"Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) 4'ü büyükşehir olmak üzere, 227 seçim çevresinde parti meclisinde alınan kararla belediye başkan adayları belirlendi.
İstanbul'da Ekrem İmamoğlu, Ankara'da ise Mansur Yavaş yeniden aday oldu.
Eskişehir'den tek bir aday bile ilk listede yer almadı.
Çok sayıda belediye başkan adayı belli olurken, ilk belirlenen adaylar arasında Eskişehir'den tek bir belediye başkan adayı bile yer almaması dikkat çekti."
Evet, Eskişehir'de adaylarını en erken açıklayan parti İYİ Parti oldu, iyi de oldu. Çünkü bu tür işlerde erken yol almak iyidir. Sonrasında CHP Genel Merkezleri mevcut başkanların aday adaylık için başvurularını istedi. Doğrusu başka türlü geleneklere alıştıkları için bazı başkanlar da biz de çok şaşırdık. Aslında iktidar kanadının adaylarını en önce açıklaması lazımdı ancak geciktiler.
AK PARTİ-CUMHUR İTTİFAKI DA SÜRE YETERİ KADAR KISALMIŞKEN YILBAŞINA KADAR AÇIKLAMAYI HEDEFLİYOR
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Teşkilat Başkanı Erkan Kandemir son olarak "Yılbaşını bitirmeden il ve büyükşehir belediyesi adaylarımızı büyük oranda açıklamış olacağız. Dolayısıyla 3,5 aylık bir süreç kaldı önümüzde" açıklamasını yaptı. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da 15 Aralık'tan sonra peyderpey adaylarını açıklayacağını söylemişti.
Hemen her parti açısından adayların açıklanması için kritik günlerdeyiz. Bugünlerde açıklanacak isimlerle seçimler kazanılacak ya da seçimler kaybedilecek. Kimsenin hata yapma lüksü yok. Ancak elbette bazıları hata yapacak ki diğerlerinden biri ya da birileri seçim kazansın. Örneğin AK Parti-Cumhur İttifakı hata yapmazsa ülkenin hemen tamamına yakınında tulum çıkarabilir. Öyle bir ihtimal var ama ne kadarını elde etme başarısı gösterecekler bilemiyoruz. O yüzden bugünlerde siyasi partilerin açıklayacakları listeler seçimleri kazanma arzularının seviyesini de bize göstermiş olacak.
CHP'nin ilk açıkladığı listede Eskişehir'den tek bir yerin olmaması bile çok da şaşırtıcı değil. CHP seçimi kazanma ihtimalinin zayıf olduğu yerlerden başladı aday açıklamaya. Eskişehir'de iddialılar, hatta kimi koysak kazanırız düşüncesini taşıyorlar. Bu yüzden de burada o kadar aceleleri yok. Hiç olmadı mevcut başkanları oldukları yerden koyarlar. Evet bu özellikle Büyükşehir açısından risk oluşturur ama son çare olarak bunu yaparlar...
***
Çocuklar kullanılarak dilencilikten elde edilen paralarınız ya terör örgütüne gidiyorsa?
Eskişehir'de Tepebaşı Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri tarafından ilçe genelinde dilenci denetimi yapılıyor. Yakalanan şahısların üzerinden 10 bin TL çıkıyor. Şahıslar karakola götürülüp Kabahatler Kanununa göre işlem yapılıyor.
İşin en ilginç tarafı ise Eskişehir Valiliği tarafından yayınlanan ‘Sokakta çalıştırılan, dilendirilen ve dış çevrenin olumsuzluklarına maruz kalan çocukların korunması ve dilencilikle mücadele edilmesi’ ile ilgili genelge kapsamında yaşananlar. Dilenen şahısların yanında yaşı küçük iki de çocuk yakalanıyor. Bu çocuklar gerekli işlemler için Aile Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren Çocuk İl Kabul Merkezi’ne teslim ediliyor.
Tüm bunlar bizim toplumumuzun akıldan çok kalbini, duygularını kullandığını gösteriyor. Bazı uyanıklar da bu merhametimizi, duygularımızı kullanarak köşeyi dönüyor. Bunun için de engelli bireyleri de, küçücük çocukları da kullanmaktan çekinmiyorlar.
Çok uzun yıllardan beri bir şey söylüyoruz; merhametinizi çevrenizdeki, mahallenizdeki fakir ve fukaraya yardım etmekte kullanın. Verdiğiniz paranın kim tarafından hangi maksatlarla nasıl kullanılacağını bilmeden dilenen kişilere ve özellikle de bunun için çocukları kullananlara para vermeyin. Bakın bu konu basit bir konu değil. Sokakta merhamet edip verdiğiniz paralar terör örgütlerine ve mafyaya kadar uzanan bir şebekeye gidiyor olabilir.
Bu arada şunu da unutmayın Eskişehir Valiliği tarafından yayınlanan genelgeye göre artık dilencilere para veren vatandaşlara da yasal işlem uygulanacak. Ne yazık ki iş oraya kadar geldi.