Toplu taşıma araçları insanımız için olmazsa olmazlardan. Yerel yönetimlerin en önemli hizmetlerinden birisi de toplu taşıma hizmeti. Orta ve alt gelir düzeyine sahip vatandaşların aile boyu kullandıkları toplu taşıma araçlarında uzun süredir genel bir sıkıntı yaşanıyor.
Sevgi ve saygıyı sorgulayacağımız bazı alışkanlıklar mı desek uyanıklık yapmak mı desek? Hangisi olursa olsun küçüklerin büyüklere, yaşlılara yer vermek konusunda ciddi bir sıkıntı var. Toplumsal değerlerimiz açısından küçüklerin büyüklere saygısı, büyüklerinde küçüklere sevgisinin en önemli göstergelerinden biri olan yer verme meselesi artık bir sorun haline geldi. 10 yaşındaki çocuğumuzun elindeki telefondan oyun oynaması, biraz daha büyüklerin müzik dinleme tutkusu ve bazı anne ve babaların “nasılsa çocuğum için de ücret ödüyorum varsın otursun” mantığı şahsen beni çok rahatsız ediyor. Toplu taşımanın yazılı olmayan kuralları arasındaki bu geleneksel toplumsal değerimizin sürekli olarak aşındığını görmek, bir gün hepimizin yaşlanabileceğini düşününce üzüntüm bir kat daha artıyor.
Geçtiğimiz günlerde bir genç kardeşimize yanında bulunan yaşlı bir beyefendiye yer vermesini isteyen bir arkadaşımız aldığı cevap karşısında şok olmuş. Genç, “Onlar zamanında çok oturdu şimdi sıra bizde. Bende bir ücret ödeyerek tramvaya biniyorum” demiş. Olacak şey değil. Bir toplumun geleceğine eğer bu anlayış hakim olacaksa vay halimize. Bugüne kadar gençlerimize, çocuklarımıza çok güvenen birisi olarak arkadaşımın anlattığı hikaye beni derinden etkiledi. Yine de umudumu yitirmedim ancak toplumun en önemli sıkıntısı sevgi ve saygıyı yaşatamamaktır.
Bu ülkenin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyeti gençlere emanet ederken mutlak hayalindeki hedeflerin başında, “muasır medeniyet” geliyordu. Muasır medeniyete ulaşmanın en önemli ayaklarından birisi toplumsal değerlerimizi korumaktan geçiyor. Bence eğitim öğretim dönemi sona ererken önümüzdeki dönemde eğitimin toplu taşımanın yazılı olmayan kurallarını ıskalamaması gerektiğini düşünüyor ve temenni ediyorum.