8 ay süren müzakere sürecinin ardından 2 Ağustos 2025’te imzalanan toplu iş sözleşmesine dikkat çeken Yer, “2025’in ilk altı ayında yüzde 24, ikinci altı ayında yüzde 11; 2026’nın ilk altı ayında yüzde 10 ve ikinci altı ayında yüzde 6 zam öngören sözleşme, kamu işçisinin beklentilerini karşılamaktan uzaktır. Önü reklam, arkası hüsran olarak tarihe geçmiştir” dedi.
Yetkili konfederasyonların ve sendikaların tavrını sert sözlerle eleştiren Yer, “Önceden rest çeken ve yüksek tekliflerle çalışanların umudunu yükselten sendikalar, gece yarısı operasyonu ile ikincil sorumlular üzerinden imza attı. İmzalanan rakamların, sendikaların kendi yayınladığı geçim endeksi ve gerçek enflasyonla hiçbir ilgisi yoktur” ifadelerini kullandı.
EMEKÇİNİN HAKKI GASP EDİLDİ
Gürol Yer, ayrıca grev hakkının fiilen askıya alındığını vurgulayarak, “Siyasi iktidarın 23 yıllık döneminde alınan 22 grev kararının çoğu ertelendi. Anayasa Mahkemesi kararlarına rağmen, idari yetki patron kollamacılığına dönüştü. Kamu işçi sendikacılığı, kamu memur sendikacılığında olduğu gibi çift sarıya dönüştürülmüş ve emekçilerin hakları gasp edilmiştir” dedi. Ekonomik tabloya da değinen Yer, “Bir taraf lüks ve debdebe içinde yaşarken, diğer taraf asgari ücret mahkumiyeti, yetersiz beslenme ve işsizlikle boğuşuyor. Bu toplu iş sözleşmesiyle 566 bin kamu işçisinin emeği heba edilmiştir. Umutlu beklentiler hüsranla sonuçlanmıştır” şeklinde konuştu. İYİ Parti’nin her zaman işçinin ve emekçinin yanında olduğunu vurgulayan Yer, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Ey milletim, ey köylümüz, ey işçimiz, ey emekliler, ey kamu çalışanları… Umudunuzu taze tutun, yumruğunuzu sıkın ve ufka bakın. Çare sensin, çare biziz, çare hepimiziz. Beraberiz, biriz, nefesimiz tek, kalp atışımız tek.”
