Enflasyon bir kez daha, daha önce iki defa denenip başarılı olunamayan politikaların tekrarı nedeniyle, aldı başını gidiyor. İnsanlar hayat pahalılığını bir kez daha konuşuyor. Birçok insan AK Parti'ye oy verdiğine pişman olduğunu dile getiriyor. Özellikle emekliler kendilerine düşük zam verilmiş olmasından dolayı reel olarak uğradıkları gelir kaybı nedeniyle çok üzgün, kırgın ve kızgın!
Ancak bizim dikkatimizi daha başka baş ağrıtıcı sıkıntılar çekiyor. Bugün bunlardan birini sizlerle paylaşacağız.
Şehrimizde, Sümer Mahallesi başta olmak üzere sayılı mahallede yeteri kadar park var. Hatta fazlalığı bile var. Her belediye başkanı herhalde zenginlerimizin çocukları parksız kalıyor düşüncesi ile yapmış bir-iki, hatta üç-beş tane ve mahalleyi gezdiğinizde 20 kadar park rahat sayabiliyorsunuz!
Buna karşın gidin Eskişehir'in en büyük mahallelerine (Emek, Çamlıca gibi) bakın, park alanlarının toplam metrekaresine, bu mahallerde oturan nüfustaki çocuk sayısına, hem nüfus başına düşen park alanına hem de de çocuk başına düşen çocuk parkı alanına; göreceksiniz ki mahalleler arasında inanılmaz bir dengesizlik var!
ÇOCUK PARKLARI DA BU HALE GELMİŞSE BU ŞEHİRDE VE ÜLKEDE GÜVENLİKLE İLGİLİ YAŞANACAK ÇOK DRAMATİK ŞEYLERİN ELİ KULAĞINDADIR!
Park ve özellikle çocuk parkı alanlarımız oldukça kısıtlı. Bu alanların da ne kadar hor, ne kadar bilinçsiz ve denetimsiz kullanıldığına son günlerde birçok kez şahit olduk.
Çamlıca Mahallesinde Özdemirler Sokak, Erenler Sokak, Şerefli Sokak ile Kanalboyu Sokak arasında bir park var. Burası aslında bir çocuk parkı. Çocuk Parkı'nın Kanalboyu Sokak tarafında olan kısmına da spor aleti sayılabilecek bazı metalik mobilyalar da konulmuş. Çocuklar da büyükler de kullanabiliyor onları.
Geçtiğimiz akşam çocukları alıp bu parka gidelim dedik. Saat 21.45 sularıydı. Çocukları götürür götürmez öyle bir manzara ile karşılaştık ki şaştık kaldık: 5-6 genç çocuk parkının bir kenarındaki oturağı tamamen kaplamışlar, çekirdeklerini, biralarını, sigaralarını yanlarına almışlar, kendilerince alem yapıyorlar!
Dahası çevrede bulunan, orada çocuğu olan ailelerden herhangi birinden bu manzaraya karşı bir itiraz gelmiyor. Çünkü hepsi korkmuş; başlarına bela almak istemiyorlar. Çünkü şehir de ülke de bazı yönlerden gerçekten sahipsiz!
Ama biz itiraz ettik. Gençlerin yanına yaklaştık, selam verdik. Bir parkta, hele hele bir çocuk parkında böyle bir şey yapmalarının hem yasal hem meşru olmadığını anlatmaya çalıştık. Bize "Şurada iki bira içiyoruz, ne zararı var kimseye!" türünden itirazlarda bulundular. Biz de onlara yaptıklarının yanlış olduğunu anlattık. (Çevreyi nasıl kirlettikleri başka bir yazı konusu) Biraz da nasihat etmeye kalkıştık. (Sakın işlerine yarayacak bir konuda nasihat etmeyin, yeni nesil bundan nefret ediyor, çok fena sıkılıyorlar!) İçlerinde liseyi bitirenler de var ancak üniversite kazananları yoktu, meslek sahibi olanları da. Ailelerinin parası ile çocuk parkının ortasında böyle sofralar kurmak için harcadıkları enerjiyi belli ki hayatları boyunca kendilerine faydalı olacak bir meslek edinmede harcamamışlar. Suç onlarda değil; başta onların ailelerinde olmak üzere suç bizlerde!
