Durmazlar, yalnızca Eskişehir fay hattının değil, çevredeki Kütahya–Simav, Dodurga ve İnönü faylarının da kenti ciddi şekilde etkileyebileceğini vurguladı. Özellikle Porsuk Barajı’nın konumlandığı Dodurga fayının yeterince araştırılmadığını belirten Durmazlar, “1944 yılında bu baraj yapılırken fay dikkate alınmamış. Olası bir fay hareketinde 1944 mühendislik bilgileriyle yapılan bu baraj yıkılırsa, şehir merkezinde su seviyesi 5 saat 22 saniyede 7,4 metreye çıkar ve Eskişehir tamamen su altında kalır” dedi.
Durmazlar, Osmangazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Volkan Karabacak’ın simülasyon çalışmasına atıfta bulunarak, konunun ciddiyetinin altını çizdi. “Eskişehir sadece sıvılaşma riski olan Eskişehir fayından değil; Kütahya, Dodurga ve İnönü faylarından da tehdit altında” diye konuştu.
RAPOR BAKANLIKTA BEKLİYOR
Türkiye Diri Fayları Paleosismolojik Özelliklerinin Belirlenmesi ve Araştırılması projesi kapsamında hazırlanan ve üç üniversitenin imzasını taşıyan raporun Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na sunulduğunu hatırlatan Durmazlar, “Raporda Eskişehir fayının üç segmentten oluştuğu ve her iki yanına 25’er metrelik sakınım bandı konulması gerektiği belirtilmiş. Ancak bu maddenin rapordan çıkarılarak onaylanması planlanıyor. Oysa dünyada nerede fay hattı varsa sakınım bandı da olmalıdır” dedi.
TÜBİTAK koordinasyonunda, MTA ve AFAD desteğiyle yürütülen projenin bakanlıklar arası anlaşmazlık nedeniyle onay sürecinin ilerlemediğini belirten Durmazlar, kentsel dönüşüm ve mikrobölgeleme çalışmaları için raporun onaylanmasının kritik olduğunu vurguladı.
BAZI BÖLGELERDE İSKAN SORUNU
Durmazlar, Karabayır Bağları, Gültepe, Ihlamurkent ve Sultanbeyli bölgelerinde fay hattının tam yeri belirlenmediği için iskân verilmediğini, inşaat ruhsatı alınsa dahi bu sorunun devam ettiğini söyledi. Fay hattının Turgutlar’dan başlayarak Karabayır Bağları, üniversite yerleşkesi, Gültepe, Ihlamurkent ve Sultanbeyli güzergâhında uzandığını aktardı.
HASTANELER GÜÇLENDİRİLMELİ
Durmazlar, afetlerde kritik rol oynayan sağlık tesislerinin güçlendirilmesi gerektiğini de vurgulayarak, “Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi acilen güçlendirilmeli. Eskişehir şehir hastanesi ve üniversite hastanesi yalnızca Eskişehir’e değil, Afyon ve Kütahya’ya da hizmet veriyor. Kütahya’da deprem olsa, yaralılar buraya gelecek. Bu nedenle bu hastanelerin dayanıklılığı bölgesel afet direncini artıracaktır” diye konuştu.
