Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) 14-28 Mayıs Milletvekilliği-Cumhurbaşkanlığı seçiminden bu yana sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Bu sıkıntılı süreç tüm Türkiye genelinde geçerli olduğu gibi Eskişehir özelinde de geçerli.
Zira seçim sonucu ve sonrasında bizzat Kemal Kılıçdaroğlu özelinde yaşanan gelişmeler gösterdi ki esas değişim CHP için gerekli!
Zira Millet İttifakı içinde yol yürüdükleri partilerin önemli bir bölümü ile seçimden sonra kimsenin tasvip etmeyeceği süreçler yaşadılar; özellikle de İYİ Parti ile.
Kendi içinde bile sürekli kavgalı gürültülü süreçler yaşayan bir partinin başkası ile bu sıkıntıları yaşamaması düşünülemez elbette.
KAYBEDİLEN SEÇİMLERİN BAŞ SORUMLUSU KILIÇDAROĞLU ANCAK PARTİ İÇİNDE BUNU SÖYLEYENLER DIŞLANIYOR!
Seçimlerde bir ittifaka önderlik eden, yön veren olarak CHP, daha özelinde Kemal Kılıçdaroğlu kaybedilen seçimin baş sorumlusudur. İYİ Parti, seçimin kesin olarak kazanılması için anketlerde net olarak kazandığı görülen kişileri aday yapmak istedi ancak Kılıçdaroğlu ustaca manevralarla masayı Akşener ve İYİ Parti aleyhine çevirdi. Kendilerine yönelmiş tepkileri İYİ Partiye ve genel başkanına yansıttılar.
Kemal Kılıçdaroğlu seçimi kaybedince CHP Genel Başkanlığı koltuğunu kaybetmemek için ayrı bir direniş sergiledi, birçok anti demokratik manevra ile büyük kurultayda kendi karşısına çıkabilecek olanların yolunu kongrelerde kesti. Hatta kendilerine karşı kazandıklarını düşündükleri kimi seçimleri iptal ettiler!
Evet, CHP'lilerin bir bölümü yenilen, seçimi kaybedenin gitmesini istiyor. O da, yani Kılıçdaroğlu da direniyor. Yenilikçiler kongrelerde kazanmak istiyorlar ancak genel merkezin her türlü desteği kendilerine karşı aday olarak çıkanların yanında ve bu yüzden bugüne kadar geçen sürede başarılı olduklarını söyleme imkanı da yok!
KURT'UN DESTEKLEDİĞİ TAŞEL BAŞKANLIĞINDA CHP BİRİNCİ PARTİ OLARAK BÜYÜK BİR BAŞARIYA İMZA ATTI
Eskişehir özeline gelirsek; İYİ Parti'nin seçimlere ayrı girmeyi netleştirmesi ile CHP'nin Eskişehir'de işi zorlaştı diyebiliriz. Eskişehir'de bir önceki kongreden bu yana Recep Taşel il başkanıydı. Yönetimde kaldığı süre pek başarılı olarak algılanmasa da nihayetinde partisini Eskişehir'de birinci parti yaptı, Cumhur İttifakına karşı kendi ittifaklarının 4 milletvekili kazanmasına, partisinin 3 vekil kazanmasına vesile oldu. İşin doğrusu ortada kimsenin beklemediği bir başarı var.
Recep Taşel'i bir önceki kongrede Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt desteklemişti. O kongrede yaşananlar yüzünden Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ve Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ile arası iyiden iyiye açıldı. Başkanlar arasındaki bu çekişme yarın gerçekleşecek il kongresinde de sandığa yansıyacak diye düşünüyoruz.
Bu kongre öncesinde Kazım Kurt, Odunpazarı ve Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Figen Kahya'yı destekliyor. Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç'ın adayı olarak da Avukat Talat Yalaz çıktı sonradan ortaya. En son gelişmelere bakıldığında yarınki kongrede bu iki ismin yarışacağı söylenebilir.
BAŞKA ŞEHİRLERDEKİ KONGRELERDE YAŞANAN OLUMSUZLUKLAR BURADA DA YAŞANABİLİR, GENEL MERKEZ MÜDAHİL OLMAYA KALKIŞABİLİR
Peki bu iki adaydan hangisi daha rahat kazanır? Bu soruya cevap vermek kolay değil. Bizim şahsi düşüncemiz Kurt'un desteklediği Figen Kahya, daha önceki örgütlerde daha fazla yer alan, Kadın Kolları Başkanlığı yapan bir isimdi. Yıllardan beri kamuoyunda bilinen bir isim.
