İletişim çağını geride bırakalı çok oldu. Artık, dijital çağdayız. Kimimiz bu çağa uyuyor, kimimiz eski çağda yaşamaya devam ediyoruz. Bir banka reklam yapıyor. Şube açmadıklarını, dijital olarak hizmet verdiklerini söylüyor. Şubeleri bulunan bankalar bile müşterilerini dijital kullanıma geçmeleri için zorluyor. Çeşitli avantajlar sağlıyor. Oturduğumuz yerden, dünyanın öbür ucundan alış veriş yapıyoruz.
Dün sabah erken saatlerde, yabancı ortaklı, Eskişehir’de yıllardır faaliyet gösteren bir kurumun genel müdürü aradı. Uzun yıllara dayanan dostluğum olan genel müdürün konusu ‘Katı atık’ konusuydu. Genel müdür konuşmasında, iki CHP’li televizyonda internet üzerinden katı atık bedellerinin yatırabildiğini söyledi. Böyle bir şey yok. İster arama motorundan gir, istersen ESKİ’nin sayfasından yatıramıyorsun. Ben iyi eğitimli bir Eskişehirliyim. Aklımızla alay mı ediyorlar” dedi.
10 DAKİKA PROPAGANDA
Kızgın genel müdürü sakinleştirmek için, son Büyükşehir Meclis toplantısında başkan Ayşe Ünlüce, sürenin uzatılacağını söylemeye çalışmamaya çabalarken, genel müdür dostumuz sözümüzü keserek,” Mecliste dinledim. 1 dakika atık ile ilgili konuştu. Açıklayıcı bir şey yok. 10 dakika ise Eskişehir’de suyun ucuz olduğu konusunda konuşma yaptı. Belirsizlik devam ediyor. Bu soğukta insanların kuyruklarda olduğunu görüyorum. Üzerime birkaç abonelik var. Kolay yollar varken, niye kuyruklar teşvik ediliyor. Kolay yöntemler görülmüyor” dedi.
Telefonda benle uzun konuştuğu içinde rahatsız olduğunu hissettiğim genel müdür, şunları söyleyerek, telefonu kapattı:” Ben vatandaş olarak seni arıyorum. Derdimi kime anlatacağım. Etiketimi kullanmıyorum. Derdimi de sana anlatmaya karar verdim. Eskişehirliye yazık”.
Hemen şunu da yazayım. Derdini bana anlatmayı uygun bulan yabancı ortaklı kuruluşun genel müdürü, kamu kurum veya sivil toplum kuruluşları ile Eskişehir için ortak projelerde yapıyor. Eskişehir’de, desteklenmesi gereken, toplumsal projeleri destekliyor. Belki de, Büyükşehir Belediyesi ile de geçmişte, bu kuruluş projeler gerçekleştirmişte olabilir. Belki, Büyükşehir’e bir telefon ile sorununu çözebilecek olan genel müdür torpil istemiyor, soğuk havaya rağmen kuyrukta bekleyen vatandaşı, Eskişehirliyi düşünüyor.
ESGAZ’DA AYNI KONUMDA
Yine dün yaşanan bir olaydan yola çıkarak, ESKİ’nin uygulamaları dışında ESGAZ’ın hizmet uygulamasını da eleştireceğim. ESGAZ, dijital çağda, normal telefonlardan kendilerine ulaşılmasını istiyor. Bir abone, başka bir binadaki adresine abone olacak, abone kendisine verilen telefonu çevirdiğinde telefonda daha önceki aboneliği ile ilgili sorularla karşılaşıyor. Yeni aboneliği için işlem yapamıyor. Kontrole gelecek, saha elemanları kontrol edilecek adreslere gelmeyerek, telefon ile mesaj gönderiyorlar. Eğer abone olacak kişi mesajları göremezse, günlerce evinde veya işyerinde ESGAZ elemanlarını beklemeye devam ediyor.
ÇAĞA DESTEK
Eskişehir her araştırmada, Türkiye’nin en zeki insanlarının yaşadığı bir numaralı şehir çıkıyor. Bu tesadüf bir durum değildir. Eskişehirlinin iyi eğitimli ve çağı yakalayan tutumundan kaynaklanır. Ancak, Eskişehirlinin hızına yetişemeyen kurumlar var. Bu çağda, adrese gelmeden işlem yapan görevliler, cefakâr şehir halkını kuyruklara mahkûm eden, yöneticilere şehir halkı daha büyük tepki vermiyorsa, alçak gönüllüklerinden, kaynaklanıyor. Eskişehirli Atatürk’ten bu yana da ucuz kaliteli su içtiğini biliyor. Bu durumu da yetkili ve etkililerin iyi değerlendirmelidir. Uzun ve süslü laflara gerek yoktur. İcraat gereklidir.