Yılmaz Büyükerşen, 1999 yılından bu yana demeyelim ama en azından 2004 yılından bu yana şehirdeki siyasi aktörler tarafından Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçtiriliyor. Evet, hiç şüphesiz kendisine karşı şehir halkından bir teveccüh de var ama bu en yüksek yüzde 52,30 oy almasına yetebildi. Sadece iki defa yüzde 50'yi aşabildi. Üstelik öyle ya da böyle şehirdeki birçok siyasi tarafla anlaşmasına rağmen!

AK PARTİ YÖNETİMLERİ ESKİŞEHİR MERKEZDE BELEDİYELERİ KAZANMAYI SAMİMİ OLARAK İSTİYORLAR MI?
Bugüne kadar Yılmaz Büyükerşen'in büyükşehir belediye başkanı olarak seçilmesine en büyük katkıyı, karşısına kendi ayarında adaylar çıkarmayarak ya da teşkilat desteklerini de arkasına alan adayları sahaya süremeyerek, bölünerek-parçalanarak AK Parti yaptı. Daha sonra da Cumhur İttifakı içinde bulunan partilerin seçmenlerinin AK Parti'yi değil Büyükerşen'i tercih etmesi etkili oldu.
Yılmaz Büyükerşen, Eskişehir'de kendisi haricinde farklı farklı siyasi görüşleri bir arada tutabilecek bir siyasi akım, şahıs ya da ittifak göremediği için, seçimi yine rahatlıkla kazanabileceğini düşündüğü için bir kez daha aday oldu. Eskişehir'e hizmet edeceği için değil, yanlış anlamayın!

ŞEHİR HALKI SORUNLAR İÇİNDE BOĞULURKEN BÜYÜKERŞEN KILINI BİLE KIPIRDATMADI, ŞİMDİ SEÇİM ÖNCESİ İŞ YAPAR GİBİ GÖRÜNMEYE BAŞLADI!
Eskişehir'e hizmet etmek gibi bir düşüncesi de yok. Elbette yazamayacağımız kimi hususlar var. Biz kendisinin Eskişehir'e hizmet etmek, şehri kalkındırmak, Eskişehir halkının en üst seviyedeki belediye hizmetlerini en uygun fiyata almasını sağlamak gibi düşünceleri asla yok. Ne trafik sorunumuz umurunda ne de otopark!
Henüz 1999 yılında verdiği çeşmelerden içilebilir su akıtma sözünü bile 24-25 yıla rağmen yerine getirmemiş bir isim Büyükerşen. Bu yüzden seçim öncesinde halkın zihninde algı oluşturmak için giriştiği kimi sözde projeleri yapacağını sanmak saflık olabilir. Seçime kadar kavşak düzenleme gibi bir iki basit proje ile uğraşabilir, hepsi o. Ancak Büyükerşen'in şehri sıkıntılarından kurtaracak herhangi bir projesi, düşüncesi yok. Eğer Eskişehir halkı kendisini seçmeyecek gibi olursa, anketler bunu gösterirse son anda yine bazı projeler açıklamak zorunda hissedebilir kendini!

HADİ KAZIM KURT'U GÖZDEN ÇIKARDINIZ, BUNU HERKES BİLİYOR DA AHMET ATAÇ NE OLACAK?
Ancak şunu gözlemleyebiliyoruz; Büyükerşen CHP'nin Eskişehir'de yüzde 54 oy aldığını düşünerek ve Odunpazarı Belediye Başkanlığını da İYİ Parti'ye vererek, bir yerde Kazım Kurt'u harcayarak bu seçimi de alabileceğini hesaplıyor olabilir. Diğer yandan Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç da aslında Büyükşehir Belediye Başkanı olmak istiyordu. Her ne kadar Yılmaz Büyükerşen'e karşı saygısını kaybetmemek için özen gösterse de, kendisinin de yaşının ilerlemesi nedeniyle bu dönem Büyükerşen'in aday olmamasını ve kendisini işaret etmesini arzu ediyordu. Ancak bu da gerçekleşmedi. Bu durumda Büyükerşen'in yeniden seçilip seçilemeyeceği AK Parti-Cumhur İttifakı ile İYİ Parti'ye kalmış durumda!
İYİ Parti, yerel seçimlerde kilit konumda olacak gibi görünüyor. Ancak parti yönetiminin tavrı ile seçmen tabanının tavrı arasında genelde önemli sayılabilecek farklar oluşuyor. Tüm bunlara rağmen parti yönetiminin işaret ettiği yere oy atan seçmenlerin sayısı da inkar edilemeycek bir düzeyde yüksek.

