CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Dost Dernekleri Federasyonu’nun düzenlediği toplantıya katıldı.
Çakırözer, “Eskişehir’in merkezi yönetim tarafından adeta cezalandırıldığını düşünüyoruz” dedi.
Bu söylemler yeni değil…
Sık sık söylenen hatta rutinleşen bir cümle…
Her başı sıkışanın, “Eskişehir cezalandırılıyor” diyerek aradan sıyrıldığı da bir cümle…
Cezadan kasıt nedir bilmiyoruz ama hiçbir şey yapmadan, sadece soru önergesi vererek çözüm üretmek de Eskişehir’i pasif cezalandırmak değil midir? 
Kafamı kurcalayan bazı sorular da var. 
Cezadan ne kast ediliyor? 
Yatırım yapılmaması mı?
Projelerin onaylanmaması mı?
Ne sundu da geri çevrildi?

Sadece soru önergesi vererek ya da eleştiride bulunarak kent sorunları çözülemez. 
Bu cümleyi Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt kursa anlarım.
Zira Kurt’un bir girişimi oluyor, karşılığında ret geliyor, engelleniyor, izin verilmiyor.
Yani bir süreç var ortada.
Fakat CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer söylediği zaman eğreti duruyor.
Hatta konuşmasının bir yerinde de yatırımların yetersizliğinin nedenlerine değinmiş ve demiş ki:
“Geçmişte Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na Yılmaz Büyükerşen’in, şimdi de Ayşe Ünlüce’nin seçilmesi olarak görülüyor. Ne yazık ki, bu tercihler nedeniyle Eskişehir’in merkezi yönetim tarafından adeta cezalandırıldığını düşünüyoruz.”
Ayşe Ünlüce AK Parti tarafından da kabul görmüş ve takdir toplayan bir isim… 

Keza Kurtuluş Pazar yeri sorunu da belediye ve iktidar işbirliği ile çözüldü.
Kimisine göre bu işbirliği yanlıştı, ben de o fikre sahip olanlardanım.
Fakat öyle ya da böyle bir işbirliği yapıldı ve sorun çözüldü.
O halde Çakırözer’in “Eskişehir cezalandırılıyor” tezi de çürümüş olmuyor mu?
Buradan da şu sonuç çıkmıyor mu? 
Çakırözer, hiçbir şey yapmadan “cezalandırılıyoruz” diyerek kabuğuna çekilmiyor mu? 

Kuantum Özge der ki:
“Hayatındaki dengeyi iyi kur.”