Dünyada en geçerli ya da kabul edilen üzerine ciltler dolusu kitaplar yazılan spor futboldur. Gazetelerin spor sayfalarında öncelik hep futbola olmuştur. Eski milletvekilimiz Prof. Dr. Süheyl Batum, Galatasaray Kulübüne başkan adayı olunca, bizim Erhan Ünal’a vaatte bulundum. Eskişehir’e birkaç futbolcu desteği olabileceğini söyledim.
CHP’den bir dönem hem de genel başkanlık ve parti sözcülüğü yaptığı dönemde milletvekili olan Prof. Dr. Süheyl Batum, İstanbul’da özel bir üniversitenin kurucu rektörlüğünü yaptı. O dönemde onun Eskişehir milletvekili olmasını en çok ben istemiştim ve katkımla da parti onu Eskişehir birinci sırasından milletvekili gösterdi. İkinci sıradan da Kazım Kurt milletvekili olarak Eskişehir’i TBMM’de temsil ettiler.

AYAK İLE KAFANIN BİRLEŞMESİ
Ülkemizin düşünce yapısında da kültüründe de bireysellik egemendir. Özellikle insan ilişkilerinde uyumlu olmak çok değerlidir. İster bir bilimsel laboratuvar, ister bir üretim ekibi ya da bir futbol takımı, isterse de bir akademik grup olsun, Özgül bir insan grubu söz konusu olduğunda bu uyumu sağlamak çok güçtür. İnsanların bağımlılıklarını ya da ayrılıklarını çözümlemede, dayanışmayı ve içsel bağlılıkları güçlendirmek için futbol aynı zamanda bir yol bulmaktır. Bu yolun en başında ayak ile kafayı birleştirmek vardır. Ayaklar kafasız kalırsa toplumun yazgısını kafasızlık belirler. Futbol maçları ile ülkeleri yöneten siyasetçiler olmuştur. Yıllarca futbol ile Latin Amerika’da ülkeler yönetildi.

TUZAKLARLA DOLU YOL
Futbol, bir insanın kendisini insan olarak kanıtlayabileceği, yürüyebileceği bir yoldur. Ama aynı zamanda egemen katmanların döşediği tuzaklarla dolu bir yoldur.
Futbolun sahibi sıradan' halktır, çünkü futbolu sıradan halk yaratmıştır. İşçi sınıfının bütün değerlerini içerir. Bu değerler, temelde diğer toplumsal katmanlarda geçerli olanlardan farklı niteliktedirler. İnsana bir çıkış yolu sunan, onu adaletli ve sevinçli bir biçimde yaşamaya özendiren değerlerdir bunlar.

ENDÜSTRİ OLDU
Futbol, bir tüketim malı haline geldi geleli ve endüstri çağıyla birlikte alınıp satılabilen kapitalist bir ürüne dönüştürülüp alçaltılalı beri sahip olduğu asıl değerler zorla değiştirilmektedir. Futbol oyuncusu da herkes gibi bir yurttaştır. Diğer insanlarla birlikte sorumlu olduğu bir toplumun bütünleyici öğesidir. Futbolcuyu, bir sirk maymunu düzeyine düşürmeye çalışan bir toplumsal sistem var. Özellikle futbolcu alt tabakayı eğlendirsin ve sonra uslu uslu evine dönsün anlayışı oldukça yaygındır. Oyun alanı dışında onu her yerde, toplumsal yükselmenin örneği olarak göstermek, yani sistemi haklı çıkarmak için kullanırlar.

SEÇİM KAZANAMADI AMA
Prof. Dr. Süheyl Batum’un Galatasaray da bir ağırlığı vardır. Başkanlık seçimini kazanamasa da, camiadaki ağırlığı devam eder. Köşeme iki fotoğrafını koyuyorum. Fotoğrafın biri GS’lı Batum 2 Eylül Gazetesi okurken, diğeri ise Eskişehir sokaklarında Eskişehirporlu Eskişehirliler ile konuşurken. Eskişehir’de sadece Eskişehirspor tutulur. Batum, milletvekilliği döneminde futbolun kurallarını bilen biri olarak Eskişehirspor’a da destek vermişti. Bugünde kendisinden yararlanılabilir.