Bugünlerde bazı arkadaşlar, CHP’yi tartışıyor. CHP’nin tarihi Türkiye’nin tarihidir. Ancak, bu tarih Atatürk dönemi ve sonrası diye ayrılmalıdır. Yılmaz Hoca’nın, CHP ilişkilerini çok yakından bilen kişi olarak daha öncede yazdım. CHP son yerel seçimde Yılmaz Hoca’ya kazık atmıştır. Bugün eleştirdiğimiz durum ortaya çıkmıştır. Bu dönemde Yılmaz Hoca’nın belediyelerdeki fotoğrafları toplanarak, sona ermiştir. Atatürk dönemindeki CHP’de belirleyici olan 6 ok ideolojisiydi. Ortanın solu, Sosyal demokrasi ve demokratik sol sonradan uyduruldu. Sivas kongresinde alınan kararlar, bir anlamda CHP’nin ideolojisini belirledi. Turan Güneş’in ‘Araba Devrilmeden Önce’ kitabında yazdıkları ise, CHP’nin Atatürk dönemindeki ideolojisine karşı geliştirildi.
KİREÇLENME SÜRECİ
Demokrat Parti, CHP’den içinden çıkmıştır. Bu süreç iyi irdelenmelidir. Daha sonra da CHP kendi içinden çıkan Demokrat Parti ile aynı çizgiye girmiştir. 1945 sonrasında, köklerden kopuş bugünlere gelinmiştir. Atatürk’ün aramızdan ayrılmasından sonra, 45’e kadar Cumhuriyet’in rüzgârı devam etmiştir. Sonra Kemalist devrim kireçlenme sürecine girdi. Kireçlenmenin nedeni, Altıok programından vazgeçilmesi olarak görülmelidir. Kemalist devrimde yarım kalmıştır. Bu süreçte, altıok programı Anayasadan bizzat CHP’nin desteği ile çıkarıldı.
SOSYAL DEMOKRASİ
Gelinen aşama aşama durumda Turan Güneş, Ecevit ve Baykallar CHP’nin kimlik bunalımına çözüm aradılar. Aramada, İnönü’nün Ortanın solu’ söylemi de eskidi. Yerine ‘Sosyal demokrasi’ , ‘sosyal demokrat’ sözcüğü bulundu. Turan Güneş, yeni ideolojik ile ilgili yaklaşımlarını 1983 yılında yazdığı ‘Araba Devrilmeden Önceki’ kitabında özetledi. Turan Güneş’in bu tezleri Baykal ve Ecevit de karşılık buldu. Sosyal demokrasi tezlerini kabul edenler, ‘Atatürk devrimi demokratik değildir. Demokrasi seçilmelidir’ kavramını geliştirdiler. Sonunda Baykal, 1990 yılında altıoku şöyle tanımlamıştı: “Babaannemin fotoğrafı gibi duvarda asılı dursun”. Sosyal demokraşan CHP, altıoku ortadan kaldırmıştı. İttihat terakki den bugüne gelen süreçte, 100 yıllık mücadele var. Kısacası, CHP köklerine dönmezse, görülen başarılarda geçici olacaktır.
ESKİŞEHİR’DE MÜCADELE
DSP azınlık hükümetleri döneminde, Türkiye’nin amiral gemisi kabul edilen gazete “ 70’lik devrimci” diye manşet attı. Ardından Anayasa kitapçığı atıldı. Ekonomik ve siyasi kriz çıktı. Gelişmeler Ecevit’in hastaneye yatırılması ile son erdi. Eskişehir’de, Yılmaz Hoca’nın Cumhurbaşkanı adayı olarak açıklanacağı söylendi. Eskişehir’de CHP büyük toplantı yaptı. Son anda Yılmaz Hoca’dan vazgeçildi. Sonra, bazı partiler bilinen adayı ortak aday olarak Yılmaz Hoca’nın yerine açıkladılar. 5 yıl üst üste Eskişehir’de seçim kazanmış Yılmaz Hoca, son yerel seçim öncesi Eskişehir’de yapılan anket sonrasında, yaş nedeniyle CHP’nin en üst düzey yönetimi tarafından aday gösterilmedi. Bu konu yıllar geçtikçe tartışılacak.
UYDURMA KARAR
Gösterilmedi, ama uydurma bir kararda alındı. Bütün belediyelerin koordinatörü yapıldı. Koordinatörlük, müşavirlik zorlama işlerdir. Sonra, Açıköğretim sistemi gibi sistemle belediye başkanlarına ders vereceği bizzat Özgür Özel tarafından açıklandı. CHP’li belediyelerin durumunu görüyoruz. Şimdi, yine Yılmaz Hoca’nın yıldızı parladığı şeklinde haberler, bizzat CHP’liler tarafından piyasaya sürülüyor. Parlasa nasıl bir sonuç çıkarılacak. Başarısızlıklar gölgelenmek isteniyor. Ecevit’e atılan 70’lik devrimci gibi manşetler ve sonrasında, hastaneye yatırılma gibi olaylar göz önüne alınırsa, sıkıntılarda, ihanetlerde görülür.