Biz kendilerinin ne yaptığı ile ilgili değiliz; nerede yaptıkları ile ilgiliyiz. Yoksa içki müptelası mı olmuşlar, yok sigara tiryakisi mi olmuşlar? Bu önce kendilerinin ve ailelerinin sorunu. Ancak anlaşılan o ki sorun olarak görmüyorlar ve sorun haline gelmek de umurlarında değil. Sorunu sorun olarak görmezseniz bir süre sonra kendiniz ona buna sorun olursunuz, yaptığınız sıradan bir şeymiş sanmaya başlarsınız. Size birisi yaptığınızın yanlış olduğunu ifade ettiği zaman kavga bile çıkarırsınız!
POLİSİN ELİNDE BU TÜR ŞİKAYETLERİN GELDİĞİ UZUNCA BİR LİSTE VARMIŞ! PEKİ LİSTE VAR DA DENETİM VAR MI?
Aynı gece yine Çamlıca Mahallesinde Vatansever Sokak ile Ulusal Egemenlik Bulvarı (köprü) arasında kalan ve Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlemesi yapılan bir park var. Bu parkın içinde de çocuk parkı var. Burası da çok büyük bir park değil. Ancak çocukların kullanımına sunulması güzel bir şey. Ne yazık ki bu park da sarhoşların mekanı oluyor zaman zaman, zaman zaman da benzer içki sofraları kuruluyor. Bu tür durumlar yakın zamana kadar pek yoktu; son iki-üç yıldır oluyor ve artık hızlı bir şekilde tekrarlanıyor ve yaygınlaşıyor. Eskişehir'in birçok yerini CHP'li belediyeler içkili alan ilan ettiler ancak öyle görünüyor ki devletin kolluk güçlerinin denetiminin zayıf olması nedeniyle de çocuk parklarına kadar vatandaşın ve çocuklarımızın kullanımına sunulan yerler resmen içkili alan olarak ilan edilmişler!
O gece bu durumlardan şikayetçi olan bir aile polisi arıyor. Polis şikayet edilen onlarca park, çocuk parkı olduğunu dile getirmiş. Ancak gelip giden olmamış!
Şehirde önemli bir kısmın umrunda olmamış, hatta güvenlik birimlerimiz tarafından artık gidip de keşif yapmaya bile gerek görülmeyen sıradan bir hadise gibi görülmeye başlanmış bile olsa biz önü alınmadığı zaman bu tür şeylerin hızla sıradanlaşıp yaygınlaşacağını, sonra da sanki doğal haklarıymış gibi savunulacağını düşünüyoruz. Zira bu tür gençler içki ve sigaranın yanında zaman zaman uyuşturucu da kullanıyorlar. Onların kötü örnek olduğu onca çocuk da bir süre sonra onlarla iletişime geçiyor, ana baba ilgisinin ve denetiminin hayli zayıfladığı çağımızda çocuklarımız her türlü kötü alışkanlığa bu tür kötü örnekler vesilesiyle başlıyorlar!
Çevrede bulunanların uyarıda bile bulunmaması, daha doğrusu şikayet ettikleri takdirde dikkate alınmamaları, bu tür grupların zamanla çeteleşerek çevredeki insanları baskı altına almaları gibi nedenlerle, başka şehirleri bilemiyoruz, Eskişehir'de bu tür huzursuzluğun bulunduğu birçok parkta rahatsız edici görüntülerin hızla artmasına neden oluyor.
2017'DE BEKÇİLER GERİ DÖNMEYE BAŞLAMIŞTI, İLK YILLARDA HER YERDE GÖRÜNÜYORLARDI, ŞU ARALAR HİÇBİR YERDE GÖRÜNMÜYORLAR!
Bu arada şunu da ifade etmek istiyoruz. 1990 yılında kaldırılan bekçilik 2017'de KHK ile geri dönmüştü. Bir ara bekçileri her yerde görüyorduk. Ancak şu son iki yıldır hemen hiç bekçi göremez olduk!
