Eskişehir’in çevre yolu sorunu var diye yıllardır konuşulur. Bir dönem zamanın Bayındırlık ve İskan Bakanı olarak görev yapan Faruk Nafiz Özak döneminde Eskişehir ziyaretinde önüne konulan çevreyolu dosyasını hatırlayan var mı? Biraz hafıza derinliği olanlar bu konuya hatırlarlar. Aradan 20 yıla yakın zaman geçmiş olmasına rağmen rahmetli Kemal Unakıtan döneminde sorun fark edildiği için mevcut yol üzerinde genişletme ve rehabilitasyon yapıldı hepsi o kadar.

“Bu konu yine nereden çıktı ?” diyenler olabilir. Olsun, desinler. Varsın birileri bu konuyu istedikleri gibi yorumlasın. Hatta birileri de çıksın “Belediyeler Eskişehir’de 20 yıldır yol açmadı ki?” falan diye de savunma yapsın. Yahu belediyeler yapmadıysa o onların günahı vebali. Onların hesabı ayrı sorulur. Siz asıl yapılması gerekeni niye yapmıyorsunuz?

Anlatayım. Geçtiğimiz gün gazeteden eve giderken belediye otobüsünün içinde Alpu kavşağına vardığımda yolun öbür tarafındaki kuyruğun ucu neredeydi biliyor musunuz? Tam OSB girişindeki köprü altındaydı. Muhtemelen kartal kavşağı civarında meydana gelen bir kaza sebebiyle trafik durmuş, tırlar, servis araçları, özel otomobiller, minibüsler hepsi sıra sıra dizilmiş, ışıklarını yakmış üç şeridin üçünü de doldurmuş bekliyorlardı. Düşünün yüzlerce değil bine yakın aracın saatlerce beklediği o kuyruktaki yaktıkları yakıtın hesabını bir yapın bakalım. Yakıtı geçtik, bir an önce mesaisini tamamladığı için evine gidip istirahat etmesi gereken OSB çalışanlarını, minibüste, otobüste bekleyen ve acil bir işi olan vatandaşların zaman kaybını düşünün. Bu bir defa olan bir şey değil. Nerede ise haftada bir iki kez meydana gelen bu tür tıkanmaların sebep olduğu maddi kayıpları zaman kaybını bir düşünün. Böyle bir yaklaşım olabilir mi, çevre yolu trafiği ile şehir trafiğinin iç içe geçtiği başka bir kent var mıdır acaba? Böyle çilesi süren bir Başka şehirden söz edilebilir mi?

Şöyle yatırım yaptık, bu kadar milyarlık yatırım gerçekleştirdik falan… filan… Hepsi bir yana bir çevre yolu yapılabildi mi? Bu saatten sonra yapılabilir mi? Yahu ölüm yolu diye nitelenen Alpu yoluyla ilgili verilen sözlerin üzerinden tam 5 yıl geçti. Bu yolu tamamlayıp hizmete açabildiniz mi? Daha geçenlerde o yolda bir ailenin bütünlüğü yok oldu değil mi? Örneğin Eskişehir’in Seyitgazi üzerinden güneye açılan yolu yapılabildi mi? Neden yapılmadı acaba?

Çevre yolu ile ilgili gerçekler Allah korusun yine ölümlü, yaralamalı kaza olduğunda ancak hatırlanır. O zamanda toplumun gazını alacak birkaç açıklama yapılır sonrası yine zamana bırakılır. Peki, neden böyle olur? Sorunun cevabını aslında herkes biliyor. Neymiş efendim, “merkezi iktidar ile yerel yönetimler uyumlu değilmiş!” Böyle bir mantık olabilir mi? Hani derler ya, “herkes kendi bacağından asılır!” mesel tamda budur. Sen üzerine düşeni gözle görülür şekilde yap, yerel yönetimlerden hesabı vatandaş sorsun. “Şunu yaptık, bunu yaptık ama vatandaş bize yerel yönetimlerde destek vermiyor” diyerek vatandaşı üstü kapalı “nankörlük” ile suçlamak yerine. Eskişehir’in kronikleşmiş sorunlarına kalıcı çözümleri üretin, gereğini yapın sonra da vatandaşa deyin ki; “Bizim yaptıklarımız bunlar, takdir sizin!”

Aslında yerel yönetimlerde, merkezi iktidarlarda siyasi partilerine bakılmaksızın bu ülkenin gerçeği ve parçasıdır. Ama onları sınıflandırmak, kutuplaştırmak, şehirleri bile ayrıştırmak, hizmet bölüşümünde siyasi getiriye göre davranmak hiçte adaletlice bir düşünce değildir. Hele Eskişehir gibi Anadolu’nun ortalaması bir kent bunu hiç hak etmiyor. Eskişehirlilerin genel seçimde verdiği desteğin sebebini de, yerel seçimdeki tercihini de birilerinin doğru analiz etmesi gerekiyor. Gerçekten çevre yolu büyük bir ayıp olarak karşımızda duruyor. Bu ayıp herkese yeter!