Eskişehirspor bu hafta Tire 2021 ile deplasmanda karşı karşıya geldi.

Açıkçası maçın ilk yarısında beklediğim Eskişehirspor’u göremedim.

Baskı kuramayan, oyuna bir türlü giremeyen bir takım vardı sahada.

Normalde bizim olmamız gereken pozisyonlara rakip takım girdi ve bu bile başlı başına “Neyi yanlış yaptık?” diye düşünmemiz gereken bir durumdu.

Bir yandan da iki tane net penaltımızın verilmemesi var…

Maçın kaderini etkileyebilecek anları görmezden gelmek kolay değil.

Bu maçta biraz hakemin şanssızlığına da karşı oynadık.

Maçın son dakikalarında ise Tire’nin ne kadar hırslandığını hepimiz gördük.

Tek bir hatada beraberlik gelebilirdi.

İşte o an anladım ki bu maç tam anlamıyla bize bir “ders” niteliğindeydi.

Karşıyaka maçına çok daha hazır çıkmamız gerektiğini düşündüm.

Bir de işin taraftar kısmı var tabii…

Nefer’in deplasmana gidemeyeceğini açıklaması, şehrin hâlâ takıma hak ettiği desteği verememesi…

Bunları gördükçe içten içe üzülüyorum.

Bu takım zaten yıllardır yeterince zorluk yaşıyor, bir de şehrin ileri gelenlerin desteği eksik olunca iş iyice ağırlaşıyor.

Karşıyaka maçında dolu tribünler görmeyi o yüzden çok istiyorum.

Eskişehirspor tribün dolu olduğunda bambaşka bir kimliğe bürünüyor çünkü.

Ama her şeye rağmen önemli olan kazanmaktı ve bunu başardık.

Tire deplasmanından 1-0’la döndük, dört maçtır yenilmiyoruz.

Bu bile moral olarak çok değerli.

Şimdi sırada Karşıyaka var.

Umarım hem takım hem şehir olarak daha hazırlıklı, daha motive ve daha kenetlenmiş oluruz.