Hepimiz hatırlarız. Avrupa Birliği ile ilgili uyum süreci daha 1963 yılında başladı. Yani, benimle yaşıt bir uyum süreci var. Her virajda iktidarlar, Avrupa Birliğine girdiğimizi duyurdu. Ankara’da gündüz saatlerinde havai fişekler atılarak törenler yapıldı. Sonuç, hepimizin malumudur. 3 Milyon kişi Avrupa vizesi kuyruğunda bekliyor. Bugünlerde yine AB’ın Türkiye ile ilişkileri askıya alınacağı söyleniyor. Belki de, 4 milyon sığınmacının hatırına, AB bizi oyalamaya devam ediyor. Belki de, en doğu sözü kısa bir süre önce Almanya eski Başbakanı Helmut Schmidt söyledi. Scmidt, “Türkiye’ye haksızlık yapıyoruz. Almayacağımızı bile bile, ABD baskısıyla AB’ye aday üye yaptık.”
BİR GARİP ÇAĞ
Eskişehir’de ağırladığımız Başkan Ahmet Ataç ile Uğur Mumcu ödülü verdiğimiz Prof. Doğan Kuban ise, Avrupa hayali olanları da bir başka açıdan değerlendirerek, "Ömürlerinde hiçbir zaman Avrupalı gibi düşünmemiş ve düşünmek de istemeyen insanların Avrupa Birliği'ne girmek istedikleri garip bir çağda yaşıyoruz"
ESKİŞEHİR’DE KAPILARA SÜRÜLÜYOR
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce de, geçtiğimiz günlerde Eskişehir milletvekili Utku Çakırözer ve bazı belediye bürokratları ile çeşitli Avusturya, Finlandiya ve Polonya büyükelçiliklerini ziyaret etti. Belediye’den servis edilen haberlerde ‘Diplomatik ziyaretler’ yorumu yapıldı. İşbirliği ve proje geliştirme olanaklarının görüşüldüğü de, Eskişehir’deki basın kuruluşlarına konu ile geçilen haberde yer aldı. Küresel ilişkilerin günümüzde önem taşıdığının altı çizildi.
VERİMLİ GÖRÜŞME NASIL OLUR
Benim bir yakın akrabam Avrupa Birliğine üye bir ülkede belediye başkanlığı yapıyor. Bu ülkenin de, siyasetinde hatırı sayılır ağırlığı var. Bana dedi ki,” Avrupa’nın doğusunda yatırım eksikliği var. Türkiye’deki belediyeler ile ortak projeler geliştirebiliriz”. Dönüyoruz. Yılmaz Hoca’ya, Porsuk projesini ve daha bir çok projeyi kapıları dolaşarak değil, proje geliştirerek, aldığı düşük krediler ile yaptık. Bugün hayatta olmayan yardımcısı aldığı kredi ile Eskişehir itfaiyesini yeniledi. Bugünkü itfaiye onun eseridir. Ahmet Ataç’ın hibe kredilerinin yanına bile yaklaşılmaz. Büyükelçilikler, ülkelerinin temsilcilikleridir. Proje yapan ofisler değildir. Utku Çakırözer tam bir proje insanıdır. Turistik gezilerinin de mutlaka faydaları vardır.
SÜREKLİ SÖYLENİR
Günümüzde sadece Büyükşehir Belediyesinin değil, birçok kişinin ağzında bir söylem var. ABD ile stratejik ortaklık ve AB’a üyelik. Hatta bazılarımız Türkiye’nin AB’ı kurtarabileceği de konuşuluyor. AB’nin bizi alma niyeti yok. Aslında her şey çok açık olarak karşımızda duruyor. Önceki akşam CNN Türk de bile tartışılıyordu. Uygarlığın Asya’ya kaydığı değerlendirmesi yapılıyordu. Para, pul ve teknolojinin, doğal kaynakların Asya’da olduğu vurgusu yapılıyordu. Asya’nın birçok ülkesinde de büyük belediyeler var. İşbirliği yapılabilir. Türkiye’yi AB kapısına bağladılar, boşuna bekliyoruz. Belediyeler de konu dışı olmalarına rağmen, proje yapacaklarını açıklıyor. Ardından günün haberleri olarak, okul ziyareti ve aynalı sazan göletlere salındığı duyuluyor. Almanya’nın ve Avrupa’nın diğer ülkelerde görülen ekonomik daralmaya çözüm aranıyor. Avrupa’nın genelinde bir ekonomik durgunluk var. Ülkede bir şey yokken, bir emirle Eskişehir’e Kalabak suyu getirildi. Kendi yağımız ile kavrulma dönemidir. Bir de sağlam projeler yapacak donanım gerekiyor.