İnsan merak ediyor: Alınan onca bekçiye ne oldu? Bekçilik fiilen bitirildi mi? Bitirilmedi ise ilk yıllarda gördüğümüz onca bekçi neden artık görünmüyorlar? Görünüyor olmamaları için özel emir mi aldılar? Çocuklarımızın, gençlerimizin ve hatta insanlarımızın kötü bir hadise ile karşılaşmaması için özellikle parklarda, okul önlerinde görünür olmaları gereken, sürekli denetim yapması gereken bekçilerimize ne oldu? Şehrimizde polis açığı, bekçi açığı var mı? Neden bunca şeyin yaşandığı yerlerde bekçilerimiz kendilerini göstermiyor ya da gösterme fırsatı bulamıyorlar? Gerçekten de bizim dile getirdiğimiz hususlarda şehrimizde şikayetler aldı başını gitti mi? Eğer öyleyse, bunun nedenleri araştırıldı mı, neden böyle olduğu üzerinde kafa yoruldu mu?
Başka yerlerdeki parklarda belki fazla sorun yoktur ancak Çamlıca Mahallesindeki parklarda genel olarak gördüğümüz ışıklandırmanın yeterli olmayışı. Parkların bazı köşeleri ise zifiri karanlık oluyor. Oralarda her türlü pis iş akşam saatlerinden itibaren dönebiliyor.
PARKLARIN İYİ IŞIKLANDIRILMASI VE YETERİ KADAR GÜVENLİK KAMERASI İLE DENETLENMESİ ŞART!
Parklarımızı başta sokak hayvanları olmak üzere zaman zaman da sahipli hayvanlar pisletiyor. Sonra başta çocuklar olmak üzere, parkları yoğun olarak kullananlar onların pisliklerine basıyor. O pislikler parkın her yerine, hatta evlere kadar taşınıyor.
Belediyeler parkları, özellikle de çocuk parklarını yapıp öylece bırakıyorlar. O parkların güvenli olması için mutlaka kamera sistemi kurulmalı ve kameralar sürekli kayıt yapmalı. Bu kameralar vasıtasıyla parklar önce uzaktan, sonra da gerekli durumlarda bizzat yakından kontrol edilmeli. Eğer bunun yapılmasında geç kalınırsa parklarımız yakın zamanda çocuklarımızın, bizim olmaktan çıkacak ve sadece kötü maksatlarla kullanılan yerler haline gelecekler. Biz şimdiden uyarılarımızı yapalım da, belki ufku açık bir yöneticimiz bu duruma karşı önlem almaya çalışıyor, kötülüklere bugünden engel olur!
Hazır parklardan ve çocuk parklarından söz açmışken; sahipli ve sahipsiz hayvanlar da buraları mekan tutmaya başladılar. Zamanla bu hayvanlar belli saatlerde kalmaya başladıkları bu alanları sahiplenecekler ve bizi yaklaştırmamaya başlayacaklar. Ne zaman, kime ne şekilde saldıracaklarını kestirmenin imkansız olduğu bu hayvanlar vesilesiyle de parklarımız kullanılır olmaktan çıkmaya başlayacak ne yazık ki!
TOPLUMSAL DENETİM ORTADAN KALDIRILIRSA BEKÇİ VE POLİS İLE SINIRLI BİR HUZUR ORTAMI ANCAK SAĞLANABİLİR!
Bir şehirde, bir ülkede halk bu kadar büyük sorunlarla sıkıntı yaşarken belediyelerin ve iktidarın hemen hiçbir şey yapmaması insanı gerçekten ürkütüyor, derin düşüncelere salıyor!
Allah sonumuzu hayır etsin diyoruz. Çünkü biz Kanada'da da yaşadık; medeni ülkelerde açık alanda içki içen de göremezsiniz (hele hele halkın, çocukların kullandığı parklarda imkansız) bu parklara hayvanlarını pisletenleri de, sokaklarda başıboş hayvanları da! Tüm bu olumsuzluklar, idarecilerimizin zamanında tehlikeninin farkında olamamalır, tedbir alamamaları yüzünden sadece bize, bizim gibi geri kalmış ülkelere özgü hale geldi!
Bugünün son sözü: Toplumsal denetimin ortadan kalktığı, kaldırıldığı ülkelerde, beldelerde zamanında önlem alınmazsa polis ve bekçi ile huzuru sağlamak bir süre sonra mümkün olmaktan çıkabilir!