Geçtiğimiz günlerde sırf meraktan, elektronik eşya satan şehrimizdeki yerli işletmeler başta olmak üzere, ithal işletmeleri de ziyaret ettim. Telefondan, bilgisayara kadar pek çok ürünün Çin malı olduğunu gördüm. Çin malları kötüdür imajını da zaman içinde Çin ortadan sildi. Bir işyerinde baba ve üniversitede okuyan çocuğu Çin malı olan ve fiyatı 35 bin lira civarında olan bilgisayarı inceliyorlardı. Özellikle üniversite öğrencilerinin birer bilgisayarı olması gerekiyor.
ÇİNLİLER GELİYOR
Yine geçtiğimiz günlerde Eskişehirli bir işadamı Çin’e gitmek istediğiniz söyledi. Bu işadamımız “ senin söylediğine son altı aydır inanıyorum. Çinliler Amerika ve Avrupa’yı geçti. Uygarlık doğuya geçti. Bizde buna göre pozisyon almalıyız” dedi. Önümüzdeki günlerde Türkiye’de büroları olan yatırımcı Çinli bir grup Eskişehir’e gelecek. Grubun başında Çinli bir milletvekili de var. Bende kendileri ile birlikte birkaç sanayi kuruluşumuza gideceğim. Eskişehir’in nitelikli göç almasından yanayım.
ETO FUARA GİTTİ
Kısa bir süre önce ETO üyeleri, Çin Halk Cumhuriyeti’n Guangzhou şehrinde düzenlenen Canton İhraç Ürünleri Fuarına gitti. Çin’deki bu yer aynı zamanda Eskişehir ile kardeş şehirdir. ETO üyeleri Çin’in bu kentindeki fuar dışında, Hong Kong’da başka bir fuara da katıldılar. 2 binden fazla firma ile görüştüler. ETO üyeleri karşılıklı ilişkileri geliştirmeyi düşünüyorlar. Ekonomik yönden yükselen Asya’da kim gezerse kazançlı çıkacaktır. Çin deki üniversitelerde öğrenim gören Eskişehirli genç sayıda artıyor. Bu gençlerle de zaman zaman görüşüyorum.
HERKESİN KONUŞTUĞU
Bütün dünya bugün Çin’i konuşuyor. Bu görülüyor. Çin’deki ekonomik büyümeye karşı Trump bir savaş açmak zorunda kaldı. Bu duruma Çin’in hazır olduğu da görüldü. Trump’un kararları en başta Amerika’daki iş çevreleri tarafından, tepki gördü. Kararlara dava açanların çok olması dikkat çekiyor. 1949 yılında kurulan Çin, nereden nereye geldi. Açlık, konut, sağlık, afyon savaşları derken, dünya devi ortaya çıktı. O yoksul ülke şimdi bambaşka bir yere geldi.
AYAKKABI ALIYORLAR
Eskişehir’de de çok kişi Çin’den ayakkabı ve gözlük gibi siparişler veriyor. Ben en başta Türkiye’de üretilen yerli mallarını tercih ediyorum. Çinliler ile işbirliğini sanayimizi geliştirmek için kullanmalıyız. Eskişehir’e yatırım ve işbirliği yapmalarını sağlamalıyız. ETO’nun yaptığı gibi ticaret de gelişmelidir. Kısacası Çin’in dünyanın üretim merkezi olmasından yararlanmalıyız. Bugün Çin’i anlamakta önem taşıyor. Şunu da belirtmek istiyorum. Eğer, Atatürk’ün yolundan onun ölümünden sonra, tüm iktidarlar için geçerlidir. Ayrılmasaydık. Bugün farklı bir noktada olurduk. Bugün onun acısını çekiyoruz. Bugün Eskişehir’de bile stadyuma ismi tartışıyoruz. Eski bakanlarımızdan Nabi Avcı düzenlediği basın toplantısı ile son noktayı koymuştu. İki defa bu konuyu yazdım. Ama toplantıya katılan başka gazetecilerin bile aklına bakan olarak onun söyledikleri gelmiyor.
KAFA YORMALIYIZ
Tarihte ilk kez olarak, Çin merkezli Doğu, öncü bir insanlık seçeneği olarak devreye girmeye başladı. Bu konuma, örneğin Japonya veya Güney Kore gibi ülkelerin değil de Çin’in ulaşmasının nedeni, Çin’in yaşadığı siyasal sürecidir. Bu süreç hem özgün hem de tüm dünya toplumlarına seslenebilecek çapta bir modernite odağı yarattı.
Dünyadaki son gelişmeler, Çin’i geleceği açılan bir kapı mı yapacak? Bugünden yarına net bir şey söyleyemeyiz. Ulus devletler, bu konumlarını önümüzdeki dönem yeniden sağlamlaştıracak. ÇHC Devlet Başkanı Şi Jinping’in ne diyor? “Osmanlı İmparatorluğu Avrupa’nın yükselişini durduramadı. İngiliz İmparatorluğu Amerika’nın yükselişini durduramadı. ABD de Çin’in yükselişini durduramayacak…” Trump gelişmeleri nasıl görüyor? Aldığı kararlar, ABD’li egemenleri telaşlandırdı. Kısacası, basit bir ticaret savaşının içinde değiliz. Ekonomi ve ticaret ile ilgili odalarımız, dünyadaki gelişmeleri takip ediyor. Bizde katkı vermeye çalışıyoruz.