Dünyaca ünlü şairimiz Nazım Hikmet bir şiirinde ” Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine” demiş. Fikrimizi korkmadan söyleyeceğiz. 100 Çiçek açacak, 100 fikir yarışacak. Fikirlerin çokluğu zenginlik olarak görülecek. Kardeşçe paylaşımda bulunacağımız bir bayram yaşayacağız.

Küresel salgının sona ermesi ile birlikte, bayramlar eski tadına gelmeye başladı.

Bayram öncesi maaşlarını alan vatandaşın çarşıya pazara akın etmesini beklerdik. Ama alışveriş bir sakinlik var. Alış veriş yapanlarda var. Alış veriş merkezleri ve firmaların

Alamayanlar dersek daha doğru olur. Aslında firmalar büyük indirimlerde yaptıklarını açıkladılar. Biz tüketicilerin cep telefonlarına son günlerde indirim mesajlarından başka bir şey gelmiyor. Fiyatların hala yüksek olduğunu gözlemliyorum. Bir çift ayakkabı 1.500, bir pantolon veya tişört 500 liradan başlıyor. Daha markalı ve kalitesi yüksek bir ürün ise bu yazdıklarımın birkaç katı fiyata denk geliyor.

ALIM GÜCÜ ÖNEMLİ
Yani paranın alım gücünün hala düşük olması biz dar gelirliler açısından büyük bir sorun teşkil ediyor. Ama daha büyük sorun insanlardaki tedirginlik var. Yurttaşlarımız para harcamaya çekiniyor. Yarınki fiyatlar düşündürüyor. Gıda maddelerindeki yükselişler yurttaşların alış veriş yapmadan önce iki kez düşünmesine neden oluyor.

SIKI KONTROL ŞART
Daha yakın bir süreçte, zincir marketler, toptancılar fiyatlarla istedikleri gibi oynadılar. Etin, peynirin, suyun, unun, tuzun, yağın, yumurtanın fiyatı bir ayda üç katına çıktığını gördük ve şaşırdık.Tepkiler karşısında birazcık indirim geldi. Deterjanda, tuvalet kağıdında, sabunda da aynısı yaşandı. Vatandaş, çoluk çocuğunun yediğinden kesme noktasına geldi. Piyasa düzeninin sağlandığına dair bir görüntü henüz yok.

Yurttaşlarımız yeni oluşturan bakanlar kurulunun nitelikli ve uzman kişilerden oluştuğunu düşünüyor. Ama kaygıların da giderilmesi gerekiyor. Vurguncular hak ettikleri cezaya çarptırılmalıdır. Kafalarda soru işaretleri kalmamalıdır. Halkın çeşitli konulardaki endişesi dağıtılmalıdır.

SORUNLAR MASAYA YATIRILMALIDIR
Bir seçim yaşadık, sona erdi. Yeni kabine görev başına geldi. Seçimden galip çıkanları değil mağlup olanları konuşmayı bırakmamız gerekiyor. Onca yıldır aynı hatalarla aynı anormalliklerle aynı başarısızlıklara mahkûm olan CHP’yi tartışarak nereye varacağız? Tartışılacak bir şeyi de kalmadı. Oysa diğer yanda memleketin gerçek sorunları ve o sorunları çözmek için görev almış bir hükümet var. İşimiz, vatandaşın sorunlarının peşine düşmemiz, doğruya doğru, eğriye eğri dememiz gerekiyor.