Dr. Özkavak, 2025 yılının son ayında da aile sağlığı merkezlerinde hem sağlık çalışanları hem de yurttaşlar açısından koşulların giderek kötüleştiğini belirterek, “Aile sağlığı merkezlerinde işler iyiye gitmiyor. Sesimizi duyurmak için bir yıl içinde dört kez, toplam 14 gün iş bırakmak zorunda kaldık” dedi. Sağlık Bakanlığı’nın sorunlara çözüm üretmek yerine cezalar ve performans kesintileriyle sistemi yönetemez hale getirdiğini vurgulayan Özkavak, 30 Ekim 2024’te yayımlanan Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne yönelik itirazlarının dikkate alınmadığını ifade etti. Söz konusu yönetmeliğin, iş güvencesini ortadan kaldırdığını ve sağlık hizmetini niteliksizleştirdiğini savunan Özkavak, “Bu nedenle söz konusu düzenlemeyi ‘Eziyet Yönetmeliği’ olarak adlandırıyoruz” şeklinde konuştu.

Eskişehir'de bir garip olay: Kimlikte yaşı 113 gözüküyor!
Eskişehir'de bir garip olay: Kimlikte yaşı 113 gözüküyor!
İçeriği Görüntüle

“Performans sistemi ücret kesintisi anlamına geliyor”

Aşı, bebek ve gebe izlemleri, kronik hastalık takibi, muayene sayıları ve reçete oranları gibi çok sayıda kriterin bilim dışı biçimde performans ölçütü haline getirildiğini belirten Özkavak, bu sistemin iş yükünü artırdığını ve tükenmişliğe yol açtığını söyledi. Performans ödemelerinin toplam ücretin yaklaşık yüzde 60’ını oluşturduğuna dikkat çeken Özkavak, “Bu sistem ücret vermeyi değil, ücret kesmeyi amaçlıyor” ifadelerini kullandı. Ebe ve hemşirelerin tavan ödeme gerekçesiyle, aile hekimlerinin ise çeşitli bahanelerle ciddi gelir kayıplarına uğradığını dile getiren Özkavak, Sağlık Bakanı’na “Son bir yılda ücretlerimizden kesilen yüz milyonlarca lira nerede?” sorusunu yöneltti.

ASM ve aşı politikalarına eleştiri

Sağlık Bakanı’nın geçen yıl “her yıl bin aile sağlığı merkezi yapılacağı” yönündeki açıklamalarını da hatırlatan Özkavak, TBMM’de yapılan son bütçe sunumunda hâlâ 1202 tesisin yatırım programında olduğunun ifade edildiğini belirterek, “Bir yılda yapılacağı söylenen bin ASM nerede?” diye sordu. Bağışıklama eğitimleri verilmesine karşın gerekli donanımın sağlanmadığını söyleyen Özkavak, Aşı Takip Sistemi, aşı dolapları ve ısı takip sistemlerinin eksik olduğunu, bazı aşıların ise temin edilmediğini ifade etti. HPV aşısının uygulanmasına yönelik verilen sözlerin de tutulmadığını dile getirdi.

“Hem halk tükeniyor hem biz”

Birinci basamakta tanı konulmasına rağmen tedavi ve ileri tetkik süreçlerinin aksadığını belirten Özkavak, kanser taramalarında ciddi gecikmeler yaşandığını ve hastaların aylarca beklemek zorunda kaldığını söyledi. “Her gün hastalarımız da tükeniyor, biz de tükeniyoruz” diyen Özkavak, sağlık çalışanlarının geçinemediğini ve ay sonunda alacakları ücreti dahi öngöremediğini kaydetti.

Talepler sıralandı

Sağlık emekçileri adına taleplerini de açıklayan Dr. Özkavak, şu başlıklara dikkat çekti:
Halk için eşit, ücretsiz, nitelikli ve yeterli süre ayrılan birinci basamak sağlık hizmeti
Performansa dayalı olmayan, emekliliğe yansıyan, tek kalem ve güvenceli ücret sistemi
Vergi kesintilerinin en fazla yüzde 15’e düşürülmesi
Donanımı kamu tarafından sağlanan, güvenli ve depreme dayanıklı ASM’ler
Baskı ve cezaların sona erdiği, mesleki özerkliğin korunduğu bir sağlık yönetimi

Muhabir: İlksen AKKAN