21 yaşındaki üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş, 27 Eylül 2024 gecesi Van’da kaldığı KYK yurdundan çıktıktan sonra kaybolmuş, 18 gün sonra cansız bedeni Van Gölü kıyısında bulunmuştu.
Özkan yapılan açıklamada, Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) bir yıl sonra dosyaya eklediği raporda, Rojin’in bedeninde iki farklı erkeğe ait DNA tespit edildiği belirtti. Özkan, “Bu DNA’lar göğüs bölgesinde ve vajinanın iç kısmında bulundu. Artık Rojin’in ölümü intihar olarak geçiştirilemez, cinsel saldırı ihtimali etkin biçimde araştırılmalıdır” dedi.
“Deliller gizlendi, cinayete ortaklık yapıldı”
Özkan, otopsi raporunun uzun süre gizlenmesi sert ifadelerle eleştirdi:
“Savcı ve Adli Tıp Kurumu, bir yıldır ellerinde bulunan bilgileri gizlemiştir. Bu, delillerin karartılmasıdır, gizlenerek suç işlenmesidir, cinayete ortaklıktır.”
Komisyon, Van Barosu ve Amed Barosu’nun ATK hakkında suç duyurusunda bulunduğunu hatırlatarak, sürecin takipçisi olacaklarını açıkladı.
“Kadın cinayetleri intihar denilerek kapatılıyor”
Rojin Kabaiş davasının, Türkiye’deki birçok şüpheli kadın ölümü vakasının nasıl görünmez kılındığını ortaya koyduğunu söyleyen Özkan, “Kadın cinayetleri etkin araştırılmadığı için ‘intihar’ ya da ‘şüpheli ölüm’ denilerek kapatılıyor. Bu, sistematik bir şekilde devlet kurumları eliyle işlenen bir suçtur. Bu toprakları kadın mezarlığına çevirmelerine izin vermeyeceğiz.” dedi.
Rojin’in ölümünün, daha önce benzer şekilde kapatılmaya çalışılan Şule Çet, Nadira Kadirova, Gülistan Doku gibi kadınların davalarını hatırlattığını ifade eden Özkan, “Rojin için adalet sağlansaydı, bugün Şilan Tekin için aynı senaryo yazılmayacaktı” dedi.
Kadınların talepleri net
Kadınlar, Van Cumhuriyet Başsavcılığı ve Adalet Bakanlığı’na seslenerek şu talepleri sıraladı: TCK 102. madde kapsamında nitelikli cinsel saldırı olarak soruşturma genişletilsin. ATK, Rojin’in bedeninde tespit edilen iki DNA örneğinin kime ait olduğunu açıklasın. Dosyadaki gizlilik kararı kaldırılsın, aile ve kamuoyu bilgilendirilsin.
Eksik deliller toplanıp şeffaf biçimde açıklansın. Sorumlular ve ihmali olan kurumlar hakkında yargı süreci başlatılsın.
Rojin’in ailesine hukuki ve manevi destek sağlansın.
“Rojin için adalet, tüm kadınlar için adalet”
Komisyon açıklamasının sonunda, “Rojin’in adalet mücadelesi tüm kadınların yaşam hakkı mücadelesidir” denilerek şu ifadeler yer aldı: “Erkek adaletin olduğu yerde kadınlar, gerçek adaleti sokakta yaratır. Biz sokaklarda, meydanlarda, sosyal medyada mücadelemizin sesini yükselteceğiz. Rojin için adalet istiyoruz, alana kadar da susmayacağız, unutturmayacağız, vazgeçmeyeceğiz.”
