80 günü aşkın süredir sahada olduğunu söyleyen Hatipoğlu, “Sokak sokak, mahalle mahalle, ilçe ilçe güzel Eskişehir'imizi dolaştık. On binlerce hemşehrimizi dinledik. Dertler ortak. Yatırımsızlık, altyapı eksikliği, trafik problemi, su kirliliği, imar problemleri ve çok daha fazlası. Biz ne yaptık? Çözüm önerilerimizi sizlerle paylaştık. Teker teker tüm icraatlarımızı projelendirdik. Konu ile ilgili hükümetimizin tüm bakanları kentimizi ziyarete gelip projelerimize desteklerini açıkladılar sağ olsunlar. Peki karşılığında rakiplerimizden ne duyduk? Yapılamaz, edilemez. Sizlerin taleplerine ses verdik diye rakiplerimiz ne dediler? Eskişehir'i kötülüyor. Sonrasında ne oldu? Bunları diyen kendileri değil gibi, lansmanımızdaki tüm projelerimizi kes, kopyala, yapıştır şeklinde alıp tüm Eskişehir'e sunmasınlar mı? Siz ne düşünüyorsunuz tam olarak bilemiyorum ama ben gerçekten çok şaşkınım sevgili hemşerilerim” dedi.
Hatipoğlu konuşmasında şunları söyledi:
“Çok değerli Eskişehirliler, bugün karşınıza eşim Nazlı Hanım ve çocuklarım Zeynep, Emine ve Reis ile çıktık. Çünkü ailemize karşı, çocuklarımıza karşı sorumluluklarımız var. Onlar için bir gelecek kurmamız gerekiyor. Baştan beri bu bilinçle hareket ettik. Kent ekonomimizi büyütecek projelerimiz var. Bunlar esnafımıza, sanayicimize ciro, çalışanlarımıza istihdam yaratacak yatırımlar. Bizimle birlikte Eskişehir büyüyecek ve gelişecek. Artık hükümet kaynaklarından sadece Bursa, Afyon, Kocaeli yararlanmayacak. Eskişehir de hakkını alacak, herkes kazanacak. Bu bizim öncelikle çocuklarımıza borcumuzdur. Kentimizin ve çocuklarımızın hatlarını savunmak zorundayız. Onlara çok daha gelişmiş, kendilerine olanaklar sunan, yaşanabilir bir kent oluşturmak zorundayız. Hiçbir hemşerimin çocuğunu, kendi çocuklarından ayırmadığımı bilin. Onlar bizim çocuklarımız, hepimizin çocukları. Onlar geleceğimiz, umudumuz. Lütfen yıllardır kentimize bir çivi bile çakmamış, öğrenciye burs vermemiş, Vatandaşımızı konforlu konutlara taşıyamamış, belediyeciliği sadece 5 heykel, 2 park yapmaktan ibaret sananların yersiz ve hadsiz iddialarına meydanı bırakmayın. Şehrimize son 10 yılda bir tüy bile çakamayanlardan bundan sonra da bir hayır gelmez. Ben merkezi hükümetle de uyum içinde çalışarak hızla yatırımlarımıza start vereceğim. Gençlerimize ve kadınlarımıza yeni istihdam olanakları sunacağım. Unutmayın onlar koltuklarını ve ayrıcalıklarını korumanın derdine düştüler. Bense Eskişehir’in çocuklarımızın hakkını savunma peşindeyim. Kampanyamıza hepinizin çok iyi bildiği bir slogan ile başladık. Şimdi tekrar soruyorum. 31 Mart akşamı ne yapcağız?.. Kazanacağız, kazanacağız, kazanacağız…”