CHP Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı Selvinaz Durur tarafından CHP İl Gençlik Kolları Başkanı Oğuzhan Demir’in istifasını istemeye hazırlandığı konuşuluyor.
Henüz resmileşmedi.
Ama an meselesi…

Gerekçeleri duyduğunuzda gülersiniz.
“Yok, artık” dersiniz.
Ama önce bu noktaya nasıl gelindiğini kısaca hatırlayalım.

2024 yılında CHP Odunpazarı Gençlik Kolları Kongresi yapıldı.
Tuna Can Ünver bugünün CHP Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı Selvinaz Durur’un ve İl Gençlik Kolları Başkanı Oğuzhan Demir’in açık desteğiyle seçildi.

Sonra ne olduysa oldu…
Selvinaz Durur ile Tuna Can Ünver’in arası açıldı.
Sebep neydi bilinmez.
Haklı gerekçeler olabilir mi?

Elbette.
Ama çözüm görevden aldırmak mıydı?
Bence hayır.

CHP yıllardır AK Parti’yi neyle eleştiriyor?
Keyfi atamalarla, görevden almalarla…
Peki, ne yapıldı?
Aynısının bire bir kopyası.

Tuna Can görevden alındı.
Yanlıştı.
Ama yapıldı.

Ardından yeni bir kongre düzenlendi.
Bu kez Emrecan Karausta ile Ali Eren Doğan yarıştı.
Selvinaz Durur ve ekibi Emrecan’ı destekledi.
Ya da destekler gibi yaptı…
Artık orasını kestirmek zor.

Sonuç ne oldu?
Ali Eren Doğan kazandı.

Bu tablo Selvinaz Durur’un siyasi öngörüsüzlüğünün açık bir göstergesiydi.
Keyfi bir görevden alma yapıyorsunuz ardından farkında olmadan karşı cepheye çalışıyorsunuz.
Rakibinizi güçlendiriyorsunuz.

Ama hikâye burada da bitmedi.

Odunpazarı Gençlik Kolları adeta Dallas’a döndü.
Ali Eren Doğan da görevden alındı.
Bu kez kongre falan da yapılmadı.
Demokrasiyle övünen CHP’de yine Ali Eren’e yakın bir isim olan Gün Barış Sevinç atandı.
Kimseye sorulmadan…
Oldu bittiyle…

Şimdi sırada kim var?
İl Gençlik Kolları Başkanı Oğuzhan Demir.

İstifası isteniyor.
CHP İl Başkanı Talat Yalaz ise her platformda “Benim alakam yok” diyor.
E doğal olarak gözler tek bir isme dönüyor!
Selvinaz Durur.

Sormak zorundayım!
Pardon ama CHP Gençlik Kolları senin babanın dükkânı mı?

Canın istediğinde görevden al!
İşine gelmeyeni sil!
Kişisel hırsların uğruna yol arkadaşlarını harca…

Bu siyaset değil.
Bu bencillik.

CHP gençliği büyük zarar görüyor.
Acemice, keyfi ve hoyratça yönetiliyor.
Bu bir çocuk oyuncağı değil.
Bu siyaset.

Gelelim işin en vahim kısmına…

Kulislerde konuşulanlara göre Selvinaz Durur’un, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’a
“Size rağmen bu şehirde siyaset yapılamayacağını anladım” dediği iddia ediliyor.

Bu ne demek?

Şu mu?
“Karşı cepheye geçiyorum, karşılığında da Oğuzhan Demir’i harcıyorum.”

Yani Oğuzhan bir diyet mi?
Bir siyasi bedel mi?

Eğer bu doğruysa…
Bu siyasetin değil, ilkesizliğin tarifidir.

Gerekçe neymiş?
“Oğuzhan programlara katılmıyormuş, geç kalıyormuş…”

Doğru olabilir.
Ama desteklerken de aynı Oğuzhan’dı.
O zaman niye destekledin?
En başta “yanlış aday” deseydin ya!

Şimdi seçime ne kaldı?
Biraz sabır göster, kongreye git, demokratik yarış olsun.

Ama hayır…
Birilerine sempatik görünmek için arkadaşlarını yarı yolda bırakmayı seçiyorsun.

Bu hem onlara haksızlık hem de kendine.

Çünkü kimse yarın sana güvenip yola çıkmaz.

Ben daha önce seninle ilgili bir yazı yazdım.

Hatırlarsın…
Kırıldığını söyledin.
Ama görüyoruz ki noktasına virgülüne kadar haklı çıktım.

Son sözüm şudur!
Siyasette herkes bir gün birini harcar.
Ama arkadaşlarını, yola çıktıklarını bu kadar kolay harcarsan…
Bir gün birileri de seni tek kalemde harcar.

Unutma Selvinaz Durur…
Siyaset senin sandığın kadar kolay değildir.

Kuantum Özge der ki:

“Yaptıkların sanma ki unutuluyor. Hepsini birer birer yaşayacaksın…”