Son iki gündür sosyal medya Abdüllatif Şener'in üzerine yıkıldı desek yeridir. Şener 15 Haziran 2023 tarihi itibariyle CHP'den istifa ettiğini açıkladı ve o saatten sonra tam anlamıyla bir linç yiyor. Hem de sadece CHP'lilerden ya da onların destekçileri tarafından değil, neredeyse her kesim linç ediyor kendisini.
Belki içinizde Şener'in kim olduğunu yeteri kadar iyi hatırlamayanlarınız çıkabilir. Bu yüzden bir hatırlatma yapalım önce:
"Abdüllatif Şener, 26 Nisan 1954'te, Ahzerat ve Bedirhan Şener'in oğlu olarak Sivas'ın Yıldızeli ilçesinin Emirler köyünde doğdu. 1977 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesini bitirdi. Gazi Üniversitesi'nde doktora yaptı.
Gazi Üniversitesi Bolu İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nde dekan yardımcısı oldu. Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümünde öğretim üyeliği yaptı. Maliye Bakanlığı'nda Gelirler Kontrolörü olarak çalıştı.
1991 Türkiye genel seçimlerinde Refah Partisi'nden Sivas milletvekili seçilerek siyasete girdi. Necmettin Erbakan başkanlığında kurulan REFAHYOL Hükûmeti'nde Maliye Bakanı olarak görev yaptı. 1998 yılında Refah Partisi'nin kapatılmasından sonra Fazilet Partisi'ne geçti. 2001 yılında da Fazilet Partisi de kapatıldı.
2001 yılında kurulan Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (Ak Parti) kurucuları arasında yer aldı. 2002 Türkiye genel seçimlerinde yeniden Sivas milletvekili seçildi. 2002-2007 yılları arasında Abdullah Gül Hükûmeti ve 1. Erdoğan Hükümetinde Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı olarak görev yaptı. 2007 yılında yapılan seçimlerde aday olmadı ve AK Parti'den istifa etti. 25 Mayıs 2009 tarihinde Türkiye Partisi'ni kurdu. 2011 Türkiye genel seçimleri öncesinde partisinin genel başkanlığından istifa ederek Sivas'tan Bağımsız milletvekili adayı oldu. 17.092 oy almasına rağmen milletvekili seçilemedi. Kurucusu olduğu Türkiye Partisi, 27 Ağustos 2012 tarihinde kapandı.
2018 Milletvekili seçimlerinde CHP'ye katıldı ve CHP'den Konya Milletvekili seçildi. 5 yıldan beri CHP'de siyaset yapıyordu."
ŞENER'İN CHP'DEN İSTİFA ETMESİ CHP'LİLERİN VE KILIÇDAROĞLU TARAFTARLARININ SİNİR KATSAYILARINI FIRLATTI!
Şener'in linç edilmesinin bizce esas sebebi 14-28 Mayıs 2023 tarihlerindeki çifte seçimlerde partisine ve Kılıçdaroğlu'na oy vermediğini itiraf etmesi değildir, sebep CHP'den istifa etmesi ve artık siyasi olarak CHP Genel Başkanlığı koltuğunu korumak haricinde bir fonksiyonu kalmayan Kemal Kılıçdaroğlu'na methiyeler düzmeyi bırakmasıdır. Zira bugün linç edilen Şener, daha şu son seçimler öncesi kendisini linç eden kesimler tarafından baş üstünde tutuluyordu.
Hatta Şener, Gazeteci Yılmaz Özdil'in "Varlığıyla onur duyduğumuz Hüsnü Bozkurt’un üstünü çizeceksin, Atilla Kart’ı dışlayacaksın, onların yerine bunu Konya’ya liste başı yapacaksın… Guguk kuşu gururla sunar!" ifadeleri ile altını çizdiği gibi CHP tarafından bir önceki seçimde, AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan karşıtı olarak verdiği beyanatların bir karşılığı olarak Konya'da liste başı yapılmıştı. Bir gün o kanalda bir gün bu kanalda AK Parti ve Erdoğan karşıtı söylemlerde bulunuyor, her söylemi sosyal medyada paylaşılıyor, oraya buraya yayılıyordu. Abdüllatif Şener'in fan sayfaları bile oluşturulmuştu.
2002 Türkiye genel seçimlerinde yeniden Sivas milletvekili seçilen, 2002-2007 yılları arasında Abdullah Gül Hükûmeti ve 1. Erdoğan Hükümetinde devlet bakanı ve başbakan yardımcılığı yapan, tüm bunlara karşın 2007 yılında yapılan seçimlerde aday olmayan ve AK Parti'den istifa eden Abdüllatif Şener'in CHP'den istifa etmesi bize göre son 16 yılda yaptığı en doğru eylemdi!
ALLAH AŞKINA BU KADAR BAŞARISIZ OLMUŞ BİR ŞAHSA VE BELLİ BİR KESİM HARİCİNDE MİLLETİN OYUNU ALAMAYAN BİR PARTİDE NİYE KALSIN?
Sebebi de aslında çok basit:
Adam 5 yıl içinde CHP'nin kendisinin siyaset yapamayacağı kadar zor, sıkıntılı ve dalaverelerin döndüğü bir yer olduğunu anlamış.
Adam 5 yıl içinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP'li görünüp sürekli Erdoğan'a seçim kazandıran bir siyasi figürden ibaret olduğunu fark etmiş.
