AK Parti'de Zihni Çalışkan milletvekilliği aday adaylığı için 9 Mart tarihinde istifa etmişti. 13 Mart'ta ise Süleyman Reyhan yeni il başkanı olarak atanmıştı. Aradan iki hafta geçtikten sonra nihayet AK Parti'nin Eskişehir İl Yönetimi açıklandı, sonrasında da görevler belli oldu.
MADEM BU LİSTEYLE PARTİLİLERİN KARŞISINA ÇIKACAKTINIZ NEDEN 15 GÜN BEKLEDİNİZ, ESKİ YÖNETİMİ NEDEN DAĞITTINIZ?
Aslında oluşturulması 15 gün süren bir yönetim kurulu listesine baktığımızda ister istemez "Böyle bir liste için 15 gün beklemeye gerek var mıydı?" sorusunu sordu birçok insan. Dahası "Madem böyle bir liste yapılacaktı, önceki yönetim neden istifa ettirildi?" sorusu da geldi peşinden!
AK Parti Eskişehir teşkilatlarında bir şeylerin yanlış, ters gittiği, yolunda gitmediği açık. Sadece aday adayı olmak isteyen il ve ilçe başkanlarının istifa süreçlerinin ayları bulması bile tek başına yeter aslında bu durumu anlatmak için. Ancak Eskişehir özelinde yönetim kurulunu oluşturmak bile, her bir günün çok ama çok önemli olduğu böyle bir süreçte tam 15 gün sürdü. Tamam, bazen listeyi hazırlamak gerçekten 15 gün sürer; ancak öyle bir liste ile çıkarsınız ki ortaya parti tabanı da kamuoyu da ağzı açıkta kalır. İlmek ilmek dokumuş, parti tabanınızı mest etmişsinizdir. Ama mevcut yönetim listesinin öyle bir liste olmadığını da söylememiz lazım.
YÖNETİM TABANI MEMNUN ETMEDİ ANCAK YÖNETİM MİLLETVEKİLİ ADAY LİSTESİ İLE TABANI MEMNUN EDEBİLİR!!
Hani bir askerin komutanına bir sorusu var ya meşhur "Komutanım sizin başka askeriniz yok mu?" diye, o soru burada da pek tabi sorulabilir. Listenin AK Parti tabanı tarafından, hatta parti teşkilatlarında önemli pozisyonlarda görev almış, partiye bugüne kadar maddi ve manevi her türlü desteği vermişler nazarında beğenilmediğini söylemek durumundayız. Şimdi bu yönetimden tüm beklenti parti tabanının öpüp başının üstüne koyabileceği bir milletvekili aday listesini hazırlamaları!
Bakın aşağıdaki satırlar AK Parti teşkilatları tarafından çok bilinen ve sevilen Gökhan Yıldırım'a (Sosyete Gökhan'a) ait. Bazı ifadeleri biraz ağır karşılanabilir ama emin olun şu günlerde çok daha ağır ifadeler kullananlar var. Ancak her türlü iyi niyetli uyarıya rağmen devran yine bildik şekilde işlemeye devam ediyor ve bunun sonucunda da şu yürek parçalayıcı paylaşımlar ortaya çıkıyor. Gökhan Yıldırım'ın önceki gece paylaştığı ifadelerle yazımızı noktalıyoruz, yorumu AK Partili Eskişehirlilere bırakıyoruz:
"Üzülerek söylüyorum, AK Parti'nin Eskişehir’de başarılı olma şansı yok. ……… ve avaneleri olduğu sürece bu teşkilat kimseye dokunamaz, başarılı olamaz.
İl başkanı seçen, yönetimlerini belirleyen, vekil belirleyen, vekil yöneten bir yapı düşünün. Kim bu adam merak ediyorum.
Mit mi, ajan mı, tarikat mı, dost mu düşman mı? Bana bu adam kim söyleyin?
