Cumhuriyet Halk Partisi bir yandan zor bir süreçten geçerken, diğer yandan delege seçimlerini sürdürüyor.

Eskişehir’de de bu süreç tamamlandı. Kurtuluş ve Gökmeydan mahallelerinde yapılan seçimlerle birlikte Eskişehir’deki mahalle delegeleri belirlendi.

Seçimlerde “mavi” ve “beyaz” listeler yarıştı.

Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un desteklediği mevcut ilçe başkanı Rahmi Çınar’ın mavi listesi ipi göğüsledi.

Ancak asıl mesele şu:
Kazandı ama nasıl kazandı?

Cevabı basit…

Belediyenin gücüyle…

Beyaz liste, deyim yerindeyse, dişini tırnağına takarak mücadele etti.

Adeta bir “devlet-halk” çatışması gibi bir tablo yaşandı.

Eğer bir benzetme yapmam gerekirse, belediyeyi bir TOMA, beyaz listeyi ise sisteme karşı çıkan halk gibi düşünebiliriz.

Beyaz liste harekete geçecek, TOMA biber gazı sıkıyor.

Beyaz liste sistemi eleştirecek, TOMA anında müdahale ediyor.

Beyaz liste konuşacak, TOMA susuyor ama susturuyor.

Beyaz liste “bu sistem yanlış” diyor, TOMA barikat kuruyor.

Beyaz liste “batsın bu dünya” diyor, TOMA tazyikli suyla karşılık veriyor.

Yani anlayacağınız, eleştirdiği düzene benzemekten kaçınamayan bir yapı çıktı karşımıza.
TOMA’lara, baskıya, halkın sesinin kısılmasına karşı çıkanlar, bu seçimde ne yazık ki aynı yöntemlerle sonuca ulaştı.

Ama bu örnekte halktan, örgütten, tabandan gelen beyaz liste, baskıya rağmen onurlu bir mücadele verdi.

Rakamsal olarak kaybetti belki ama vicdani bir duruş kazandı.

Kaybetti” demek aslında yanlış olur.

Çünkü evren sürprizlerle doludur.

Ancak bugün geldiğimiz noktada diyebiliriz ki…

Belediyenin arkasına saklananlar kazandı ama beyaz listeyi kimse TOMA’yla susturamadı.

Selam olsun direnenlere…

Selam olsun beyaz listede mücadele veren halka…

********************************

Kuantum Özge der ki:

Gün gelir, devran döner”