklar varsa, kişi cerrahi adayıdır. 40’ın üzerinde ise zaten cerrahi düşünülür. Herkese her tedavi uygulanmaz, kriterlere bakılarak karar verilir.

Ca763082 Fce4 48A4 9A05 763Cc6C04F69

CERRAHİ UZUN VADELİ ÇÖZÜMDÜR

Obezite ve metabolik cerrahi alanında uzun yıllara dayanan bir tecrübeniz var. Bu alandaki cerrahi işlemler nelerdir? Öncelikle hastaların diyet programlarına gitmesi gerekir. Ancak bu programlarla baş edemeyen, Vücut Kitle Endeksi 35’in üzerinde olan ve eşlik eden hastalıkları bulunan kişiler cerrahiye adaydır. 40 ve üzerindeyse genellikle zaten bu sorunlar görülür. En çok yapılan ameliyat “tüp mide” ameliyatıdır. Bunun dışında hastanın durumuna göre “gastrik bypass” gibi işlemler de yapılabiliyor. Ama bunlar daha az uygulanır, çünkü daha karmaşık işlemlerdir. Cerrahi dışı yöntemler de var. Örneğin, mide balonu takılması ya da mideye botoks uygulanması gibi endoskopik yöntemler. Bu işlemler ameliyat değildir, daha hafif ve geçici çözümler sunar. Ancak balon ya da botoks işlemleri sonrasında verilen kiloları koruyabilmek, hastanın alışkanlıklarını değiştirmesiyle mümkün olur. Ameliyatlar ise genellikle daha kalıcıdır ama yine de 3–5 yıl sonra tekrar kilo alma riski vardır. Yine de cerrahi daha etkili ve uzun vadeli bir çözümdür. Obezite, kesinlikle ciddi bir sorun. Sağlık Bakanlığı da bu konuda çalışmalara başladı. Çünkü obezitenin yol açtığı yandaş hastalıklar, sağlık sistemine çok büyük maliyetler yüklüyor. Yaşam süresinden çok yaşam kalitesini etkiliyor. Bu nedenle hastalıkların sonucu ile değil, nedeniyle mücadele etmek gerekiyor.

5B08Ccfd 99F3 4Ae5 8590 955Eb4D26B76

Sleeve Gastrektomi (Tüp Mide Ameliyatı – Mide Küçültme Ameliyatı)

Sleeve gastrektomi, diğer adıyla tüp mide ameliyatı, laparoskopik yöntemle midenin sol dış kısmının serbestleştirilmesinden sonra, mideyi alttan üste doğru dikey bir şekilde tüp hâline getirecek özel aletler yardımıyla kesme ve dikme işlemlerinin uygulanmasıdır. Bu yöntemle midenin yaklaşık %80’i çıkarılır. Böylece hasta daha erken doyar ve fazla gıda alması engellenir. Gıdalar hızlıca ince bağırsağa geçtiği için insülin karşıtı bazı hormonların aktivitesi artar. Ayrıca midenin açlık hormonu (ghrelin) üreten kısmı çıkarıldığı için hastalarda açlık hissi azalır. Hastalar bu yöntemle fazla kilolarının %70–80’ini, yani ortalama 45–50 kg kadarını verebilmektedir. Nadir görülen kanama ve dikiş hattı sızıntısı (kaçak) dışında ciddi komplikasyon oranı düşüktür. Protein, vitamin ve mineral eksiklikleri ise çok nadir görülür. Günümüzde tüp mide ameliyatı, en sık tercih edilen cerrahi zayıflama yöntemidir.

Roux-en-Y Gastrik Bypass (Mide Bypassı)

Mide bypassı, laparoskopik olarak mideyi kesip dikebilen özel aletler kullanılarak yapılır. Yemek borusunun birkaç santimetre altından, yarım çay bardağı kapasitesinde küçük bir mide cebi oluşturulur. Bu mide cebine “Y” şeklinde düzenlenmiş ince bağırsak bağlantıları yapılır. Küçük mide hacmi nedeniyle hasta çok az yemek yiyebilir. Ayrıca gıdalar hızla ince bağırsağa geçtiği ve bağırsağın bir kısmı emilimden çıkarıldığı için hızlı kilo kaybı sağlanır. İleri derecede obez, tüp mide ile yeterli kilo kaybı sağlayamayan veya Tip 2 diyabet gibi ek hastalıkları olan kişilerde tercih edilir. Tüp mideden sonra en sık başvurulan ikinci cerrahi yöntemdir. Ancak, bu yöntemde vitamin ve mineral eksiklikleri daha sık görülmektedir.

Mini Gastrik Bypass

Eskişehir'de o alan ne zaman değerlendirilecek?
Eskişehir'de o alan ne zaman değerlendirilecek?
İçeriği Görüntüle

Mini gastrik bypass, klasik mide bypassının değiştirilmiş ve basitleştirilmiş bir versiyonudur. Mide hacmi biraz daha uzun bırakılır ve bu mide kısmına doğrudan ince bağırsak bağlantısı yapılır. Yöntem, kilo kaybı açısından mide bypassına benzer olsa da bazı hastalarda safra reflüsü nedeniyle mide iltihabı gelişebilir. Bunun dışında, temel prensipleri ve etkileri mide bypassına benzerdir.

Biliopankreatik Diversiyon (Duodenal Switch)

Duodenal switch ameliyatında, öncelikle laparoskopik yöntemle mide tüp hâline getirilir. Ardından, onikiparmak bağırsağı seviyesinde bağırsak ayrılır ve ince bağırsağın bir kısmı gıda emiliminden çıkarılarak mide tüpüne bağlanır. Vitamin ve mineral eksiklikleri, diğer yöntemlere göre daha sık görülür. Uygulaması daha zor ve teknik olarak karmaşık olduğundan günümüzde daha az tercih edilmektedir. Genellikle tüp mide veya diğer yöntemlerle yeterli kilo veremeyen hastalarda, revizyon cerrahisi olarak uygulanır.

61452E5E Bad1 435B 8C48 27482524C006

BAKANLIK ONAYI ALDIK

Eskişehir’de bu konuda ciddi çalışmalar yapan merkezler var. Biz de bu merkezlerden biriyiz. Sağlık Bakanlığı’nın 2024 sonunda yürürlüğe koyduğu yönetmelikle, bu tür ameliyatlar artık her hastanede yapılamıyor. Yoğun bakım birimi, multidisipliner ekip (endokrin, psikiyatri, dahiliye, anestezi vb.) ve teknik donanım zorunlu hale getirildi. Biz de Gürlife Hastanesi olarak bu alanda gerekli tüm şartları sağladık ve bakanlık onayını aldık. Güvenli şekilde bu hizmeti sunuyoruz.

Kaynak: 2Eylül Haber