CHP İl Kongresi tamamlandı ama tartışmalar bitmek bilmiyor.
Söylenecek o kadar çok şey var ki…
Sonra da ben bir hafta boyunca CHP yazınca, "Özge yine CHP’ye taktı" diyorlar.
Eeee ne yapayım, siz de bu kadar malzeme vermeyin!
Geçtiğimiz günlerde düzenlenen kongre sonrasında CHP İl Başkanı Talat Yalaz yeniden başkanlığa getirildi.
Yani diğer partileri demokrasiyle imtihan eden CHP, kendi kongresini blok listeyle, tek adayla halletti.
Aday olmak isteyenlerin karşısına çıkan duvar ise sadece siyasî değil, adeta fizikseldi de…
TOMA, “siyasi güvenlik bariyeri” kurdu.
Aaa…
Demokrasiye zarar gelmesin diye tabii…
Bunlar geçmişte kaldı diyelim...
O zaman biraz da geleceğe bakalım…
Yeni yönetim listesi gerçekten de "iddialı!"
Yok, böyle iddia…
Valla bak!
Yemin!
Üye sayısını artırarak iktidara yürüdüğünü söyleyen CHP’de o yönetimi görünce insan kendi kendine soruyor:
Gerçekten bu listeyle mi?
Listedeki bazı isimleri bırakın yolda görmeyi, isimlerini Google’a yazsanız “Bunu mu demek istediniz?” diye düzeltme çıkar.
Amaç ne peki?
Pasif bir yönetim mi?
Kritik dönemlerde çok ses çıkmasın diye alınmış bir önlem mi?
Soruyorum.
Blok liste yapılmasa bu listenin kaçı seçilebilirdi?
Yalaz madem bu kadar kuvvetli, üç başkanın ortak adayı olarak geldi, yönetim listesi neden çok zayıf?
En kritik soru ise…
Bu liste kimin listesi?
Gerçekten Talat Yalaz’ın mı yoksa Kazım Kurt’un mu?
İşte tüm bu sorularla baş başayız.
Ama cevaplar henüz yok.
Olmaz da…
Talat Yalaz’ın seçildiği ilk zamanlara gidelim.
Hâlbuki Yalaz, Kazım Kurt’a karşı zafer kazanarak, imkansızı başardı.
Hatta bu zafer çok bedeller ödetti.
Kimisi işinden oldu, kimisi aşından…
Şimdi ise adına “barış” deseler de adına “zaman kavga zamanı değil” deseler de…
Tek adaylı kongre olsa da…
Bu seçimin de bir kazananı oldu elbette.
Geçen kongre beklenmedik şekilde Talat Yalaz’a karşı seçim kaybeden Kazım Kurt…
Bu kongrede Talat Yalaz’a karşı seçim kazandı.
Öyle değil mi?
Peki ama?
Kim kime teslim oldu ki?
*********************************************************************
Kuantum Özge der ki:
“Olmadığı an bırak.”