ESOGÜ Kardiyoloji dünya standartlarında hizmet veriyor
ESOGÜ Kardiyoloji dünya standartlarında hizmet veriyor
İçeriği Görüntüle

Dernek başkanı Sibel Erenoğlu yaptığı açıklamada, 1990 yılında yaşanan aydın cinayetlerine dikkat çekti: “31 Ocak 1990’da Muammer Aksoy’un katli ile başlayan aydın cinayetleri; 4 Eylül’de Turan Dursun, 7 Mart’ta Çetin Emeç ve 6 Ekim’de de Bahriye Üçok’u aramızdan aldı. Bu cinayetler, bireyleri veya toplulukları hedef aldı ve toplumda derin yaralar açtı.”
Erenoğlu, Maraş, Çorum, Sivas-Madımak, Suruç, Gar ve Merasim Sokak gibi olaylarda yüzlerce insanın hayatını kaybettiğini vurgulayarak, “Ne yazık ki bu cinayetlerin sorumluları ve arkasındaki örgütler hâlâ tam olarak ortaya çıkarılmadı” dedi. Dernek başkanı, hedef alınan aydınların ve toplulukların amacıyla ilgili şunları kaydetti: “Onlar, laik ve demokratik bir toplumun inşasını savundular. Laiklik, demokrasinin temel taşlarından biridir ve aydınlarımız, yaşamlarının her anında Türkiye’nin aydınlık bir geleceğe sahip olması için mücadele etti.”

Cd7Cf8Ab B5D6 4E42 8Ed4 6Ba867Aa333A
Erenoğlu ayrıca, laikliğin güçlendikçe demokrasinin geliştiğini, aksi durumda gericiliğin güçlendiğini belirterek, Kurtuluş Savaşı Meclisi’nin 2 Şubat 1921’de çıkardığı ve dini amaçlı örgütlenmeleri ağır yaptırımlarla cezalandıran “Hiyanet-i Vataniye Kanunu”na dikkat çekti. Ancak kanunun, 12 Nisan 1991’de Terörle Mücadele Yasası düzenlemesiyle yürürlükten kaldırıldığına işaret etti.
Kadın hakları ve toplumsal yaşam üzerinde dinci gerilemelere karşı uyarıda bulunan Erenoğlu, “Bugün laikliğin ve demokrasinin ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğu günlerdeyiz. Kazanımlarımız tırpanlanmak isteniyor. Ancak yılgın değiliz. Ekilen her tohumun mutlaka güneşe doğru boy vereceğine inanıyoruz” diye konuştu.

Kaynak: 2Eylül Haber