Buz Ateşi
Yalı Park Balo & Davet
Eskişehir
19 Mayıs, 2024, Pazar
  • DOLAR
    32.20
  • EURO
    35.11
  • ALTIN
    2500.6
  • BIST
    10643.58
  • BTC
    67262.882$

“Yunus Emre’yi Eskişehir’e çok görmeyin!”

06 Mayıs 2024, Pazartesi 09:36

Geçtiğimiz günlerde Sivrihisar Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Kalır yazılı bir açıklama yaparak Yunus Emre’nin Mihalıççıklı değil Sivrihisarlı olduğunu anlattı. Bu toprakların yetirdiği gönül sultanlarından biri olan Yunus Emre’nin sahiplenilmesi doğrusu ne yadırganır, ne de ayıplanır. Aslına bakarsanız Yunus Emre Anadolu’dur, Sivrihisar, Mihalıççık’tır Yunus Emre Eskişehir’dir.

Her yıl geleneksel olarak anılan ve manevi varlığı yaşatılan Yunus Emre’nin bu topraklara ektiği hoşgörü ve kardeşlik ikliminin asırlar boyu var olmasını temenni ediyorum.

Sivrihisar Eğitim Vakfı Başkanı Bekir Kalır’ın yaptığı yazılı açıklama beni yıllar öncesine götürdü. 2Eylül Gazetesi’nin henüz emekleme günlerindeydi. Yine Yunus Emre’yi anma haftası etkinlikleri öncesinde zamanın Kültür Bakanı Sayın Namık Kemal Zeybek’in Nevşehir civarında yaptığı bir açıklamadan hareketle, “Yunus Emre’yi Eskişehir’e çok görmeyin sayın bakan!” başlığıyla bir yazı kaleme almıştım.  Yazının hemen ertesinde Sayın Zeybek bizzat beni arayarak, “Konunun yanlış anlaşılmaması gerektiğini, Anadolu’nun pek çok yerinde böyle manevi şahsiyetlerinin sembolik mezarlarının olduğunu” anlatmıştı. Yani bir nevi düzeltme yapmıştı… O günlerde aidiyet ve sahiplenme duygusuyla yazdığım yazının karşılığında Sayın Bakan’ın o ufuk açıcı değerlendirmesini çok beğenmiş ve ikna olduktan sonra açıklamasına da sütunlarımda yer vermiştim. Tabii ki o zamanın siyasi iklimi bugünkü kadar keskin ve uçlarda olmadığı için şanslıydık. Bugün bürokratlara ulaşmakta ağızların iki kelam almakta zorlanıyoruz ya!

Elbette Anadolu erenlerinin ve bu topraklarının manevi mimarlarının nerede doğduğu, nerede yaşadığı, nerede hayata gözlerini yumduğu çok önemlidir. Ancak “erenler, kırklar, yediler” diye tarif ettiğimiz bu toprakların manevi fatihleri bu milletin ortak değeridir.

Gelelim SEV Başkanı Bekir Kalır’ın itirazlarına. Doğrusu bugün kendi halinde mütevazı bir ilçe olan Sivrihisar bu toprakların en kadim medeniyetlerine beşiklik etmiş çok kültürlü önemli bir kentti bir zamanlar. Türk ve İslam Kültür ve Medeniyetine katkı sunan pek çok ünlünün doğup büyüdüğü ve yetiştiği topraklardır. Yunus Emre’den Nasrettin Hoca’ya, Aziz Mahmut Hüdai’ye uzanan çizgide pek çok değerli isim çıkaran bu topraklarda son olarak edebiyat dünyamızın en önemi kalemlerinden biri olan Prof. Dr. Mehmet Kaplan’ı hatırlayınız. Eğitimli, kültür ve tutumlu insanlar diyarıdır Sivrihisar. İstiklal Harbi yıllarını düşünün. Düşman Ankara’nın kapısına dayanınca Milli Mücadeleye kucak açan ve 4 bin altın vererek ilk uçağı alanlar da onlardı. Şunu ifade etmek gerekirse bu toprakların insanlarının kıymetine paha biçilemez. Dolayısıyla onların gönlünün kırılmasına izin vermemeliyiz. Mihalıççık da çok kıymetli bir ilçemiz elbette, orada da değerli insanlarımız var. Sivrihisar’ı anlatırken onları asla değersizleştirmiyoruz.  Sonuçta bugün Yunus Emre Beldesi Mihalıççık sınırları içerisinde ise de sadece Sivrihisar’ı değil bütün Eskişehir’i bu etkinliklere dahil ederek gönül kırgınlıklarını sonlandırmak gerek.

Örnek mi istiyorsunuz?  İnönü Zaferlerinin kutlanması sırasında Eskişehir ile Bilecik’in ortak kutlamasını hatırlayın. Bence bu anmaları ne kadar zenginleştirirsek Yunus gibi bu toprakların geçmişinde var olanların ruhlarının da o kadar aziz olmasını sağlayabiliriz. Ne Sivrihisar haksız, ne de Mihalıççık gereksiz.. Her iki ilçemizde bizim için kıymetli. Benim en çok sevindiğim şey gerçek anlamda sahiplenme duygusu… Demek ki Yunus ve benzerleri bu topraklara sevgi iklimini boşuna ekmemişler… Biz de kendi insanlarımızın arasına ayrık otu değil sevgi tohumları ekebilmeliyiz.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.