Seçimlere çok kısa bir zaman kala siyasi partilerdeki hareketlilik de devam ediyor. Geçmişi ile barışık siyasi partilerde canlılık elbette daha net, daha büyük.
AK Parti 21 yıldan bu yana iktidarda olmanın sıkıntılarını yaşarken son zamanlarda en hızlı toparlanan parti görünümünde de.
Özellikle CHP ve birlikte hareket ettikleri siyasi partilerin sırtını terör örgütlerine dayadıklarını ve terör örgütü başı Abdullah Öcalan'ın heykelini dikeceklerini söyleyenlerin HDP ile birlikte hareket etmesi, özellikle AK Parti, MHP ve Memleket Partisi gibi partilere yönelişi hızlandırdı. İYİ Parti'de listelere paranın damga vurması ve FETÖ iltisaklı ve HDP'ye yakın olan bazı isimlerin yakınlarının listelere alınması nedeniyle meydana gelen kayıplar da devam ediyor. Tüm bu gelişmeler AK Parti'nin lehine. Ancak AK Parti'de esas önemli olan kendi teşkilatlarının çalışması ve küskünlerin partiye tam olarak dönüşlerinin sağlanması.

AK PARTİ'NİN VEFA TOPLANTISINA YOĞUN KATILIM VARDI AMA KATILMAYAN BAZI İSİMLER DE DİKKAT ÇEKTİ
AK Parti geride bıraktığımız hafta sonu Öğretmenevinde bir Vefa Toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıya eski il başkanları, ilçe başkanları, mahalle temsilcileri, kadın ve gençlik teşkilatlarında görev almış isimler katıldı. Elbette katılmayanlar da vardı. Her birinin makul bir gerekçesi olabilir ya da belki de kırgınlığı geçmediği için katılmamış olanlar da olabilir. Ancak teşkilatlarda görev alanların durumu ne olursa olsun AK Parti tabanı hızlı bir şekilde dönüş yaptı ve desteğini Erdoğan ve AK Parti'den yana sürdürmeye başladı.
Tam da bu noktada beklentileri an itibariyle karşılanmadığı için küsen, kırılanlar için bir hatırlatmada bulunmakta fayda: AK Parti yeteri kadar vefalı bir parti, kendi bünyesinde bu ülkeye hizmet edenleri ne bir kenara atar ne de unutur. Yeter ki iyi niyetini göstermesini bilsinler umut ettiklerine halihazırda kavuşamamış olanlar.

ZİHNİ ÇALIŞKAN "BEN NEREDE YANLIŞ YAPTIM" SORUSUNA SAMİMİ CEVAP VERİP HATALARINDAN DERS ALIRSA YEREL SEÇİMDE ŞANS BULABİLİR
Örneğin il eski Başkanı Avukat Zihni Çalışkan partinin toplantılarına katılmıyor. Biz birçok toplantıya gittik ve kendisini göremedik. Çalışkan kendisine haksızlık yapıldığını düşünüyor da olabilir. Ancak şurasını da unutmamak lazım ki şu an listeye girememiş olması başkalarının değil en başta kendisinin hatalarından, yaptıkları yanlışlardan kaynaklandı. AK Parti Genel Merkezi deyim yerindeyse kendisini nadasa bıraktı. Bu süreçte silkelenip kendisine gelmesi, yaptıkları yanlışların farkına varması ve ona göre yeni bir anlayışla davaya hizmet etmeye arzusunu göstermesi önemli. İster Çalışkan ister bir başka AK Partili isim eğer bu şekilde küslüğünü sürdürürse, partisinin ve varsa eğer davasının kendilerine ihtiyaç duydukları zaman sahada kendilerini gösterirlerse bu en çok kendilerinin işine yarayacaktır. Siyaset küserek, darılarak yapılabilen bir şey değil, bu kadar yıllık tecrübemizin bize söylediği hakikat bu.
Tam da bu yüzden AK Parti'de görev alıp kırgın ya da küskün olanlar halen mevcutsa ilk önce kendi hatalarına bakacak, sonra yoluna devam edip etmeyeceğine karar verecek. Eğer AK Parti ile yola devam etmeye karar vermişse, bir takım beklentileri halen varsa sahada kendini gösterecek. Niyetini belli edecek. Bu şekilde dikkatleri üzerine çekecek. Yeni bir motivasyonla siyasi çalışmalara asılacak. Zira genel seçimlerden yaklaşık 10 ay sonra da yerel seçimler var. Yerel seçimlerde yeni yüzlere ihtiyaç var. Dolayısı ile AK Parti'nin genel seçimlerinde arzu ettiği şansı bulamayanlar yerel seçimlerde değerlendirilebilirler ya da iktidarda kalmayı sürdürdükleri takdirde daha başka alanlarda görevlendirilebilirler. Tüm bu gerçekler ortadayken küsen aslında sadece kendisine küsüyor, dağın haberi olmuyor.

BULUNDUĞU YERDE KENDİNİ İSPAT EDEMEYENE BAŞKALARI DA KIYMET VERMEZ!
Siyaset biraz da inat işidir. Kişinin davasında, hedeflerine ulaşmada inat etmesi ve bu uğurda üzerine düşen gayreti göstermesi gerekir. Bunu yapmayan ya da yapamayanlar kaybetmeye mahkumdur. Bir partide başarılı olamayan bir kişiyi başka partiler alıp da baş köşeye koymazlar. Bir siyasi partide başarılı olanı ise herkes kapmak ister. Dolayısıyla başka bir siyasi partide yükselmenin temelinde bile bulunulan partide elde edilen başarılar bulunur. Bu yüzden siyasete girmiş her isim ilk önce bulunduğu yerde kendini ispat etmekle işe başlamalıdır. Küskün ve dargın olanlar da bunun kendilerine bir şey kazandırmadığını artık görmüş olmalı ve üzerlerine düşeni yapmaya başlamalılar. AK Parti kendisine hizmet etmiş isimlerin çok büyük bölümünü oldukça önemli yerlerde, makanlarda, görevlerde değerlendirdi bugüne kadar. Bu seçimler öncesinde önemli bir yenilenme yaşayan partinin gelecekte de bu yenilenme sürecini devam ettireceğini tahmin etmesi zor değil. Seçimlerin sonucu her ne olursa olsun AK Parti önümüzdeki dönemin en önemli, en kritik konumdaki partisi olacak. Dolayısı ile önemini koruyacak. Erdoğan, Cumhurbaşkanlığına bir dönem daha devam ettiği takdirde kendi yerine gelebilecek isimler üzerinde titiz bir çalışma yapacak, parti de toplumun hassasiyetlerine ve geldiği noktaya göre yeni baştan şekillenecek. Bu da partide birçok kişinin umduğunu bulması ile sonuçlanabilecek bir başka süreç demek.
Seçimlere iki haftadan daha kısa bir süre kalmışken AK Parti tabanındaki canlanmanın parti teşkilatlarında daha önceden görev alıp da bir şekilde kırgın ve küskün olanlar tarafından örnek alınması gerektiğini düşünmekteyiz. Eğer küskünler ve kırgınlar hiç değilse şu son dönemde üzerlerine düşeni yaparlarsa AK Parti Eskişehir'de 3 milletvekilini rahat çıkarır, dördüncü için de bir şans doğar.