Eskişehir uzun bir bekleşin ardından yaz sıcakları ile tanıştı. El-Nino etkisi ile çok uzun süren yağışlar sebebiyle baharı nerede ise yaşamadık. Sonrasında ise çöl sıcakları ile tanıştık. Çöl sıcakları insan sağlığı açısından son derece riskli olduğu için yaşlı, kronik hastalığı olanlar ile çocukların belirli saatlerde sokaklara çıkmaması da öneriliyor ya.
Bunu takmayanların hastane acillerine koştuklarını biliyoruz. Bu arada sıcakların birden bire bastırması bir başka riski de beraberinde getirdiğini söylemeliyiz. Gözümüzle görüp, bizzat yaşadığımız, sinek, sivrisinek ve haşeratla el yordamıyla savaşmak zorunda kalıyoruz. Yapılan ilaçlamalar mı yetersiz, yoksa ilaçların etkisi mi az veya haşerat ilaçlara karşı bağışıklık mı kazandı bilinmez ama haşerat konusu ciddi bir sorun oluşturmaya başladı.
Özellikle de piknik alanlarındaki büyük risk oluşturan keneler dahil olmak üzere haşeratla yeterince mücadele edilip edilmediğinden emin değiliz. Çünkü geçtiğimiz hafta sonu pikniğe giden pek çok eş dosttan piknik alanlarındaki durumdan kaynaklanan şikayetlerle karşılaştım.
Zaten ormanlara yangın riski dolayısıyla girmek yasak, piknik alanlarındaki durum ise daha farklı. Piknik alanlarının insan sağlığı açısından oluşturduğu risklerin bertaraf edilmesi görevi sanıyorum ki yerel yönetimlerin sorumluluğunda. Havalar aşırı sıcak olunca özellikle hafta sonları insanlar aileleri ile birlikte en azından nefes almak serinlemek için piknik alanlarına gitmeyi tercih ediyorlar.
Malum artık özellikle dar ve sabit gelirli kesimler için şehir dışı tatil imkanları hayal olduğu için artık pikniği de tatilden sayıyorlar ya… İşte bu sebeple piknik alanlarının temizliği ve zararlılara karşı ilaçlanması son derece önemli. Buradan yerel yönetimlere çağrımız olsun. Tamam, her şeye eyvallah da garibin hafta sonu pikniği bari ağız tadıyla yapabilmesi için sizler gerekli önlemleri alın. Haftada bir ilaçlama yapılsa olur olmaz mı teknik olarak bilmiyorum. Ama, garibanın pikniği burnundan gelmesin…