İnsanlığın utancı ve tarihin en acımasız asimilasyon politikaları modernleşme sürecinin yaşandığı 21 asrın ilk çeyreğini yaşadığımız şu dönemde Anayurdumuz Orta Asya’nın göbeğinde gerçekleşiyor. Çinlilerin tarih boyunca Türk milletine olan hınçları ve intikam duygularının muhatabı Doğu Türkistanlı kardeşlerimiz oluyor.
1949 yılından beri Çin Halk Cumhuriyeti’nin siyasi ve iktisadi kontrolü altında olan Doğu Türkistan Orta Asya’nın orta kesiminde yer alan Türkistan’ın doğu bölümünde yer alır. Bu bölgeye bazı kaynaklarda “Uygurların Ülkesi” de denmektedir.
Çin, Doğu Türkistan da işgal ettiği bölgelere işgal tarihinden bu yana etnik temizlik ve asimilasyon politikası uygulayarak 35 milyonu aşkın Doğu Türkistanlı kardeşlerimizi katletmeye devam ediyor. Çin zindanlarında sırf Müslüman oldukları için Uygur Türklerine yapılan zulüm gün geçtikçe artmakta ve dünya 3 maymunu oynamaktadır.
Öz yurdunda esir olmanın en acı yanıdır Uygur Türklerinin hikâyesi. 50 yılı aşkın süredir taciz, tecavüz, işkence, aç bırakma, ilaçlarla kısırlaştırma, kobay olarak kullanılma, yeni doğum yapan kadınların bebeklerini gasp etme bunun gibi birçok işkencelere maruz kalan Uygur Türklerine yapılan işkencenin asıl sebebi İslam düşmanlığıdır. Fakat Çin yaptığı bu soykırımı asla kabul etmemekle birlikte üstüne normalleştirmeye çalışmaktadır.
Birçok ülkeden araştırmacılar, akademisyenler, gazeteciler Çin’in eylemlerini kültürel soykırım olarak nitelendirmelerine karşın Müslüman ülkeler ve diğer dünya ülkelerinin yeterli ve net tepkiyi göstermemesi işin diğer acı tarafı. Çin’in Uygurlara yönelik baskıcı politikaları, ABD Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu’nda tartışıldığında en çok dikkat çeken de Müslüman ülkelerin somut bir tavır sergilememeleri olmuştu.
Çin’in bu zulmü, insanlığın utanç levhası olarak her geçen gün büyümekte, sadece ticari kaygılar ve politik endişeler sebebiyle İslam dünyası gibi biz de yaşananlara ne yazık ki açık, net bir tepki koymakta çekimser tavır sergilemekteyiz.
Güneşin doğduğu, insanlığın battığı yer Doğu Türkistan kan ağlarken insanlık hala üç maymunu oynamaya devam ediyor ve uzun bir sürede böyle devam edeceğe benziyor. Çünkü ticari kaygılarımız insanlığımızdan daha büyük..