Önceki dönemlerde de yer alıp, bugün il ilçe yönetimlerinde yer alan , uçkur düşkünü ticari hesapları olan adamların olduğu ve bunların olmaması gerektiğini söylememize rağmen hala yeni yönetimlerde yer alıyorlarsa, ya bu adamların suçlarına ortaklar, ya korkuyorlar yada bu partiye düşmanlar. Temayül yoklaması olur, sonuç dikkate alınmaz. Mahalle başkanlarının düşünceleri hiç dikkate alınmaz. Partinin eski yönetim kurulları dikkate alınmaz. Körler sağırlar birbirini ağırlar. Bu ne ya? 1 tane adam Eskişehir’de AK Partiyi yönetiyor. İl başkanı seçiliyor yönetimini kendi iradesi ile kuramıyor, eski İl başkanı isim veriyor yönetime sokamıyor, neden?
2017-2019 yılları arası 3 yıl ilçe başkan yardımcısı olarak görev yaptım.Siyasi menfaatler uğruna neler döndü biliyorum. Genel merkez ne kadar haberdar şüpheli.
Vekillerin dünyadan haberi yok. Ki olsa bile umurlarında bile değildi. 5 milyon TL para harcadım ve 1 gün pişmanlık yaşamadım.
3 yıl evimden işimden vazgeçtim.
AK Partililer işten çıkarıldı diye Kazım Kurt'a sosyal medyadan hakaret ettim diye cezaevine girdim. Partiye seçimde kullansın diye Çin’den ürün istediler, getirdim. Kendim 300'den fazla ithalat yaptım 1 gün bile sorun yaşamadım ama onların yüzünden Ağır Cezada 2-3 yıl mahkemelerde süründüm. 1,5 milyon lira harcadım mahkeme kapılarında. Beraat ettim ama gelde bana sor. Kimseden medet ummadım. Kim için ne için? Bir gün bir talepte bulunmadım. Ne yaptıysam Allah rızası için yaptım. Hiçbir zaman AK Partili olmaktan, Recep Tayyip Erdoğan'ı sevmekten vazgeçmedim. Ama hakkımı Eskişehir'in bu kirli mensuplarına helal etmiyorum.
Burada Recep Tayyip Erdoğan'a hizmet etmek başka bir partide hizmet etmekten inanın daha zor. Çünkü bunlar kendilerinden daha baskın; çalışkan, dürüst insanlardan korkuyorlar. Onların derdi makam.
Allah Recep Tayyip Erdoğan'ı bu adamlardan korusun inşallah.
Allah, siyaseti Allah rızası için yapan, derdi insanların saadeti ve mutluluğu olan, dürüst, çalışkan ve ilkeli insanların olduğu yönetimleri nasip etsin inşallah."
***
İlk önce kendilerine teklif edilen binayı kiralamayı beceremeyen Odunpazarı Belediyesi üste çıkmaya çalışıyor!
Kütahya Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün Arifiye Mahallesinde bulunan ve mülkiyeti Şeyh Şehabeddin-i Veli Zaviyesi Vakfı’na kayıtlı bir binası var. Bildiğiniz üzere Odunpazarı Belediyesi Vakıflar Bölge Müdürlüğünün Eskişehir Odunpazarı ilçesi sınırları içinde bulunan mülklerine oldukça cazip fiyatlardan kiracı oluyor ve bunları daha sonra başkalarına daha yüksek fiyatlardan kiralıyor veya kendisi kullanıyor.
balyozhaber.com haber sitesinde yer alan bilgilere göre; Odunpazarı Belediyesi Kurşunlu Külliyesini yıllardır kullanıyor. Belediye bina için Vakıflar Bölge Müdürlüğü'ne 57 bin lira kira öderken Odunpazarı Belediyesi Vakıf mülklerinden aylık 150 bin lira kira geliri elde ediyor.
