AK Parti’nin yeni ilçe başkanları atandığı haberini alınca, aklıma Rumeli’den hemşerim olan Yahya Kemal Beyatlı’nın, ‘Akıncı’ şiiri geldi. Beyatlı, şiirinde Tuna’yı aşan Türk askerinden bahsederek, “Bin atlı, akınlarda çocuklar gibi şendik; Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik! Ak tolgalı beylerbeyi haykırdı: İlerle! Bir yaz günü geçtik Tuna’dan kafilelerle” diye şiirine devam eder. Şiir de bin atlı denilir ama Türk ordusu 800 kişi ile 70 bin kişilik ordu ile savaşır. Bu savaş kanlı bir hatıradır. Tarihçiler bu savaşa kanlı savaş adını verirler.

TARİHİN SÜZGECİ

Tarihte, yaşanan olaylar olduğu günkü bakış açısı ile değerlendirilmelidir. Bugünden o günü değerlendirirsek, yanlış sonuçlara da gidebiliriz. Her ülke veya siyasi oluşumlar gençliğe özel ilgi gösterir. 12 Eylül darbesinden sonra partiler yeniden açılırken, gençlik kolları ortadan kaldırıldı. Gençlik Kolları yerine, gençlik komisyonları kuruldu. Atatürk gençliğe güvenirken, ona ülkeyi ve devrimleri koruma görevi verirken, darbeciler gençlikten korkarak tam tersini yaptılar.

GENÇLER YURTSEVERDİR

12 Eylül’den önce tüm gençlik yurtsever ve daha gelişmiş bir ülke hayal ediyordu. Ama Türkiye’yi teslim almak isteyen emperyalistlerin uzantısı kontrgerilla aynı merkezlerden Türkiye’deki farklı gruplara silah verildi. 12 Eylül oldu. Çeşitli siyasi akımlardaki gençler, bu süreçte hayatlarını kaybetti. Sonuçta, Türkiye’de eğitimli ve ülkeye hizmet edecek çok sayıda gencimizi de kendi ellerimiz ile toprağa verdik. O gençler ülke için bir şeyler yapmak istiyordu. Ülke için en verimli çağlarında onları kaybettik.

DÜNYA GELİŞİYOR

Bugün yeni bir dünya kuruluyor. Amerika’nın jandarma olduğu tek kutuplu dünya sona eriyor. Zenginlik batıdan doğuya kalıyor. Bugün yaşadığımız sıkıntılar bu dönüşümden kaynaklanıyor. 12 Eylül den önce uzun saç, sakal bıyık ya da parka, uzun veya kısa deri ceket gibi giysiler gençler içinde kimlik belirtme gibi görülüyordu. Şimdi, çağ ile birlikte bu kimlik betimlemeler geri de kaldı. Hiç olmayacak siyasal akımlar bile sadece ülkede değil, dünyada da bir araya gelip, koalisyonlar, kamplar kurabiliyor.

FELSEFE İLE AÇIKLANABİLİR

Eskişehir’de yaşam biçimi korkusu nedeniyle, seçmen yerel seçimlerde CHP’ye yöneliyor. Yaşam biçimi konusunda güvence daha doğrusu inanmak istiyor. Şimdi iki hemşerimiz Mustafa Kemal Bandırma ve Serhat Tunç, AK Partinin Tepebaşı ve Odunpazarı ilçe başkanları oldu. AK Parti gençlere önem verdiğini gösterdi. İki ilçeyi alan ister genel seçim olsun, ister yerel seçim olsun belediyeleri de alır, milletvekillerini de alır. Ama sakallar kesilerek, iki ilçe başkanı süreci düşünmeden çalışmalıdır. Eskişehir’e uygun yeni bir görüntü verilmelidir. Eskişehir’deki durum sosyolojiktir. Kaç uzman ile bu işi 2002 yılından bu yana konuşuyorum. Hepsi Eskişehir’deki durum sosyoloji ile ilgili olduğunu söylüyor.

BAŞKAN DA SAHİP ÇIKTI

İki ilçe başkanının atanmasından il başkanı Gürhan Albayrak’ın büyük rolü olduğunu düşünüyorum. İl başkanı Albayrak’ın da her an seçim olacakmış, gibi her açıdan kendini seçimlere hazırlamalıdır. Bayrak yarışı ve dava bilinci günümüz koşullarına uyarlanmalıdır. Çocuklar gibi şen olmak için, strateji ve taktiğin büyük önemi vardır. Eskişehir’de imaj her şeydir. Taban değil, Eskişehir’in geneli düşünülmelidir.