Geçtiğimiz haftaki yazımda, “Muhtarlar ricacı değil, icracı olsalar neler yapmazlar ki?” diye sormuştum. Yazının yayınlanmasından sonra muhtarlarımızın büyük ilgisi ile karşılaştım. Pek çok muhtarımız yazım ile ilgili güzel yorumlar yaptı. O yazımızda muhtarların yapılan değişiklikler sonrası kaybettikleri yetki alanlarının dışına çıkarak sıra dışı işlere imza attıklarına işaret etmiştik.

Kentsel dönüşümden, tebligatlara, yardım ve desteğe muhtaç insanlara sosyal yardımlardan, ihtiyacı olan öğrencilere sağlanan burslara, çocuğuna mama ve bez alamayan annenin sorunlarına hatta mahallesine doğalgaz getirilmesi konusuna kadar pek çok alanda kendilerini sorumlu hisseden,dert anası ve dert babası olan muhtarlarımızla gurur duydum.

Örneğin “2 Eylül Mahalleniz’de Muhtarlar konuşuyor” programımıza konuk olan Şeker Mahallesi’nin şeker muhtarı olarak yazdığımız Canan Arı son yazımdan sonra yine beni mesaj ve telefonla bilgilendirdi. “O kadar çok faaliyet yapıyoruz ki sizlere anlatırken unutmuşuz. Mahallemizde muhtarlığa başladım başlayalı iş başvuruları ile işçi bulma kurumuna döndü muhtarlık.Burs anlamında da öyle.Yardımlarımızsadece Ramazan Ayı’nda değil, yıl boyunca devam ediyor.1000 adetten fazla engelli sandalyesiverdik. Özellikle okul zamanı kırtasiye, okul formaları gibi yardımlarımızın yanında giyim yardımlarımızda devam ediyor.Yeni doğan bebeklere bütün ihtiyaçları olan şeker bebe bohçası hazırlayıp götürüyorum. Hafta sonu tatilinde spor yaptırıyorum. Hemşirelik okulunda okuyanlara tansiyon cihazları alıp verdim. Tebligatların bize gelmesinden ben rahatsız değilim. Fakat postane az elemanla çok iş yapma peşinde. Bu seferde haber kâğıtlarını iş yükünden dolayı postacılar kapılara yapıştırmıyorlar. Haberli olan tebligatını bizden alıyor. Olmayan vatandaş da mağdur olabiliyor. Evde olunduğu halde zile basılmadığından şikayet ediliyor.”

Yapılanları dinliyoruz, haliyle şaşırıyoruz. Sadece bu kadar değil. İhtiyaç sahiplerine ayda bir kilogram kıyma dağıtan var, kirasını ödeyemeyenin kirasını ödemesi için aracı olan var. Elektrik ve doğalgaz faturasını ödeyemeyenler muhtara başvuruyor. Muhtar duyurusunu yapıyor. Bir hayırsever de ödemesini. Kuşu, kedisi, köpeği, keçisi kaybolan muhtardan destek istiyor.

Muhtarın görevlerine baktığınızda yukarıda saydıklarımızın hiç birisi görevleri arasında yok. Ancak şartlar ve yaşananlar muhtarların vatandaşa hizmet şeklini değiştirmiş. Örneğin; muhtarın kan ihtiyacı olana kan bulmak gibi bir görevi yok. Muhtarlar sosyal medyada buna da aracılık ediyorlar. Talep gelmeyen, gelen bu gibi talepleri de ilgili kurumlara yönlendiren, çok az nüfusa ve merkezde oldukları için sorunsuz mahallelerde muhtarlık yapan da var. Sorunlarını arka arkaya sıralayan da.

Muhtarlarımız belediye başkanları gibi seçimle iş başına geliyorlar. Seçimle işbaşına gelen muhtarlar sorunlarının çözümünde benim gördüğüm kadarıyla tamamen ricacılar demiştim önceki yazımda. Muhtarlar konusu gerçekten her geçen gün ilginç bir boyut kazanıyor. İkametgah, nüfus kayıt örneği ve benzeri bütün evraklar internet ortamında üstelik ücretsiz alındığından bu yana vatandaşların muhtarlıklarla işi kalmadı. Neticede muhtarlığa gitme amacı değişti. Sanırım buna bağlı olarak muhtarların da hizmet etme biçimi.

Muhtarlar vatandaş ve kurumlar arasında köprü görevi görüyorlar ya, biz de, “muhtarlar ve yönetenler arasında köprü olmayı” sürdüreceğiz.Bakalım bu işin boyutu nereye varacak?Daha şimdiden bazı mahallelerde genç muhtar adayları çıktı bile. Her şeyin değiştiği gibi muhtarlar da değişiyor. Acaba muhtarlığa farklı bir bakış ile bakan yeni nesil muhtarlar mı geliyor?