Bir ara gündemin en önemli maddelerinden birisi “Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar” yani GDO’lar idi… Özellikle gıda ürünlerinin sebze ve meyvelerin maruz kaldığı bu durum ciddi ciddi insan sağlığı üzerindeki olumlu ya da olumsuz etkileri sebebiyle tartışma konusu olmuştu. Her şeyde olduğu gibi bu gündem maddesi de kaybolup gitti.
Konumuz böyle GDO olu gıda maddeleri değil ama Eskişehir’in GDO’lu siyasi gündemi… O da ne demek? İYİ Parti milletvekili Nebi Hatipoğlu’nun yaklaşan yerel seçimler ile ilgili yaptığı değerlendirmeler kamuoyunda ciddi tartışmaları da beraberinde getirdi. Hatipoğlu’nun tartışma yaratan sözlerinin ardından önce Yılmaz Hoca bazı açıklamalar yaptı, ardından Hatipoğlu bunlara cevap verdi.
Yetmedi CHP milletvekilleri sırasıyla Hoca’nın önüne kalkan olmak için açıklamalarına devam ettiler. K5ısa süre öncesine kadar bir siyasi platformda buluşmuş, ittifak etmiş insanların adeta birbirlerine yönelik bombardımana başlamış olması gerçek gündemin de ıskalanmasına sebep oluyor. Bu tartışmaların kamuoyunda çok yankı bulduğunu değerlendirmek mümkün değil. İşte bu sebeple halkın gündemiyle çok ilgili olmadığı için ortaya çıkan siyasi tartışmaları GDO’lu diye değerlendiriyorum.
Daha düne kadar siyasi platformda ortak hareket kabiliyetine sahip iki partinin de karşı karşıya gelmesine sebep olan tartışmalara baktığımızda vatandaşın gerçek gündemi ile uzaktan yakından alakası yok. Çünkü vatandaş geçim derdine düşmüş, bin türlü sıkıntıyla boğuşurken böyle tartışmalara ayıracak vakti olmadığını görüyoruz. Ulaşımdan, gıda fiyatlarına yağmur gibi yağan zamların altında ezilen vatandaşın çaresizliği bir tarafa muhalefetin kendi arasında yaptığı “kim başkan olmalı?” tartışması gerçekten ne kadar gerçekçi bir tartışma olabilir ki.
Bu tartışmaların hiç birisi emeklinin, asgari ücretlinin, dar gelirlinin “ekmek, su, kira, temel gıda” ihtiyaçlarına katkısı yok. Vatandaş kaderi ile baş başa kalmışken Eskişehir’de kimin belediye başkanı, kimin belediye meclis üyesi olacağı gerçekten gereksiz bir tartışma. Siyasiler açısından bu anlamı olsa bile vatandaşın bu konuda ne düşündüğü çok önemli.
Bu tartışmalar ailelerin çocuklarını okula gönderirken çocuklarının cebine harçlık, fırına gittiğinde garibana ekmek parası, markete gittiğinde ödeme aracı olmuyor. Bu tartışmalar insanların psikolojisini bozmaktan başka bir anlam ifade etmiyor.
Bu tartışmaların içerisine baktığımızda Eskişehir’in sorunlarının çözümü ile ilgili tek kelime yok. Örneğin trafik konusun da, ulaşımda, imarda yaşanan onca soruna tek kelime çözüm içeren cümle yok. Eskişehir’in yeni yüzyıldaki vizyonuna katkı yapacak yeni bir söylem yok… Sanayileşme, kentsel gelişim ve dönüşüm adına tek bir kelime yok. Peki, tartışılan ne? “Kim belediye başkanı olmalı? Hangi parti kimi aday göstermeli, ya da göstermemeli vesaire vesaire” çok anlamsız tartışmalar…
Benim bütün siyasilere, önümüzdeki yerel seçimde aday olmak isteyen herkese tavsiyem halkın arasına karışmalarıdır. Halkın nabzını tutmak isteyen halkın arasına girsin tartışmaların ne kadar gereksiz olduğunu daha iyi anlayacaktır. Hiç kimseyi gurbetçilerin akın akın geldiği Eskişehir’de Hamamyolu’nun, Adaların görüntüsü kimseyi aldatmasın.