Ger, Türkiye’de eğitim-öğretim yılı boyunca yaklaşık 180 gün açık olan okul kantinlerinin öğrencilerin günlük beslenme ihtiyacını karşıladığını vurguladı. Ger, ancak son dönemde kantinlerde satılan ürünlerin yüksek fiyatlarının ciddi sorunlara yol açtığını belirtti.
“SAĞLIKSIZ ÜRÜN YASAĞI UYGULANMIYOR, DENETİMLER YETERSİZ”
Ger, Millî Eğitim Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulan Okul Kantinlerine Dair Özel Hijyen Kuralları Yönetmeliği, Okul Gıda Tebliği ve Okul Sağlığı Bilim Kurulu kararlarının uygulanması gerektiğini hatırlatan Ger, bazı okullarda cips, çikolata, gazlı içecek gibi yasaklı ürünlerin hâlâ satıldığını ifade etti.
Denetimlerin yetersiz olduğunu belirten Ger, “Sağlıksız ürün yasağına rağmen birçok okulda bu kurallar görmezden geliniyor. Sağlıklı ürünler bile artık öğrencilerin alım gücünün çok üzerinde” dedi.
“%10 KİRA PAYI FİYATLARI ARTIRIYOR”
Kantin fiyatlarının yükselmesindeki en önemli nedenlerden birinin, kantin işletmelerinden alınan %10’luk kira payı olduğunu söyleyen Ger, bu uygulamanın doğrudan öğrencilere yansıdığını belirtti.
Ger, “Kantinler ticarethane değildir. Öğrencilerin temel ihtiyacının karşılandığı sosyal alanlardır. %10’luk pay uygulaması kaldırılmalı ya da sembolik seviyeye çekilmelidir” çağrısında bulundu.
HÜRRİYETÇİ EĞİTİM SEN'İN TALEPLERİ
Erol Ger, kantinlerdeki sorunların çözümü için şu önerileri sıraladı:
“İl ve ilçe millî eğitim müdürlüklerince alınan %10 pay kaldırılmalı veya düşürülmeli.
Okul kantinleri sosyal devlet anlayışıyla işletilmeli.
Ürün fiyatları öğrencilerin alım gücüne göre belirlenmeli.
Denetimler yetkili kurumlar olan Tarım ve Sağlık Bakanlığı ekiplerince yapılmalı.
Öğretmenlere denetim sorumluluğu yüklenmemeli.
Fiyat belirleme süreçlerinde öğretmen ve veli temsilcileri yer almalı.
Şeffaf fiyat listeleri kantinlerde görünür şekilde ilan edilmeli.
İhtiyaç sahibi öğrencilere yönelik destek mekanizmaları geliştirilmeli.
Sağlıklı beslenme lüks değil haktır”
Erol Ger, öğrencilerin sağlıklı beslenme hakkının korunması gerektiğini vurgulayarak açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Sağlıklı beslenme lüks değil, temel bir haktır. Bu hakkı ticarileştiren ve fırsat eşitsizliğini derinleştiren her uygulamanın karşısında duracağız.”