GEREKİRSE TÜM SİYASİ PARTİLER CELALETTİN KESİKBAŞ-NADİR KÜPELİ GİBİ İSİMLER ÜZERİNDE BİLE ANLAŞABİLİRLER!
Bu durumda öncelikle AK Parti-Cumhur İttifakının Büyükerşen'in karşısına bu sefer nasıl bir aday ile çıkacağı önem taşıyor. Örneğin, AK Parti tabanının önemli bir kısmının ismine ve kendisine yabancı olduğu, bu yüzden adaylığına peşinen karşı çıktığı Celalettin Kesikbaş gibi bir isim aday gösterilebilir ve CHP hariç tüm partilerin üzerinde uzlaşması sağlanabilir!
İlle de böyle olmalı, böyle olacak demiyoruz. Ancak beyin fırtınası gerçekleştiriyor, farklı görüş ve düşünceleri ortaya koyuyoruz.
Ancak burada önemli olan husus AK Parti-Cumhur İttifakının hızlı hareket etmesi, adayını bir an önce belirlemesi ve çalışmaya başlamasıdır. Diyelim ki Kesikbaş üzerinde Cumhur İttifakı ve İYİ Parti uzlaşı sağladı. (Nebi Hatipoğlu bu duruma itiraz edebilir, onu da hatırlatmakta fayda var) Böyle bir durumda bile bu uzlaşının en kısa sürede sağlanması lazım ki Kesikbaş gibi bir isim çalışmalara başlasın. (Bu arada ifade etmek lazım ki AK Parti tabanında EOSB Başkanı Nadir Küpeli'ye şu an daha sıcak bakılıyor ama taban daha ziyade teşkilatlardan birini istiyor.) AK Parti, başta Cumhur İttifakı partilerle olmak üzere üzerinde uzlaşı sağlayacağı bir aday için tüm şehir olarak bir çalışma yapılmasına ön ayak olabilir. Zira Eskişehir halkında genel itibariyle artık Yılmaz Büyükerşen'in bırakması gerektiği kanaati oluşmuş durumda. Hazır halkın zihninde Büyükerşen'in artık çok yaşlandığı ve hizmet üretmediği, bırakması gerektiği düşüncesi önemli oranda yer etmişken, daha önce de bu köşede ifade etmeye çalıştığımız gibi, Eskişehir'de değişime öncülük edebilecek ve Eskişehir halkını ikna edebilecek bir ortak aday çalışmalara başlamalı ve zihinlerde oluşmaya başlamış bu düşünceleri daha ileri boyutlara taşımalı.

CUMHUR İTTİFAKI PARTİLERİNİN GENEL MERKEZLERİNİN ESKİŞEHİR'İ ÇOK DA UMURSADIKLARINI DÜŞÜNMÜYORUZ!
Seçimlere yaklaşık 8 ay var ve süre çok büyük bir süre değil; göz açıp kapayana kadar geçer gider. Bir de bakmışsınız, sırf diğer partilerin merkezdeki belediyeleri kazanmayı yeteri kadar istememeleri yüzünden Büyükerşen bir kez daha kazanmış bile!
Geçtiğimiz günlerde Şehir Gazetesi, partilerin il başkanlarına yerel seçimlerde ittifakı-işbirliğini sormuştu. Genel olarak Cumhur İttifakı il başkanları, haklı olarak, genel merkezin kararının önemli olduğunun altını çizmişlerdi. Eğer Cumhur İttifakının Eskişehir yönetimleri bu şehirdeki durumu genel merkezlerine yeteri kadar iyi anlatamazlarsa emin olun genel merkezler için Eskişehir kazanılması çok da önemli olmayan bir şehir. Belki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan istiyordur burayı kazanmayı bir parça!
Öteden beri kazanmanın çok basit olduğunu, sadece yeteri kadar istenmesi gerektiğini söylüyoruz. Çünkü gerçekten kazanmak isteyen gerçekte kazanmak için yapılması gereken her şeyi yapar. Bugüne kadar AK Parti-Cumhur İttifakı kanadında bu yönde sağlam bir duruş sergilendiğine şahit olamadık. Hatta, özellikle bir önceki seçim öncesinde, AK Parti kendi içinde, daha sonra da bir ara MHP ile birbirlerine düştüklerine ve bu yüzden Büyükerşen'in bir kez daha kazandığına şahit olduk. Benzer yanlışlara imza atılmaz, gerçekten kazanmak için yapılması gerekenler kararlı bir şekilde yerine getirilirse emin olun Büyükerşen'in seçimle gittiğine de şahit oluruz!
Büyükerşen'in bir kez daha aday olması, Eskişehir halkı adına da bir şanstır. Zira Büyükerşen'e bugüne kadar oy verdiler ama umdukları hizmeti alamadılar. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti iktidarından 20 yılda bıkanlar Büyükerşen'den bu yaşına rağmen 25 yılda bıkmıyorlarsa ortada zihinsel bir sıkıntı söz konusudur. Ancak bu konuda suç halkın değildir, halkın önüne oy verebilecekleri adayı koymayanlarındır. Belki de Büyükerşen ile birlikte yapacakları bazı işler bitmemiştir bazılarının, o yüzden onun kazanması için el altından her türlü oyunu bu yüzden çeviriyorlardır!

