Seçim öncesinde hazine desteği ile tüm emekli maaşlarını nerede ise 7 Bin 500 TL’de eşitleyen iktidar seçimden sonra emekliye verilen zammı sadece kök maaşa yansıtılması kararını verdi. Tabii ki emekli kök maaş nedir ne değildir tam olarak bilmediği için Temmuz zammından yararlanıp yararlanamayacağını bilmiyor. Seçim öncesi yapılan artış bir nevi pek çok emekli için erken ödeme kabul edilebilir. Daha açık bir ifade ile emekliye hazine desteği ile yapılan ödeme seçim öncesi geçici bir rahatlama sağlamaya yönelik adım ve seçim yatırımı idi. Seçimler bitti bir anlamda ödemeler daha doğrusu erken zamlarda eriyip gitti.
Şimdi deniliyor ki “emekliler itiraz edin!” Emekli neye nasıl itiraz edeceğini bilmiyor. Özellikle SGK ve Bağ-Kur emeklilerinin sosyal medya ile uzaktan yakından alakaları yok. Maaşını almak için hala banka kuyruklarına giren, bankamatik başlarında kendilerine maaşını çekmek için yardım edecek birilerini bekleyen emekli TBMM’deki milletvekillerine telefon etsin isteniyor. Elindeki cep telefonunun ekranı kayınca bile başkasına “acaba telefonum bozuldu mu?” diye soran emekli neye nasıl itiraz etsin?
Sadece bu iktidar döneminde değil, her iktidar döneminde en çok mağdur edilen kesim hep emekliler oldu bugüne kadar. Zaman zaman emeklilere yapılan zamlarda lütuf gibi takdim edildi. Hâlbuki bu ülke için görevini yapmış, emeğini, hayatının en önemli yıllarını vermiş insanlara bugün “asgari ücretin altındaki rakama razı olun” demek hem adaletsizlik, hem de haksızlıktır.
Nasılsa sesleri çıkmaz, gürültü koparmazlar, koparsalar da bir süre sonra “Allah devletimize milletimize zeval vermesin” noktasına kolayca gelebilen insanlara “vur eline, al ekmeğini” yaklaşımı doğru değil. TÜED başta olmak üzere bazı sivil toplum örgütlerinin yapılan zamma itirazı var, eli kalem tutan emeklilerin de benzeri tepkileri var, ancak burada yapılacak düzenlemeden umutlu olmak çok fazla iyimserlik olur.
Zaten karar verilmiş, uygulama için sadece iş yasal düzenlemeye kalmış ise mesele bitmiştir. Muhalefet milletvekillerinin itirazlarının çok fazla etkili olacağını düşünmüyorum.
Zira muhalefet zaten kendi derdine düşmüş. Gerek 14 Mayıs gerekse 28 Mayıs ikinci tur seçimlerinden bu yana kendi iç sorunları ile boğuşan muhalefet partilerinin emekliler ile ilgili harekete geçmek gibi dermanı da yok. CHP, “değişim” talepleri ile başlayan “büyük kurultay” süreci ile meşgul olmaktan kamuoyunun sorunlarına ayıracak vakit bulsa diyeceğim de, neredeeee…
Benzeri bir durumda İYİ Parti’de… İYİ Parti seçim şokunun ardından kendisine yeni rota belirlemek adına çalışmalar yapıyor. Diğerleri ise altılı masa ittifakının kaymağını yemenin keyfiyle gurup kurmak için pazarlık yapmayı sürdürüyorlar…
Kısacası emeklinin sesini duyacak veya duyuracak konjonktür ne yazık ki mevcut değil. Bu şartlar altında emekli derdini kime anlatsın? Emekli dün yapılan ara zamla cebine giren sıcak paranın verdiği rehavetle mutluydu, bugün ise yaşadıkları karşısında hem mutsuz hem de umutsuz.
Emekliyi dinleyen iktidar “Siz yüzde 25 ile yetinin” diyor. Muhalefetin durumunu da özetledik. Bu şartlar altında emekli derdini kime anlatsın?