Hani en başta emekliler olmak üzere çalışanların, maaşları belirlenirken, başvurulan kaynak kısa adı TÜİK olan Türkiye İstatistik Kurumu Türkiye’nin en mutlu şehirlerini açıkladı. Birinci sırada Sinop var. Son sırayı ise Şırnak aldı. Tabii ki, bu açıklamaya ilk önce Eskişehirliler tepki gösterdi. Ya da içlerine sindiremedi.
Sinop, Afyon, Bayburt, Kırıkkale, Kütahya, Çankırı, Düzce, Uşak, Siirt, Şırnak. Bu şehirde yaşayanlar gerçekten mutlu mudur? Acaba, bu şehirlerin mutlu olup olmadığını belirlemek için, havanınız temiz mi? trafik sıkıntısı var mı? İşsizlik ne kadar gibi sorular mı soruldu. Bu soruların karşılığı alındıktan sonra, bunlar mutlu denilmiş olabilir mi? Birkaç yıl önce Eskişehir’den Bayburt’a tayin olan bir bürokrat, gittiği Bayburt da bir tepenin üzerine çıkarak, fotoğraf çektirdi. Bu fotoğrafı da sosyal medya hesaplarından yayınladı. Bende fotoğrafı yayınlanması üzerine, hiç görmediğim Bayburt’un bu kadar olup olmadığını sordum. Fotoğrafı sosyal medya hesaplarından yayınlayan bürokrat da,” Yok, bunun gibi bir tepe var” dedi.
GERÇEKÇİ DEĞİL
Sıralamaya girdiği belirtilen bu illerin çoğunda yaşayanlar tedavi olmak için bile Eskişehir’e geliyorlar. Eskişehir gerçek anlamda eğitim ve sağlıkta Türkiye standartlarının üstündedir. Bundan Eskişehirli taviz vermez. Bunun için Tıp’ın acilini tartışıyoruz. Kapanma aşamasın gelen tıp fakültesi acilinin durumunu ilk önce bu köşede ben yazmıştım. Haberini de gazetemizden okurlarımıza duyurmuştuk. Olumsuzluklara rağmen, belirtine 10 şehirde yaşayanların büyük kısmı tedavi olmak, şifa bulmak için bile Eskişehir’e geliyor.
Üç üniversitesi en çok tercih edilen üniversitelerin başında geliyor. Eskişehir’de yeterli sayıda sinema, tiyatro, konser salonu, sergi salonu, kütüphane var. Spor imkanları ile gelişmiş illerin başında geliyor.Eskişehir’de birkaç tane kadın futbol takımı bile var. Bu takımlardan biri Türkiye liglerinde mücadele ediyor. Eskişehir yeniliklere açık bir şehirdir.
Şehir olarak gereksiz kurallar ya da ahlak kriterlerinin ötesine geçeli çok olmuştur. Bunda Balkanlardan göçlerin etkisi büyüktür. Eskişehir’de yaşayan herkes giyimiyle, konuşmasıyla kendini ifade etmekte özgürdür. Eskişehir aynı zamanda heykel ve müzeler kentidir. 10 ilde götürenler, eğlenmek ve kafa dağıtmak için bile Eskişehir’e gelmektedir. Bunun için Eskişehir gerçek anlamda bir turizm kenti olmuştur.
GÜVENLİ ŞEHİR VE YAŞANABİLİRLİK
Eskişehirli hep kendisine Eskişehir nasıl anlatılır diye sormaktadır?15 yıl öncesine kadar turistik hiç gelmediği, kışın çamurlu, yazın tozlu kent olarak tanımlanan Eskişehir, bugün ise Eskişehir’i fotoğraflardan, gazete sayfalarından ve televizyonlardan tanıyanların bile ortak düşüncesiyle’ Bozkır’da açan bir çiçek’ haline geleni gelmiştir. Eskişehir’de Kalabak su içenlerin bir daha gitmek istemediği bir kent haline gelen bir şehir olmuştur.
Dünya’da lületaşı’nın çıkarıldığı tek yer olan, uzay çağının madeni denilen Bor ile Toryum ve Altın gibi stratejik konuma yüksek madenlere sahip Eskişehir yüzyıllar boyunca önemini hep korudu. Kibele, Kral Midas, Yunus Emre, Nasrettin Hoca, gibi büyük değerler Anadolu’nun ortasındaki be kentte yetişti. Eskişehir, Hititler, Frigler, Lidyalılar, Persler, Galatlar, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılar döneminde önemini korudu.
İŞGALİ DE GÖRDÜK
Çok sayıda uygarlıkta önemini yitirmeyen Eskişehir’in esas gelişimini Cumhuriyet’e borçludur. Kurtuluş Savaşı öncesinde İngiliz ve Yunan işgallerini yaşayan Eskişehir, Kurtuluş Savaşı döneminde Atatürk’ün, Kuvayı Milliye’nin yanında oldu. Kurtuluş Savaşında zafere giden ve Cumhuriyet’in kurulmasıyla taçlanan yol bugün Eskişehir-Bilecik il sınırları içindeki İnönü Savaşlarıyla açıldı.
Savaştan sonra Cumhuriyet’in ilk yıllarından başlayarak, Eskişehir kısa bir zamanda yeniden canlandı. Bu gelişmede devletin desteği büyüktür. Bu dönemin önemli kamu yatırımlarının başında 1894 yılında kurulan, Cumhuriyet ile gelişen Cer Atölyeleri ile 1933 yılında kurulan Şeker Fabrikası ve Tayyare Bakım Atölyesi gelir. Bugün ise Eskişehir Organize Sanayi Bölgesinde ve İlin diğer yerlerindeki Arçelik’ten Sarar Giyim’e, Eti Bisküvi ile Kılıçoğlu Kiremit’e kadar 700’ün üzerinde irili ufaklı fabrika ülke ekonomisi ile kent ekonomisine büyük destek sağlamaktadırlar.
Cumhuriyet’in ilk yıllarında Cer Atölyesi olarak kurulan ve şimdiki adıyla TÜRÜSAŞ ile Türk Hava Kuvvetleri’nin 1. İkmal Bakım Merkezi ve dünyada çok önemli bir yeri olan TEI Türkiye’nin Eskişehir’in gurur kaynaklarıdır. Bu kuruluşların Türkiye ekonomisine katkıları büyüktür. Kalıplara sığmayan bir şehirde bizler mutlu mutlu yaşamaya devam ediyoruz.