Adam, girdiği tüm seçimleri kazanan birinin yanında durmamış ki girdiği tüm seçimleri kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu'nun yanında durabilsin!
Ve adam CHP'de de parti içi demokrasi olmadığını, Kemal Kılıçdaroğlu'nun gerçek anlamda CHP'de diktatör olduğunu görmüş, parti için demokrasiyi askıya aldığını fark etmiş ve bu yüzden böyle bir şahsın Türkiye'ye faydalı olamayacağını, ülkede gerçek anlamda bir diktatörlük bile kurabileceğini düşünmeye başlamış ve muhtemelen tüm bunları bir hayli yakından gördüğü için Kılıçdaroğlu kanalı ile gelmesi muhtemel tehlikeler, sıkıntılar yaşanmasın diye oy vermemiş 14 ve 28 Mayıs 2023 seçimlerinde.
Siyaset böyle bir geçmişi olan şahıslar için sürekli kazanmaktır. Eğer siz onu bir dönem daha milletvekili yapmıyor ama yüzde 1 mi yoksa yüzde 2 mi oyları olduğu tartışılan, hadi toplam yüzde 3 olsun, 4 siyasi partiye 39 milletvekili veriyorsanız, kusura bakmayın da öyle bir adam da size çalışmaz ve başarısız olan bir partiden elbette istifa eder!
KENDİLERİ AÇISINDAN BU KADAR OLUMLU BİR ORTAMDA BİLE SEÇİM KAYBEDEN ŞAHSIN VE AVANESİNİN YANINDA HANGİ SAİKLERLE KALACAKTI Kİ?
Biz, hatırlarsanız yüzde 60 ile alınabilecek bir seçimi yüzde 48 ile kaybetmeyi becerebilen bir şahıs olarak tanımlamıştık Kemal Kılıçdaroğlu'nu. Bu ifadelerimiz boşuna değildi. Özellikle pandemi ve sonrasındaki ekonomik sıkıntılardan insanlarımız tamamen iktidarı ve Recep Tayyip Erdoğan'ı sorumlu tutuyordu. Nihayetinde şu son seçimlerde bile AK Parti'nin oyunun ciddi oranda düşmesinin en temel sebebi budur. Erdoğan böyle bir ortamda girdiği seçimlerde, bakın çok üst düzey bir aday değil Ekrem İmamoğlu ya da Mansur Yavaş gibi bir adaya karşı bu seçimleri kaybedebilirdi, en zayıf aday Kemal Kılıçdaroğlu'nun masaya kendisini dayatması ve buna karşı duran İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'i masadan atan Kılıçdaroğlu'na karşı kazanabilirdi bir tek ve öyle de oldu!
Kemal Kılıçdaroğlu tutarsızdı ve samimiyetsizdi. Bunu makul değerlendirme kabiliyeti olan her insan rahatlıkla anlayabilirdi. Düşünün birinci tur öncesinde nasıl bir profil çizdi ve birinci turda istediğini alamayınca nasıl hızlı bir şekilde değişti!
Bizim insanımız bu kadar hızlı değişen hiç bir siyasiyi, insanı sevmez. Toplumun önemli bir bölümü tarafından Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye'yi yönetme kabiliyetinden oldukça uzak bir şahıs olarak tanımlanıyordu. Hatta İYİ Partililer bu durumu en cesur şekilde dile getiren taraf oldular ve bu duruma rağmen gidip Kılıçdaroğlu'na oy verdiler. Abdüllatif Şener ise liderlik kabiliyetine inanmadığı Kemal Kılıçdaroğlu'na ve partisine oy vermemiş, bunu da açık yüreklilikle ifade ediyor. Belki de Kemal Kılıçdaroğlu'nun kazanması için çok çabalıyor görünen ancak gerçekte ne CHP'ye ne de Kemal Kılıçdaroğlu'na oy veren daha başkaları içinde belki de en cesuru olarak öne çıkıyor!
HEM CHP'YE OY VERMEDİĞİ İÇİN HEM DE CHP'DEN İSTİFA ETTİĞİ İÇİN KENDİSİNİ ALKIŞLIYORUZ!
Abdüllatif Şener'in yaptıklarını siyaseten yanlış yada doğru olarak bugüne kadar sınıflandırmadık. Nihayetinde kendi tercihiyle bir şeyler yaptı, yapıyor. Bir yerlerden kabul gördü, kullanılmaya kalkışıldı. Kullanıldı da belki. Nihayetinde tüm bunlara uygun bir karşılık bulamayınca da bir siyasetçinin yaptığı zaman çok şaşırmadığmız bir şeyi yaptı; CHP'den istifa etti.
CHP ve Kılıçdaroğlu taraftarlarının canını bu durum çok yaktı. Üstüne çıkıp bu son iki turlu seçimde CHP'ye de Kemal Kılıçdaroğlu'na da oy vermediğini ima edince doğal olarak sinir katsayıları tavan yapanlar tarafından linç edilmeye başlandı.
Çok da şaşılacak bir durum değil ama CHP'ye ve Kılıçdaroğlu'na oy vermeyerek gayet güzel yapmış. Kendisini hem bu yüzden hem de CHP gibi, şu an itibariyle kime hizmet ettiği anlaşılamayan ve Kılıçdaroğlu aşireti tarafından ele geçirilmiş bir partiye daha fazla hizmet etmediği için tebrik ediyoruz!