KENTİN HER NOKTASINDA GÖRÜLÜYOR
Eskişehir’de artan hayat pahalılığı ve düşük emekli maaşları, şehrin her köşesinde görünür hale gelmiş durumda. Kent merkezinden kenar mahallelere kadar pek çok bölgede emekliler, ellerinde torbalar veya küçük arabalarla çöp konteynerlerinden karton, plastik, metal ve gıda artıkları topluyor. Birçoğu bu malzemeleri satarak az da olsa gelir elde etmeye çalışırken, bazıları da akşam yemeğini çöpten bulduğu gıdalarla karşılamak zorunda kalıyor.
AÇLIK SINIRININ YARISININ ALTINDA
Tüm Emeklilerin Sendikası Eskişehir Şube Başkanı Ali Paşa Şanlı, emeklilerin yaşadığı geçim krizinin derinliğine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: “Öncelikle şunu belirtmek istiyorum: Şimdi asgari ücretli, emeklinin aldığı maaşlar açlık sınırının yarısının altında. Emeklinin durumu da aynı bence. O zaman iki bin iki yılında sekiz çeyrek altın alan bir emekli, bugün on altı bin sekiz yüz seksen bir lira maaş alıyor. Ancak gene bir buçuk çeyrek altın alabiliyor. Yani bu kadar büyük bir uçurum var.”
EMEKLİYE REVA MI?
Emeklilerin yaşadığı zorlukların her yerde görüldüğünü dile getiren Şanlı şunları ekledi: “Basından görüyoruz, izliyoruz. Emekliler olsun ya da asgari ücretliler olsun, vatandaş Pazar artıklarını topluyor. Pazarın son saatlerine gidip ucuza almaya çalışıyor ya da daha geç gidip artıkları topluyor. Çöp bidonlarını karıştırıyorlar; oradan varsa satıp katkı sunmaya çalışıyorlar. Bu kadar kötü bir durumda yaşamak emekliye reva mı? Tabii bunu ülkeyi yönetenler görmüyor mu? Görüyorlar.” Sendikanın talebi ise net: “En düşük emekli maaşı en düşük memur maaşıyla eşitlensin. Yoksulluk sınırı belli; buna göre yasal düzenleme yapılmasını istiyoruz. Halkın çoğu, asgari ücretliler ve emekliler gittikçe yoksullaştı.”
“AVRUPA BİZİ KISKANIYOR”
DİSK Emekli-Sen Eskişehir Şube Başkanı Hatice Kılıç da, kentteki emeklilerin yaşadığı tabloyu şu sözlerle anlattı: “Ben DİSK Emekli-Sen Şube Başkanı olarak kendi bölgemdeki durumu görüyorum. Türkiye’yi ilgilendiriyor. ‘Avrupa bizi kıskanıyor’ diyorlar. Doğru; neden kıskanır? Çünkü Avrupa’da çöp artıklarını yiyen yok.”
PİLAV ARTIKLARINI YİYENİ GÖRDÜK
Eskişehir sokaklarında yaşananları anlatan Kılıç, şöyle devam etti: “Bugün çöp artıklarından emeklilerin bir şeyler topladığını görüyoruz. Ellerine birer demir almışlar, demirle çöp konteynerinde ne var ne yok almaya çalışıyorlar. Bir parça kumaş olur, bir parça naylon olur; avuçlarına pilav artıklarını koyup yediğini bilirim ben yani.” Kılıç, emeklilerin içinde bulunduğu yaşam koşullarını şu sözlerle aktardı: “Evine gidiyorsunuz, evi yok, doğru düzgün oturacak yeri yok. Bugün elektrik, su almış gidiyor; benzine, mazota zam yağıyor. Gıdaya zam yağıyor. Sağlıklı gıdaya ulaşılamıyor. Türkiye’de insanlar durmadan zehirleniyor. Neden? Çünkü gidip doğru dürüst bir şey yiyemiyor.”
MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ
Ülkedeki bu tablonun ancak ortak mücadeleyle değişebileceğini belirten Kılıç şunları söyledi: “Nereden tutacağız? Nereden düzelteceğiz? Ama bu ülke hepimizin. Hep birlikte hareket edersek, birlikte bu olaylara dur dersek, geleceğimiz için, torunlarımız için bu şartları değiştirebiliriz. Bu ülkeden başka yerimiz yoktur. Toprağımıza, çocuklarımıza sahip çıkmalıyız. Biz devrimci emekliler olarak çocuklarımız için mücadeleye devam edeceğiz.”