ESKİŞEHİR SORUNLAR, SIKINTILAR İÇİNDE BOĞUŞUYOR, BUNLARI ŞEHİR HALKINA ANLATABİLECEK, ÇÖZÜM ÜRETEBİLECEK BİR ADAY LAZIM!
Eskişehir'in ve Eskişehir halkının geleceği için Büyükerşen'in artık seçilmemesi gerekiyor. Bunun yolu da Eskişehirlileri sandıkta ikna etmek, onların önüne gönül rahatlığı ile seçebilecekleri bir adayın koymaktan geçiyor. Zor bir şey değil. Anketler düzenlenecek, ortak aday belirlenecek ve hep birlikte bu amaca yönelik olarak samimi olarak çalışılacak. Peki olur mu?
Bugün buradan bir kez daha yazalım: Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanlığı ortada. Eğer Büyükerşen bu yaşında, bu kadar hizmetten uzakken bu seçimi de kazanırsa bu Eskişehir'de başta AK Parti-Cumhur İttifakı olmak üzere diğer tüm partiler açısından tam bir zuldür! Eskişehir son 25 yılda sürekli olarak geriye gitti. Sadece Büyükerşen turizmi ile yeni bir halet-i ruhiyeye sahip olundu hepsi bu.
Eskişehir'de daha musluklardan akan suyla çay ve yemek yapılamıyor. Bu yüzden her aile aylık 1000 TL kadar ek masraf yapmak zorunda kalıyor. Hem çay ve yemek bile yapamadığı şebeke suyuna bir ton para ödüyor hem de bir damacana su alıp kullanmak zorunda kalarak mali açıdan iki kere kazıklanıyor!
Eskişehir, büyükşehirler arasında halkının mesafeye göre en yüksek toplu taşıma bedeli ödediği şehirlerin başında geliyor. Buna rağmen toplu taşıma tam bir rezalet. Hem otobüsler hem tramvaylar tıka basa dolu. Düşünün ki pandemi ile birlikte Çamlıca Mahallesinde her 40 dakikada olan otobüs seferi 50 dakikaya çıkarıldı ve o gün bugündür aynı durumda. Bu arada Çamlıca Mahallesinin nüfusu hızla artmaya devam etti!
Eskişehir'de insanlar ilçe belediyeleri kanalı ile uzun zamandan beri bugünün parası ile yüzlerce milyon TL para ödediler ki belediye otopark yapsın ancak belediye o paralarla yeteri kadar otopark yapmadı. Yaptıklarını da halkın parası ile yapmasına rağmen yandaşlarına vererek halkın bir kez daha para ödemesinin yolunu açtılar. Diğer yandan caddelere park etmek zorunda kalanları cezalandırıp onlardan da haksız ve hukuksuz olarak bir ton para aldılar.
Eskişehir halkı her yönden kazıklanıyor. Şehir halkına tüm bu hususlar iyi anlatılırsa Büyükerşen devri kolaylıkla kapanır!
Eskişehir halkını tüm bu sıkıntılardan samimi olarak kurtarmak isteyen siyasi partiler, isimler lütfen artık bir adım öne çıksınlar!