Başkan Kazım Kurt önceki gün, Belediye olarak elde etmek istedikleri yeni Vakıflar Bölge Müdürlüğü binası önünde basın açıklaması yaparken şu ifadeleri kullanıyor:
“Söz konusu bina Vakıflar Bölge müdürlüğü tarafından 2017 yılında inşaatı bitti ve binanın 2021 yılında iskanı alınmıştır. 2022 yılında ise bir emlakçı aracılığıyla Odunpazarı Belediyesi’ne bu binanın kiralanması teklif edildi. Odunpazarı Belediyesi olarak o günün şartlarında kira fiyatı konusunda bir uzlaşma sağlayamadığımız için kiralayamadık. Bu bina ile ilgili temel amacımız bölgemizde öğrenci yurdu olarak kullanmak ya da kış aylarında yoksul durumdaki vatandaşlarımızın barınabilmesini sağlamak amacıyla bir konuk evi şeklinde değerlendirmek istiyorduk ancak 2022 yılında bunu gerçekleştiremedik."
BİNA İLK ÖNCE SİZE TEKLİF EDİLMİŞ, SİZ DE YA UMURSAMAMIŞSINIZ
YA DA KİRAYI DAHA DA DÜŞÜRMEK İÇİN ÇAMURA YATMIŞSINIZ!
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, buradaki açıklamasında ne diyor? Bizce demek istediği şu:
Bugün kiralamak için dört döndüğümüz, kiralayamadığımız için bildik ifadelerle suçladığımız Vakıflar Bölge Müdürlüğü bize aslında bu binayı, ruhsatını aldıktan sonra teklif etti. Ancak biz o zaman bu bina için istenilen kirayı daha da düşürmek istedik, yanaşmadık ve dolayısıyla bu kiralama işi de olmadı. O zaman kiralama işini becerebilseydik, iyiydi; bugün hiç değilse Vakıflar Bölge Müdürlüğünü suçlamıyor olurduk. Biz de belki başkalarına kiraya vermiş olurduk!
KAZIM KURT BAŞTAN SONA HAKSIZ OLDUĞU BİR HUSUSTA BİLE BAŞKALARINI SUÇLAYARAK ÜSTE ÇIKMAYA ÇALIŞIYOR!
Hadi diyelim ki böyle demesin. Ama Allah aşkına bir adam her yerde, her şartta mı haklı olur? Kazım Kurt'un konuşmalarına bakın her yerde haklı. Haksız olduğu tek bir yer yok. Kendisinin engel çıkardığı bir nokta bile yok, tüm engeller ona karşı çıkarılıyor. Hem bizi engelliyorlar diyor hem de engelleme açıklamasında aslında binanın ilk önce kendilerine teklif edildiğini ancak kendilerinin yeteri kadar istekli davranmaması nedeniyle binanın başkalarına kiralandığını, dolayısıyla elden kaçtığını bir şekilde açıklamak zorunda kalıyor.
Yani aslında haksız. Haksız olduklarını da kendi beyanlarından rahatça çıkarmak mümkün. Ancak kendince haklı, hem de her zaman ve her şartta haklı. Haklı olmadıkları durumlarda da bir önceki durumdaki ifadeler geçerli!
Belli ki Kazım Başkana ve Odunpazarı Belediyesi yönetimine Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nün mülkleri çok tatlı geldi. Bu yüzden nerede Vakfın bir mülkünü görseler hemen çöreklenmek istiyorlar. Ancak bu binayı elden bir kere kaçırmışlar. Anladığımız kadarıyla başkaları tutunca da "kaçan balık" hükmüne düşmüş ve bir anda acayip kıymetlenmiş!
Kimse kusura bakmasın da dünya Kazım Başkanın ve Odunpazarı Belediyesi yönetiminin keyfine göre şekillenmiyor, şekillenmeyecek.
Zamanında kafanızı çalıştırıp binayı kiralasaydınız şimdi avuçlarınızın içinden kaçırdığınız fırsat için yanıp tutuşuyor olmazdınız.
Bina önündeki fevaranları, suçlamaları Odunpazarı Belediye yönetiminin bu binanın kiralanmasının ilk önce kendilerine teklif edildiği, onların da bu basit işi becerip üstesinden gelemedikleri gerçeğini değiştirmez!