Biliyorsunuz 2Eylül Haber ve 2Eylül Gazetesinin klasiği haline gelen ve yerel medyada merakla takip edilen bazı programlarımız var. Örneğin; “3 soru 3 cevap, Söz Sizde, Sizin Sayfanız” gibi ilgiyle takip edilen bu programlarımızdan “3 soru 3 cevaba” geçtiğimiz günlerde konuk olan Türk Harb-İş Sendikası Eskişehir Şube Başkanı Hasan Atak’ın çok çarpıcı bir sözü dikkatimi çekti. Sayın Atak üyelerinin sorunlarını anlatırken öyle bir söz söylüyor ki gerçekten insanın tüyleri diken diken oluyor. “Maaş değil milli beka meselesi!”
Yaşanan ekonomik sorunlar ile ilgili her kesimin ses yükselttiği bir dönemden geçiyoruz. Sayın Atak diyor ki, “ Bu sorunlarımızın Cumhurbaşkanımıza iletilmesi anlamında mektuplar verdik bilgi notları hazırladık fakat bugüne kadar maalesef bir sonuç alamadık. En sonunda da Emek Nöbetimizi şu sloganla oluşturmaya çalıştık artık bu sadece bir maaş meselesi değil milli beka meselesidir diye. İnsanlar artık sadece gerçekten ciddi bir geçim derdindeler evine götürüp götüremedikleri paranın miktarına bakıyorlar. Çünkü eğitim, sağlık, gıda ve kira harcamaları almış başını gitmiş. Bu konu dışında da bir konu konuşamıyoruz. Her ne kadar sendikamızın gerektirdiği baştaki çalışmaları yapıyor olsak da bütün her şeyin önüne geçen inanılmaz bir ekonomi ateşi, geçim sıkıntısı ateşi var. Milli Savunma, bir ülkenin bağımsızlığını koruması anlamında en önemli alanların başında gelir.”
Ve oradan örgütlü oldukları savunma sanayi alanındaki hassasiyete de şu sözlerle dikkat çekiyor, “Siz eğer Milli Savunmayı bağımsız hale getiremezseniz bu bağımsızlıkta şöyle değil dışarıdan uçak, gemi, tank alabilirsiniz, önemli olan milli üretimi kendiniz yapabiliyor musunuz, bu üretime katkıda bulunabiliyor musunuz bunun da en önemli adımı bizim fabrikadan geçiyor. Belki birçok Eskişehirli bunun farkında değil ama Eskişehir’de 1.Hava İkmal yeni adıyla 1.Hava Bakım Fabrika Müdürlüğü, öyle bir fabrika Türkiye’de yok, tek fabrikayız biz. Bu fabrikanın herhangi bir şekilde üretimde, sistemde sekteye uğraması demek Eskişehir’de birçok insanın, esnafın, geçimle ilgili olan, ekonominin dönmesine neden olan her kalemin, o çarkın bir şekilde etkilenmesi demek. Burada çalışan insanların gelir düzeyinin arttırılması fabrikanın korunması sadece bize değil Eskişehir’de ki herkese düşüyor. Birçok arkadaşın F4’lerin uçtuğundan haberi yok, hala zannediyorlar ki F4 tedavülden kalktı, uçmuyor. F4’lerimiz, F16’larımız uçuyor ve biz bunların tamamen fabrika seviyesi bakımını Eskişehir’de yapıyoruz. Burada eğer bağımsız bir güç oluşturacaksanız bizim yaşadığımız sorunda Türkiye’nin silahlı kuvvetleri caydırıcı bir noktaya gelecekse de az önce belirttiğim gibi buradan geçiyor. Bununda temelinde ne var eğer siz tecrübeli, kalifiyeli bir eleman bulamazsanız, yetiştiremezseniz sizin hiçbir şekilde milli üretime katkıda bulunmanız mümkün değil.”
Doğrusunu isterseniz ülkenin güvenliği ve güvenlik duvarının sürdürülebilirliği konusunda çok önemli bir sektörde faaliyet gösteren insanların sesini duymak yarınlara dair umutları büyütmek adına çok değerli. Bizim meselemiz Hasan Atak veya bir başka ismin ne yaptığı değildir. Doğruyu söylüyor mu, söylemiyor mu? Ona bakmak gerekli. Bugün Sayın Atak’ın söyledikleri gerçekten çok önemli.
Bazı değerlerin kaybolup gitmesini, bilmeden elimizin altından kayıp gitmesini fark etmeyebiliriz ve onun acısını çok sonra hissederiz. Dileğimiz odur ki Türkiye ekonomik anlamda içine düştüğü anafordan bir an önce çıksın toplumun başta savunma sanayi çalışanları olmak üzere her kesimi rahatlamasın. Çünkü bazı sıkıntılar eğer giderilemez ise eğer domino taşı etkisi yapar da ortaya altından kalkılması güç bir tablo çıkar Allah korusun… Çünkü başka Türkiye yok…
