İlaç tedarikinde yaşanan sorunların her geçen gün büyüdüğünü belirten Eskişehir-Bilecik Eczacı Odası Başkanı Ecz. Mustafa Çelik, artık halkın kalıcı bir çözüm beklediğini söyledi. Çelik, ilaç fiyatlandırmasında uygulanan sabit euro kuru nedeniyle krizin arttığını vurguladı.
“Bir yıldır ilaçta kur güncellenmedi”
İlaç fiyatlandırmasının kamu otoritesi tarafından belirli bir sabit euro kuru üzerinden yapıldığını hatırlatan Çelik, şunları söyledi:
“Şu anda euro kuru 48-49 seviyelerinde, ancak ilaçta uygulanan sabit euro kuru geçen sene ekim ayında 21,67 olarak belirlenmişti. Bir yıldır bu kur güncellenmedi, yani ilaca zam yapılmadı. Yine bir ekim ayındayız ve ilaca zam beklentisi, söylentisi var. Tam da bu sebeple ilaç erişiminde ciddi sorunlar yaşıyoruz.”
“Kronik ilaçlara ulaşmakta zorlanıyoruz”
Başta kanser, diyabet, astım ve tansiyon ilaçları olmak üzere birçok kronik hastalığa ait ilacın temin edilemediğini söyleyen Çelik, depolardaki kısıtlamalara dikkat çekti: “Depolar tarafından ürünler 3, 5 veya 10 adet gibi sayılarla sınırlandırılmış durumda. Eczaneler bu miktarlarda temin edebiliyor. Depolar ilaç arzının azaldığını öne sürüyor, sanayi temsilcileri ise arzın aynı şekilde devam ettiğini söylüyor. Dolayısıyla eczacılar iki taraf arasında adeta top gibi oynatılıyor. Ancak altını çizmek isterim; ilaç yokluğunun sorumlusu hiçbir zaman eczacılar değildir.”
“Sağlık Bakanlığı sistemi tıkanıklığı tespit edebilir”
Sağlık Bakanlığı’nın elindeki takip sistemi sayesinde arz zincirindeki tıkanıklığın kolayca bulunabileceğini ifade eden Çelik, şöyle konuştu; “İlacın üzerinde yer alan karekod, ilacın kimlik numarası gibidir. Üretimden hastaya ulaştırılmasına kadar her aşama Sağlık Bakanlığı tarafından izlenebilir. Bu nedenle Bakanlık, ilaç arz zincirinin nerede tıkandığını rahatlıkla tespit edebilir.”
“Zam yılda bir kez değil, kademeli yapılmalı”
Sorunun kalıcı olarak çözülmesi için önerilerini de paylaşan Çelik, zam sürecinin belirsizlikten çıkarılması gerektiğini söyledi: “Zam konusunun söylentiye mahal bırakmadan bir gece Resmî Gazete’de yayımlanarak ertesi gün yürürlüğe girmesi gerekiyor. Ayrıca ilaca zam yılda bir kez değil, yılda iki, üç veya dört kez, yani aynı oranı parçalara bölerek aylara yayılmalı. Bu, ilaç yokluğunun önüne geçecektir.”
“İthal ilaçlara ulaşmak neredeyse imkânsız”
Piyasadaki ilaç durumu hakkında bilgi veren Çelik, şunları kaydetti: “Bulunmayan ilaç sayısına bugün tam olarak bakmadım ancak tahminen 300-500 ilaç piyasada hiç yok. Özellikle insülin gruplarına ulaşamıyoruz. İthal ilaçlardan neredeyse hiçbirine ulaşamaz hale geldik. Yerli ilaçlarda da kısıtlamalar var. Geçen yıl sektörden çekilen, yani Türkiye’ye ilaç dağıtmaktan vazgeçen firmalar olmuştu. Euro kuru 49 seviyelerindeyken sabit kurun hâlâ 21,67 olması, bu makasın genişlemesine neden oluyor.”
“Zam olursa ilaç yokluğu azalabilir”
Yıl içinde yapılacak olası bir zamla birlikte ilaç sıkıntısının bir nebze azalabileceğini belirten Çelik, “Muhtemelen bu sene içerisinde beklentiler doğrultusunda bir zam yapılacaktır. Bu olursa ilaç yokluğu, Temmuz-Ağustos aylarındaki oranlara göre yüzde 10-15 seviyelerinde azalabilir. Şu anda yüzde 25-30 oranında yok olan ilaçların bu seviyelere kadar gerileyeceğini düşünüyorum” dedi.