Hamamyolu’nda bir araya gelen kadınlar, yerli üretimin desteklenmesi ve adil bir ekonomik düzen çağrısıyla açıklama yaptı. Son yıllarda Türkiye ekonomisinin ağır bir tabloyla karşı karşıya olduğunu ifade eden Çobanoğlu, gıda, kira ve eğitim gibi temel ihtiyaçlara erişimin her geçen gün zorlaştığını belirtti. Aile bütçelerinin ayın yarısını dahi taşımakta zorlandığını vurgulayan Çobanoğlu, “Geçen yıl asgari ücretle bir aylık mutfak alışverişi zor da olsa yapılabiliyorken, bugün aynı ücretle sepetin yarısını doldurmak bile mümkün değil. Et, peynir, yağ ve bakliyat gibi temel ürünler birçok aile için ciddi bir yük haline geldi” dedi.

Türkiye ekonomisinin temel sorunlarından birinin üretimden uzaklaşılarak tüketime ve ithalata bağımlı bir yapıya sürüklenmesi olduğunu dile getiren Çobanoğlu, tarım ürünlerinden sanayi girdilerine kadar pek çok alanda ithalatın maliyetleri artırdığını ve ekonomik direnci zayıflattığını ifade etti. “Üretim yerine tüketime dayalı model çökmüştür” diyen Çobanoğlu, Yerli Malı Haftası’nın sadece bir anma günü değil, ekonomik bağımsızlık için bir farkındalık çağrısı olduğunu söyledi.
Yerli üretimin güçlü ekonominin temeli olduğuna dikkat çeken Çobanoğlu, tarımda ve sanayide dışa bağımlılığın enflasyon ve geçim sıkıntısının başlıca nedenlerinden biri olduğunu belirtti. Türkiye’nin yeniden kendi kendine yeten bir ülke olabilmesi için yerli üretime, yerli markalara ve yerli emeğe değer verilmesi gerektiğini vurguladı.
Çobanoğlu, taleplerini ise şu başlıklar altında sıraladı: Temel tarım ürünlerinde dışa bağımlılığı azaltacak üretim seferberliği, yerli üreticiyi koruyan fiyat politikaları, aile bütçesini rahatlatacak uygun maliyetli yerli ürün desteği, kadın girişimciliğini ve yerel üretim kooperatiflerini güçlendiren kalıcı programlar ile çocuklara ve gençlere yerli üretim bilinci kazandıracak eğitim çalışmaları.
Yerli üretim, adil paylaşım ve güçlü ekonomi vurgusu yapan Çobanoğlu, “Yerli malı, yerli üretim ve adil ekonomi bu ülkenin hem geçmişi hem de geleceğidir. Saadet Partisi Kadın Kolları olarak emeği kıymetlendiren, üretimi güçlendiren ve ailelerin nefes almasını sağlayan bir ekonomik düzen için çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.





