CHP Genel Başkanı Özgür Özel yaklaşık 15 günde iki kez Eskişehir’e geldi. Önceki günkü ziyaretinde Özgür Özel, Haller Gençlik Merkezi’ndeki “Her Gencin Hakkı: Nitelikli, Özerk, Demokratik ve Yaşanabilir Üniversite” paneline katıldı. Ardından da Tepebaşı Belediyesi tarafından hayata geçirilen Ferdi Zeyrek Yaşam Merkezi’ni açtı.
Bu tür üst düzey ziyaretlerde biz kentin gazetecileri olarak ziyarette geçen konularda ulusal gündemden ziyade Eskişehir ile ilgili açıklamalara gazetelerimizde yer veririz.
ÖZGÜR ÖZEL SONUNA KADAR HAKLI
Ancak Özgür Özel’in katıldığı panelle ilgili ben konuyu çok önemli bulduğum için üniversite mezunlarının işsiz kalması ile ilgili sözlerini manşete taşıdım. Özel her 3 üniversite mezunundan birinin işsiz olduğuna vurgu yaptı, “Bu kadar üniversite açılıyor ama planlama yok. Gençler yıllarca okuyup sonunda iş bulamıyor. Çünkü devlet, hangi alanda ihtiyaç var, hangi bölümde istihdam gerekiyor, bunu hesaplamıyor” dedi. Üniversite mezunu işsizler ülkesi olduğumuzu söyledi…
Bu konuyu önemsiyorum çünkü Türkiye, genç neslini kaybetme riskiyle karşı karşıya…
Bunu, Eurostat’ın bir dizi istatistiksel çalışması ve Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün (OECD) bu ayki raporu ortaya koyuyor. Yaklaşık 40 ülkeden ham verilerin aralıksız derlendiği bu raporda, Türkiye'nin gerçek bir yön değişikliği yapmaması durumunda gençliğinin büyük bölümünü kaybedeceğine vurgu yapılıyor.
GÜNEY AFRİKA’NIN DA GERİSİNDEYİZ
Eğitimdeki gerileme ve artan işsizlik tehdidine dikkat çeken rapor ne diyor?
Türkiye’deki gençler hakkında analizde, yükseköğretim sistemindeki derin krizin, ülkenin genç kuşağını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya bıraktığından bahsediliyor. Öyle ki 18-24 yaş arası gençlerin üçte biri, ne eğitimde ne işte ne de mesleki eğitimde yer alıyor. Bu oran 38 ülkenin yer aldığı OECD ülkeleri ortalamasından iki kat daha fazla! Maalesef bu ortalama ile Güney Afrika’nın da gerisinde kalıyoruz!
Yine 18-24 yaş grubundaki kadınlar içinse durum daha vahim. Bu gruptaki kadınların nerdeyse yarısı denecek bir oran olan yüzde 42’lik kesim hiçbir eğitim ve istihdam alanında yer almıyor.
Maalesef bununla da kalmıyor. Rapora göre Türkiye, yeni mezun istihdamında 33 Avrupa ülkesi arasında son sırada! Üniversite mezunlarının işsizlik oranı, genel işsizlik oranının da üzerinde seyrediyor. Üniversite mezunu işsizlikteki bu yüksek oranla Türkiye, 33 Avrupa ülkesindeki tek ülke!
Rapora göre çocuk işçiliği de hızla artıyor. 15-17 yaş arası çalışanların oranı dört yılda yüzde 16,2’den yüzde 24,9’a çıktı. Ne acı ki 2025’te 68 çocuk işçi hayatını kaybetti.
YAPISAL UYUMSUZLUK
Peki nasıl bu duruma geldik? Elbette bunu açıklayabilecek kişi ben değilim ancak konuyla ilgili uzman değerlendirmelerine göre bu uçurumun nedeni eğitimle ekonomi arasındaki yapısal uyumsuzluk.
Kısacası üniversiteler sayı olarak büyürken iş piyasası, üniversite mezunlarının niteliklerine uygun iş sunamıyor.
Özgür Özel dünkü açıklamalarında tam da bununla ilgili üniversitelerle sanayi arasında kopukluk olduğuna dikkat çekti. Özel, “Mühendislik fakülteleri dolu ama sanayi nitelikli eleman bulamıyor. Eğitim ile üretim birbirinden tamamen kopmuş durumda. İşte bu, plansızlığın ve liyakatsizliğin sonucudur” demişti.
KÂBUS OLMASIN!
Avrupa’nın gıpta ile baktığı gençliğimizin içinde bulunduğu tablo bu. İktidarsa, düşmanı sevindiren bu tablo için gözle görülür bir çözüm arayışı sunmuyor. Eğitim, ekonomi, sağlık, hukuk gibi toplum refahını sağlayacak ana unsurlar siyasete kurban edilirken, koca bir gençliğin elden kayışını hüzünlü gözlerle seyrediyoruz…
Ancak, Başkan Ayşe Ünlüce’nin de dediği gibi bu karanlığın içinden güzel bir gelecek çıkarmalıyız… Aksini düşünmek tam bir kâbus olur…