Buna karşın Talat Yalaz, örgütlerde görev almasına rağmen bir Figen Kahya kadar kamuoyunda bilinen bir isim olamadı. Ancak partililer arasında belli bir ilgiyi her şeye rağmen toplayabildiğine göre boş bir aday değil, belli!
Eğer başka illerde yaşanan hadiseler Eskişehir'deki kongrede de yaşanırsa kongrede sinirler gerilebilir, normalde kazanabileceği düşünülen bir aday seçimi olmadık bir biçimde kaybedebilir ya da kazanan taraf genel merkez tarafından beğenilmediği takdirde genel merkez tarafından farklı yaptırımlara maruz kalabilir. Nihayetinde CHP kongresinden bahsediyoruz, ne olacağını İsviçreli uzmanlar bile kestiremez!
Biz meselenin farklı bir boyutuna daha değinmek istiyoruz bugün.
KAZIM KURT'UN İYİ PARTİ İLE MUHTEMELEN BİR PAZARLIKTA YEM EDİLMEYE KALKIŞILMASINI DELEGELER UNUTMAZSA...
Bize farklı şekilde görüş ve düşüncelerini ileten CHP'li tanıdıklarımız çok da uzun olmayan bir süre önce Kazım Kurt'un İYİ Parti ile yapılacak bir işbirliğinde ortaya kurban olarak, pazarlık malzemesi olarak sürülmeye kalkışılmasının örgütün Kurt'a daha sıkı bir şekilde bağlanmasına, sahiplenmesine sebep olduğunu, bu yüzden Kurt'un desteğini alan adayın kazanma ihtimalinin daha fazla olduğunu söylediler. Her ne kadar İYİ Parti'nin seçimlere kendi adayları ile gireceğini net olarak kamuoyuna bildirmesi sonrasında Kurt üzerinden bir pazarlık yapma imkanı kalmamış olsa da niyetlerin görülmesine fırsat veren bir olay olması sebebiyle delegelerin düşünceleri üzerinde etkili olabileceğini düşünüyoruz.
Bir başka husus ise Kazım Kurt'un önce ortak aday belirlenmesi için yeteri kadar beklemesi, sonrasında birdenbire kendi adayını çıkarması, karşı tarafın ne yapacağını şaşırmasına ve sonrasında hemen bir aday arayışına girmesine neden oldu. Anlayacağınız Kurt tarafı bu konuda daha önce ön aldı ve bize göre avantaj sağladı. Bu aşamadan sonra seçimi delegelerin demokratik bir ortamdaki kararları ile kaybetmeleri pek büyük sürpriz olur. Ancak bizim kanaatimiz CHP Genel Merkezinin de Eskişehir'de Kurt'a karşı olan başkanların da hep birlikte Kurt'un desteklediği adayın kazanamaması, daha doğrusu değişim taraftarlarının kazanamaması için ellerinden gelen her şeyi yapacakları yönünde. Kazım Kurt, CHP'de değişim için yola çıkan ve yola çıktıklarını yolda bırakan Ekrem İmamoğlu'nun çıkışına paralel değişim yönünde çıkışlar yapmış ve Büyükerşen-Ataç ikilisinin tepkilerine neden olmuştu.
CHP'NİN DİĞER ŞEHİRLERİNDEKİ KONGRELERDEKİ DELEGELERİN YAPTIĞINI YAPARSA ESKİŞEHİR'DEKİ DELEGELER DE YAZIK OLUR!
Meseleye bu açıdan bakıldığında Figen Kahya değişimi, karşısındaki aday da statükoyu temsil edecek. CHP'li delegeler de neyi daha çok arzu ediyorlarsa onu oylayacaklar. Belki bu süreçte arzu ettiklerinin dışında oy atmaları için biraz zorlanacaklar, baskı altında kalacaklar. Yarın kongre salonunda nasıl bir şeyle karşı karşıya kalacakları bugünden belli olmaz. Zira bu seçim özellikle Kurt ve ekibi açısından son derece önemli. Bu seçimi aldıkları takdirde tüm Türkiye'deki CHP örgütlerine örnek olacaklar. Evet örnek olmaları belki ilçe-il kurultaylarının büyük bölümünü bitirmiş olan CHP için fazla bir şey fark etmeyecek ancak daha sonraki süreçlere ışık tutacak.
Sizin anlayacağınız CHP'nin Eskişehir delegeleri burada bir destan yazabilirler!
