Bağlar durağından başlayan yürüyüş, Adalar bölgesinde sona erdi. Yüzlerce kadının katıldığı yürüyüşte, kadınlar haklarını savunmak ve şiddete dikkat çekmek amacıyla bir araya geldi. Yürüyüş boyunca çeşitli sloganlar atıldı.

Yürüyüşün ardından Eskişehir Demokratik Kadın Platformu adına Sibel Koca Gündüz basın açıklaması yaptı. Gündüz, Mirabal Kardeşlerin mücadelesine değinerek, “Bugün, ‘Kelebeklerin mirası’nı ve kadına yönelik şiddete karşı örgütlü mücadelemizin 60 yılı aşan belleğini alanlara taşıyoruz” dedi.

Açıklamada iktidarın kadınlara yönelik politikaları eleştirildi: “İktidar, kadına yönelik şiddeti durduracak politikaları üretmek yerine 2025 yılını ‘Aile Yılı’ ilan ederek kadınları aileye kul, sermayeye köle yapmak istiyor. Kadınların sahip olduğu her hak hedefe konulmak isteniyor” ifadeleri kullanıldı.

Gündüz, 2025’in ilk 10 ayında 317 kadının erkekler tarafından öldürüldüğünü, 241’inin kadın cinayeti, 76’sının ise şüpheli ölüm olarak kayda geçtiğini belirtti. Kadın cinayetlerinin politik bir mesele olduğunu vurgulayan Gündüz, cinsiyetçi yargı uygulamalarının failleri koruduğunu ve cezasızlığı beslediğini söyledi.

Ayrıca iş yaşamında kadınların karşılaştığı sömürüye de dikkat çekildi. “Kadınlar tarımda, fabrikalarda sigortasız ve düşük ücretlerle çalışırken, ev içi emeğin yükü altında eziliyor. Dilovası’nda yaşanan iş cinayetleri, sermayenin büyümesinin kadın ve çocuk katliamlarına dönüşebileceğini gösteriyor” denildi.
2026 bütçesinin kadınların güçlendirilmesi açısından yetersiz olduğuna da vurgu yapıldı: “Kadının güçlendirilmesi için ayrılan pay, aileye ayrılan miktarın çok altında. Bu bütçe, kadınların yoksulluğunu ve şiddeti artırıyor.”
Gündüz, çocuk haklarına da değinerek, mesleki eğitim adı altında çocukların iş yaşamına zorlanmasının ve denetimsiz iş ortamlarının risk oluşturduğunu belirtti.

Açıklama, kadınların eşit, özgür ve şiddetsiz bir yaşam talebiyle sona erdi:
“Yaşamak istiyoruz. Özgür yaşamak istiyoruz. Eşit yaşamak istiyoruz. Ve biliyoruz: Birlikte güçlüyüz.”




