Yıllarca ülkesine hizmet eden, vergilerini zamanında ödeyen, her taşta emeği bulunan emeklilerin bugün sefalet içinde yaşamak zorunda kaldığını vurgulayan Dilbaz, “Ne dediysek boş, ne yapsak boş. Bizi anlayan yok.” diyerek tepkisini dile getirdi.

Açıklamasında özellikle düşük maaşlar, artan hayat pahalılığı ve hükümetin politikalarına dikkat çeken Dilbaz, “Emeklimize verilen %16,67’lik enflasyon farkı komik ötesidir. En düşük emekli maaşı 16.881 TL olarak belirlenmiş durumda. Bu rakamla altı ay nasıl geçinilecek?” ifadelerini kullandı.

Dilbaz, maaş artışı gerçekleşmeden yapılan zamlara da dikkat çekerek, “Emeklinin maaşı artmadan, doğalgaza %24,6, akaryakıta ise litre başına 2 TL zam yapıldı. Emekli daha zamlı maaşını cebine koyamadan alım gücü zaten eridi.” dedi.

Açıklamasında sistemdeki adaletsizliği eleştiren Dilbaz, hükümetin alacaklarına karşı vatandaşlara sert davrandığını, ancak emeklilerin ve çalışanların haklarına gelince sessiz kaldığını ifade etti:

Dilbaz, “Bir lira vergi borcun olsun, icra kapına dayanır. Ama emeklinin hakkına gelince ortalıkta kimse yok. Elde yok, avuçta yok. Ne diye yaşıyoruz, diye sorguluyor insanlar” diye konuştu.

Dilbaz, “Bu ülkede yaşamak onurlu olmak, insan olmak gerçekten zor. Adil olmak, demokrat olmak artık unuttuğumuz kavramlar haline geldi. Emekliye, çalışana, esnafa, memura değer verilmiyor.” dedi.

Prof. Dr. Adnan Çalık: "Kanser kelimesi eskisi gibi ‘son' anlamına gelmiyor"
Prof. Dr. Adnan Çalık: "Kanser kelimesi eskisi gibi ‘son' anlamına gelmiyor"
İçeriği Görüntüle

Dilbaz, konuşmasının sonunda usta yazar Aziz Nesin’in sözlerinden esinlenerek emeklinin durumunu şiirsel bir dille özetledi:

“Öylesine aç kalsam, öylesine aç
Emeklimize açlık kalmasa.
Öylesine onursuz yaşasam
Emeklimiz onursuzluk yaşamasa.”

"Yiğidim aslanım burada yatıyor" sözünü emekli vatandaşlara ithaf eden Dilbaz, birçok emeklinin hakkını alamadan hayata veda ettiğini belirterek, “Kalan emeklilerimiz artık gün yüzü görmeli, bu ülkenin insanı huzur bulmalı” çağrısında bulundu.

Muhabir: Özge ZAİM